Bizi Takip Edin

Amerika

Çin ve Arjantin swap anlaşmasını resmileştiriyor

Yayınlanma

Arjantin Merkez Bankası pazar günü yaptığı açıklamada, Arjantin ve Çin’in, Güney Amerika ülkesinin tükenmiş döviz rezervlerini artırmasına izin veren bir swap anlaşmasının genişletilmesini resmileştirdiklerini söyledi.

Bu adımının ülkenin baskı altındaki para birimine destek sağlaması bekleniyor. Ayrıca, Arjantin’in IMF ile yapılacak ödemeler öncesinde rezervleri güçlendirmeyi hedeflediği düşünülüyor.

Arjantin kongresinin bütçe ofisinden alınan verilere göre, IMF’ye 700 milyon doların üzerinde bir faiz ödemesinin yapılması gerekiyor.

Çin ile swap anlaşmasını geçen yıl Kasım ayında açıklayan Başkan Alberto Fernandez, bunun 5 milyar dolar değerinde olduğunu söylemişti.

Reuters’ın haberine göre, Arjantin ve Çin merkez bankalarının başkanları, “her iki kurum arasındaki swap anlaşmasının etkinleştirildiğini ve Arjantin piyasasında (Çin yuanı) kullanımını derinleştirmeyi taahhüt ettiğini” doğruladı.

Arjantin Merkez Bankası açıklamasında, “Swap, 130 milyar yuanlık uluslararası rezervlerin güçlendirilmesi için döviz değişimini ve döviz piyasasındaki operasyonları telafi etmek için 35 milyar yuanlık özel bir aktivasyonu içeriyor” denildi.

Çin ayrıca, Brezilya’dan sonra Arjantin’in en büyük ikinci ticaret ortağı.

İki ülke geçen yıl büyük enerji ve altyapı projeleri için beş yıllık bir yatırım planı çerçevesinde toplam 35 milyar dolarlık bir anlaşmada mutabakata varmıştı. Bu anlaşmaların 23,7 milyarlık bölümü Çin hükümeti tarafında Arjantin’de yatırım olarak tasarlandı.

Amerika

Washington Post: Trump ve Xi’nin inadı iki devi ekonomik çöküşe sürüklüyor

Yayınlanma

The Washington Post‘a göre, ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in ticaret savaşında uzlaşmaz tutumu, iki küresel gücü ekonomik çöküş riskiyle karşı karşıya bırakıyor. Karşılıklı artırılan yüksek gümrük vergileri ve müzakerelerin durması, analistlere göre küresel ekonomiyi yeniden şekillendirebilir ve hatta gerçek bir savaş olasılığını artırabilir.

The Washington Post (WP) gazetesi ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in ticaret savaşında geri adım atmamasının, dünyanın en büyük iki gücünü ekonomik çöküşe sürükleme riski taşıdığını yazdı.

Gazeteye konuşan analist ve uzmanlar, Washington ile Pekin arasındaki ticari ilişkilerin kopmasının gerçek bir savaş olasılığını artırdığı konusunda uyarıyor.

Gazete, Washington ve Pekin arasındaki ticaret ve yatırım anlaşmalarının uzun süre iki ülke arasındaki diplomatik gerilimi kontrol altında tutmaya yardımcı olduğunu belirtiyor.

Analistler, ABD ve Çin’in karşılıklı olarak ithalata yönelik büyük ölçekli gümrük vergileri ilan etmesiyle birlikte şimdi “küresel ekonominin temelden yeniden düzenlenmesi” riskinin ortaya çıktığını söylüyor.

ABD, Çin’den gelen mallara yönelik gümrük vergilerini şubat ayında uygulamaya başladı ve nisan ayı başına kadar gümrük vergilerinin oranı yüzde 104’e ulaştı.

Çin de misilleme olarak oranları ayarlayarak yüzde 84’e çıkardı. Bunun ardından Washington, gümrük vergilerini yüzde 125’e yükselttiğini duyurdu.

Mart başında yürürlüğe giren yüzde 20’lik gümrük vergileri de dikkate alındığında, ithal edilen Çin mallarına uygulanan oran yüzde 145’e ulaştı.

Pekin, ABD’den gelen mallara yönelik gümrük vergilerini artırarak tekrar karşılık verdi ve bu oranlar yüzde 125’e çıktı.

WP, ABD ile Çin arasındaki mücadelenin “kim önce pes edecek” oyununa dönüştüğünü yazıyor.

Trump, Pekin Washington ile bir anlaşma yapana kadar gümrük vergilerinin yürürlükte kalacağını söyledi. Çinli yetkililer ise ticaret savaşı istemediklerini ancak “savaşmaktan da korkmadıklarını” belirtti.

Gazetenin Çinli yetkililere dayandırdığı kaynaklara göre, ABD’nin ekonomik baskısına karşı atılacak adımların planlanması talimatı, Trump’ın ocak ayındaki yemin töreninden önce verilmişti. A

Fakatcak Çinli diplomatların, geçen hafta Amerikan yönetiminin attığı adımların hızı ve kapsamı karşısında “hazırlıksız yakalandığı” ifade edildi.

Gazetenin hatırlattığına göre, hafta başında Trump, gümrük vergileri meselesi çözülene kadar ABD’nin Çin ile her türlü müzakereyi reddettiğini kamuoyuna açıkladı.

Pekin ise buna karşılık “baskı, tehdit ve şantaja” boyun eğmeyeceğini bildirdi.

Quincy Enstitüsü Doğu Asya Programı Direktörü Jake Werner, durumu şöyle yorumladı:

“Trump prensipte bir tür anlaşmaya açık, ancak şimdi görünüşe göre kendini öyle bir köşeye sıkıştırdı ki, Çin önünde diz çökmeye karar vermedikçe onlarla konuşmayacak. Çin elbette bunu yapmayacak. Bu da şu an olayların en olası gelişim yönünün sadece gerilimin tırmanması olacağı anlamına geliyor.”

Uzmanlar, Trump’ın şimdi aynı anda, Pekin ile olan anlaşmazlığı çözme ve aynı zamanda gümrük vergilerinden etkilenen müttefiklerle anlaşmalar yapma gibi bir dizi zorlu görevi çözmesi gerektiğine dikkat çekiyor.

ABD Başkanı, Çin için oranları artırdıktan sonra, diğer ticaret ortaklarına yönelik kapsamlı gümrük vergilerinin uygulanmasını 90 gün erteleme kararı aldı.

Trump, bunun nedenini, 75’ten fazla ülkenin ticaret engelleri ve gümrük vergileri konusundaki kararı görüşmek üzere ABD’ye başvurması ve “herhangi bir misilleme önlemi almaması” olarak açıkladı.

Okumaya Devam Et

Amerika

Musk’ın ‘moron’ dediği Navarro: Aramızda çatışma yok

Yayınlanma

Beyaz Saray’ın ticaretten sorumlu üst düzey danışmanı Peter Navarro, geçtiğimiz hafta Tesla’nın üretim uygulamalarıyla ilgili yorumları nedeniyle kendisine “moron” diyen Elon Musk ile aralarındaki gerginlikle ilgili soruları geçiştirdi.

Navarro, NBC’nin “Meet the Press” programında Musk’ın son saldırılarına atıfta bulunarak, “Elon ve ben harikayız. Bu bir sorun değil. … Bana daha kötüleri de söylendi,” dedi.

Navarro’nun savunması, danışmanın Tesla’nın yabancı tedarik zincirlerine bağımlılığını eleştirerek Musk’ın sosyal medya saldırılarını tetiklemesinden bir haftadan kısa bir süre sonra geldi.

Navarro, Musk’ın “bir araba üreticisi değil araba montajcısı” olduğunu iddia etmişti.

Politico: Musk-Navarro kavgası Trump koalisyonundaki derin çatlağı ortaya çıkardı

“Bizim istediğimiz… Akron’da üretilen lastikler, Indianapolis’te üretilen şanzımanlar ve Flint’te üretilen motorlardır,” diye devam eden Navarro, Tesla’nın Çin’den yapılan ithalata olan bağımlılığına atıfta bulunarak, Çin’in şu anda birçok üründe yüzde 145’e varan gümrük vergileri uyguladığını söyledi.

Buna karşılık, Trump’ın bu ayın başlarında yaptığı “Kurtuluş Günü” tarife duyurusu sonucunda milyarlarca dolar kaybeden Musk, Navarro’nun iddialarını reddetti ve X’teki bir gönderisinde, “Navarro gerçekten bir moron. Burada söyledikleri bariz bir şekilde yanlış,” diye yazdı.

“Tesla en çok Amerikan yapımı otomobile sahip” diyen Musk, bir başka paylaşımında da Tesla’nın Model Y, 3, X ve S modellerini montaj yeri, şanzıman menşei ve ABD imalat işgücü gibi faktörlere göre en çok Amerikan malı olan ilk dört araç olarak sıralayan bir araştırmaya link verdi ve “Navarro bir çuval tuğladan daha aptal,” dedi.

Trumpizmin iktisadi aklı – 1: Stephen Miran ve doların devalüasyonu planı

Kristen Welker’in kamuoyu önündeki tartışmayla ilgili sorularına rağmen Navarro, Musk’ın Devlet Verimlilik Departmanını (DOGE) yönetmesini överek teknoloji deviyle aralarında bir husumet olmadığını yineledi.

Navarro, “Elon ile her şey yolunda ve bakın, Elon ekibiyle birlikte israf, dolandırıcılık ve suiistimal konusunda çok iyi bir iş çıkarıyor. Bu Amerika için muazzam bir katkı,” diye konuştu.

Trumpizmin iktisadi aklı – 2: Scott Bessent, Amerikan rüyası ve özel güzeldir

Okumaya Devam Et

Amerika

Trump’ın tarife ertelemesi ile Apple krizin eşiğinden döndü

Yayınlanma

ABD Başkanı Donald Trump telefonlara, bilgisayarlara ve popüler tüketici elektroniği ürünlerine gümrük vergisi uygulamaya devam edeceğini belirterek, hafta sonu getirilen muafiyeti ABD ticaretini yeniden şekillendirmeye yönelik genel çabasının prosedürel bir adımı olarak değerlendirdi.

Cuma günü geç saatlerde yapılan ve bir dizi popüler elektronik ürünü Çin’e uygulanan %125’lik gümrük vergisinden ve dünya genelinde uygulanan %10’luk sabit orandan muaf tutan erteleme geçici ve sektöre farklı ve özel bir vergi uygulanmasına yönelik uzun süredir devam eden planın bir parçası.

Pazar günü golf oyununu bitirdikten kısa bir süre sonra sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda Trump, “KİMSE ‘paçayı kurtarmıyor’,” dedi.

Trump’a göre muaf tutulan ürünler “sadece farklı bir Tarife ‘kovasına’ taşınıyor” ve yönetim yarı iletkenlere ve bütün elektronik tedarik zincirine “bir göz atacak.”

Trump Air Force One uçağında gazetecilere yaptığı açıklamada kararlarının yakında alınacağını belirterek yarı iletkenlere yönelik gümrük vergisi oranına ilişkin ayrıntıların önümüzdeki hafta içinde açıklanacağını söyledi.

Şirket için geçici bir zafer

Bununla birlikte Trump, yarı iletkenler ve bunlara dayalı iPhone ve tablet gibi ürünlere yönelik sektörel gümrük vergisinin kapsamı konusunda şirketlerle görüşmeye açık olduğunun da sinyalini verdi.

Trump, “Bunu tartışacağız ama şirketlerle de konuşacağız. Belli bir esneklik göstermek zorundasınız. Kimse bu kadar katı olmamalı,” diye konuştu.

Cuma günkü duraklama Apple ve özellikle Çin üretimine güvenen diğer üreticiler için geçici bir zafer gibi görünüyor.

Bloomberg’de yer alan habere göre Apple pandemiden bu yana en büyük krizini atlatmayı en azından şimdilik başardı.

Trump’ın Çin’de üretilen mallara getirdiği %125 oranındaki gümrük vergileri, tedarik zincirini beş yıl önce Covid-19 salgınının yarattığı sıkıntılar kadar ciddi bir şekilde sarsma tehdidi taşıyordu.

Cuma gecesi ABD Başkanı, birçok popüler tüketici elektroniğini muaf tutarak Apple’a büyük bir zafer kazandırdı. Bu ürünler arasında iPhone’lar, iPad’ler, Mac’ler, Apple Watch’lar ve AirTag’ler bulunuyor.

Yarı iletken içeren mallara da yeni ve daha düşük bir sektörel tarife gelebilir ama Çin’den gönderilen elektronik ürünlere hâlâ %20’lik bir tarife uygulanıyor.

Apple’ın Hindistan planı

Trump elektronik ürünlere yeniden tarife getirene kadar, sürpriz muafiyet Apple ve üretim için hâlâ büyük ölçüde Çin’e bağımlı olan tüketici elektroniği endüstrisi için bir kazanım anlamına geliyor.

Son muafiyetten önce iPhone üreticisinin bir planı vardı: Hindistan’da çok daha düşük vergilere tabi olacak daha fazla ABD menşeli iPhone üretmek için tedarik zincirini ayarlamak.

Apple yöneticileri bunun, Çin gümrük vergisinden kaçınmak ve yüksek fiyat artışlarını önlemek için kısa vadeli bir çözüm olacağına inanıyordu.

Hindistan’daki iPhone tesislerinin yılda 30 milyondan fazla iPhone üretme hızında olduğu göz önüne alındığında, sadece bu ülkedeki üretim bile Amerikan talebinin önemli bir bölümünü karşılayabilirdi. Apple bugünlerde yılda yaklaşık 220 milyon ila 230 milyon iPhone satıyor ve bunların yaklaşık üçte biri ABD’ye gidiyor.

Böyle bir değişimin sorunsuz bir şekilde gerçekleştirilmesi zor olacaktı, özellikle de şirket halihazırda öncelikle Çin’de üretilecek olan iPhone 17’nin üretimine yaklaştığı için. Apple’ın operasyon, finans ve pazarlama departmanlarında, yeni telefonların sonbaharda piyasaya sürülmesi üzerindeki etkisine dair korkular artmıştı.

Bloomberg’e göre şirketin sadece birkaç ay içinde daha fazla iPhone 17 üretimini Hindistan’a ya da başka bir yere taşımak gibi zorlu bir görevi yerine getirmesi gerekecekti.

Bu durumda da muhtemelen fiyatları artırmak zorunda kalacak (ki bu hâlâ mümkün) ve daha iyi kâr marjları için tedarikçilerle savaşacaktı.

Şirketi Çin de vurabilir

Apple’ın bir başka endişesi de şuydu: Şirket Çin’deki üretimini daha da hızlı bir şekilde artırırsa bu ülke nasıl misilleme yapacak?

Apple gelirinin yaklaşık %17’sini bu ülkeden elde ediyor ve onlarca mağaza işletiyor, bu da onu ABD merkezli şirketler arasında aykırı bir konuma getiriyor. 

Morgan Stanley’in tahminlerine göre iPhone, Apple’ın en çok para kazandıran ürünü ve bu ürünlerin yaklaşık %87’si Çin’de üretiliyor. Her beş iPad’den yaklaşık dördü ve Mac’lerin %60’ı da bu ülkede üretiliyor.

Bu ürünler hep birlikte Apple’ın yıllık gelirinin yaklaşık %75’inden sorumlu. Yine de şirket artık Apple Watch’larının ve AirPods’un neredeyse tamamını Vietnam’da üretiyor. Bazı iPad ve Mac’ler de bu ülkede üretiliyor ve Mac üretimi Malezya ve Tayland’da genişliyor.

Morgan Stanley’in tahminlerine göre şirket iPad satışlarının yaklaşık %38’ini ve Mac, Apple Watch ve AirPods gelirlerinin yaklaşık yarısını ABD’de gerçekleştiriyor.

Apple’ın onlarca yıldır üretim merkezi olan Çin’den tamamen ayrılması pek olası değil. Trump Apple’ı iPhone’ları ABD’de üretmeye zorlasa da, yerli mühendislik ve üretim yeteneklerinin eksikliği bunu kısa vadede neredeyse imkansız hale getirebilir.

Ticaret Bakanı Lutnick’ten uyarı: Çok sevinmeyin

Öte yandan ABD Ticaret Bakanı Howard Lutnick’e göre, muafiyet kazanan akıllı telefonlar ve diğer elektronik cihazlar, yarı iletkenlere uygulanacak yeni verginin bir parçası olacak.

Pazar günü ABC’nin “This Week” programında konuşan Lutnick, tarife ertelemesinin geçici olduğunun sinyalini verdi ve Trump’ın sektöre farklı, özel bir vergi uygulama yönündeki uzun süredir devam eden planını yineledi.

Gümrük vergisi dalgasının açıklandığı 2 Nisan’dan bu yana Apple ve diğer teknoloji şirketlerinin lobicileri Beyaz Saray’ı muafiyet için zorluyordu.

Fakat Washington ve Pekin arasındaki bir dizi misillemenin Çin’den yapılan ithalata %145 oranında vergi uygulanmasına yol açmasının ardından tartışmalar son günlerde daha da aciliyet kazandı.

Trump’ın diğer ülkelere yönelik daha yüksek gümrük vergilerini durdurmasının ardından potansiyel etki daha da keskinleşti. Bu da telefonlarını Çin dışında üreten Apple’ın rakibi Samsung Electronics için bir avantaj anlamına geliyordu.

Apple ve diğer şirketler Trump yönetimine, ABD’deki yatırımlarını artırmaya istekli olsalar da nihai montajı bu ülkeye taşımanın çok az faydası olduğunu vurguluyorlardı.

Bunun yerine ABD’nin daha yüksek değerli işleri geri getirmeye ve yarı iletken üretimi gibi alanlara yatırımı teşvik etmeye odaklanması gerektiğini savunuyorlar.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English