Bizi Takip Edin

ASYA

Güney Kore ve ABD en büyük birleşik hava kuvvetleri tatbikatını gerçekleştiriyor

Yayınlanma

ABD ve Güney Kore, Kore Yarımadası’nda bu zamana kadarki en büyük birleşik hava tatbikatlarını gerçekleştiriyor. Yetkililer bu yılki tatbikatın şimdiye kadarki en büyük tatbikat olduğunu ve 100’den fazla uçağın katıldığını söyledi.

ABD’nin, Güney Kore’de yaklaşık 28,500 askeri bulunuyor. Kore Uçuş Eğitimi adı verilen yıllık tatbikat geçen hafta başladı ve cuma günü sona erecek.

ABD Hava Kuvvetleri sözcüsü Rachel Buitrago cuma günü Gunsan kentinde bulunan üste gazetecilere yaptığı açıklamada “İnanılmaz derecede güçlü bir ittifakımız var ve bu tatbikat da bunun somut bir örneği. Pilotlar, planlamacılar ve bakım personeli yan yana çalışıyor” dedi.

Buitrago tatbikatların tamamen savunma amaçlı olduğunu ve pilotların karadan ya da diğer uçaklardan gelen ateşe nasıl tepki verecekleri konusunda pratik yaptıklarını söyledi. “Saldırıya uğramamız halinde nasıl hazır olacağımız konusunda sürekli eğitim alıyoruz” dedi.

Yetkililer tatbikatların belirli bir düşman göz önünde bulundurularak yapılmadığını, ancak odak noktalarının açık olduğunu söylüyorlar.

Kore Yarımadası’nda gerginlik

Kuzey Kore (Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti) devlet medyası cumartesi günü ülkenin stratejik bir seyir füzesi için tasarlanmış “süper büyük bir savaş başlığı” ve yeni bir uçaksavar füzesi test ettiğini bildirdi.

Kuzey Kore’nin resmi Kore Merkez Haber Ajansı’nın cumartesi günü bildirdiğine göre, testler Kore Uçuş Eğitimi ile aynı Sarı Deniz sularında gerçekleşti ve “teknolojilerin hızlı

Bu ayın başlarında Kuzey Kore ikinci hipersonik füze denemesini gerçekleştirdi. Kuzey Kore ile ilgili bir web sitesi olan 38 North’ta yer alan bir analizde, Kuzey Kore’nin bu tür füzelerinin “orta menzillerde kullanılmaları halinde Japonya’yı vurma potansiyellerini gösterdikleri” belirtildi.

ABD Başkanı Joe Biden ve Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol, 2022’deki zirvenin ardından yaptıkları ortak açıklamada “Kore Yarımadası ve çevresindeki birleşik askeri tatbikatların ve eğitimin kapsamını ve ölçeğini genişletmek için görüşmeler başlatma” konusunda anlaştılar. İki lider, Kuzey Kore’nin “istikrarı bozucu faaliyetleri” karşısında “caydırıcılığı güçlendirme” ihtiyacı olduğunu savundular.

ABD’nin bölgedeki askeri varlığı ve bölgeye nükleer uçak gemisi göndermesi Kuzey Kore ile ilişkileri daha da gerginleştirdi. Güvenlik doktrinini ABD ile uyumlulaştıran Güney Kore, Kuzey Kore’ye karşı Washington ile bağlarını “güvence” olarak görüyor.

Yarına hazırlık

Kunsan’daki ABD ve Güney Kore hava kuvvetleri yetkilileri, ortak sloganları olan “Bu Gece Savaşın” sloganına atıfta bulunarak amaçlarının her türlü senaryoya hazır olmak olduğunu söylüyorlar.

Tatbikata katılan ABD’li pilot Albay Michael McCarthy, eğitimin amacının iki ülke pilotlarının birlikte görev yaparak birbirlerine aşinalık kazanmaları olduğunu söyledi. Kore Yarımadası üzerinde güçlü bir uçak kullanma deneyiminin “ezici” olduğunu da sözlerine ekledi.

“Kendimizi büyük bir operasyonun stresine karşı aşılamak için çalışıyoruz” diyen McCarthy, “böylece yarın biraz daha kolay olacak” dedi.

ASYA

Çin’in Afrika’nın lityum madenlerine yaptığı yatırım karşılığını vermeye başladı

Yayınlanma

Zimbabve’nin kuzeybatısında, otuz yıl önce terk edilmiş bir maden sahası, Çinli bir şirketin yeni bir lityum işleme tesisine milyonlarca dolar yatırmasının ardından yeniden hayata dönüyor.

South China Morning Post’un haberine göre, Zimbabve’nin Matabeleland Kuzey Eyaletindeki Hwange’nin yaklaşık 90 km (56 mil) güneydoğusunda bulunan Kamativi lityum madeninin geliştirilmesi iki aşamada gerçekleştiriliyor. İlk aşama şu anda çalışır durumda ve madende yıllık toplam 300.000 ton ham spodümen cevheri ve 50.000 ton spodümen konsantresi üretiliyor.

Önümüzdeki ay, üretimin yılda 2,3 milyon ton ham cevher ve 300.000 ton spodümen konsantresine yükseleceği ikinci aşamanın başlaması bekleniyor. Spodümen lityum açısından zengin bir cevherdir. Lityumu çıkarmak için işlenir ve daha sonra elektrikli araçlardan güneş panellerine kadar geniş bir ürün yelpazesinde kullanılan lityum-iyon pillerin üretiminde kullanılır.

S&P Global Commodity Insights’a göre, geleneksel olarak Avustralya Çin’in ana spodümen tedarikçisi ve 2023 yılında Çin’in spodümen ithalatının yüzde 79’unu gerçekleştirdi.

Ancak Avustralya ve diğer önde gelen küresel lityum üreticileri kendi kritik mineral planlarını hazırlarken, ihracatın daralmasıyla birlikte, S&P’nin yakın tarihli bir makalesinde “Çin, Afrika da dahil olmak üzere istikrarlı lityum kaynakları araştırmaya devam etti” denildi.

Bu durumun en çok Zimbabwe’de belirgin olduğu kaydedildi. Kamativi, Pekin’in lityum ve kobalt ve grafit gibi diğer kritik pil metallerinin ithalatını artırmasıyla son zamanlarda Çin sermayesi için sıcak bir yer haline gelen güney Afrika ülkesinde faaliyete geçen beşinci lityum işleme tesisi.

Analistlere göre Çinli şirketlerin yatırım yaptığı Zimbabwe’deki yeni lityum tesisleri – Mali, Etiyopya, Demokratik Kongo Cumhuriyeti ve Namibya’da yapım aşamasında olan daha pek çok tesisle birlikte – 2024 yılında Afrika’dan çıkarılan lityum üretimini geçen yıla kıyasla neredeyse üç katına çıkaracak.

South China Morning Post’un haberine göre, Kamativi madeni, Çin borsasında işlem gören Yahua Group’un bir iştiraki olan Çinli Sichuan PD Technology Group ile yerel Defold Mine firması arasındaki bir ortak girişim. Maden, 1994 yılında uluslararası kalay fiyatlarının sürdürülemez seviyelere düşmesi üzerine kapatılmadan önce kalay üretiyordu.

Yahua Group Yönetim Kurulu Başkanı Meng Yang, “Zimbabve’nin zengin lityum kaynakları ve Yahua Group’un kayda değer eski sert kaya lityum madenciliği ile desteklenen Zimbabve madencilik sektörünün gelişimine yönelik yatırımlarımızı daha da artırma konusunda beklentilerimiz ve güvenimiz tam” dedi.

Yeni Kamativi lityum işleme tesisi, yeşil enerjiye geçiş için küresel bir itici güç olarak Zimbabve’nin lityum endüstrisine milyarlarca dolar yatırım yapan Çinli şirketler tarafından inşa edilen ve sayıları giderek artan tesisler arasına katılıyor.

Aralarında Zhejiang Huayou Cobalt, Sinomine Resource Group ve Chengxin Lithium Group’un da bulunduğu büyük Çinli şirketler, geçtiğimiz yıl Zimbabwe’de lityum işleme tesislerinin inşasını ya da yükseltilmesini tamamladı.

Afrika’dan lityum üretimi üç katına çıkacak

South China Morning Post’un haberine göre, Londra merkezli Benchmark Minerals, Afrika’dan lityum üretiminin bu yıl içinde neredeyse üç katına çıkacağını tahmin ediyor. Benchmark, 2023 yılında Afrika’nın küresel olarak çıkarılan lityumun sadece yüzde 4’ünü oluşturduğunu, ancak bu yıl küresel arzın yüzde 10’unu oluşturacağının tahmin edildiğini söyledi.

Benchmark’a göre, Afrika lityum madenleri 2024 yılında 111.000 ton üretecek ve bir önceki yıl üretilen 37.000 tonluk nispeten küçük tabana göre yüzde 201 artış gösterecek.

Zimbabwe’nin bu yıl bölgedeki üretimin yüzde 80’ini oluşturmasının beklendiğini ve Namibya’nın 2024 yılında çıkarılan lityum üretimi açısından yüzde 17 ile ikinci sırada yer alacağını söyledi.

Benchmark’ta lityum analisti olan Claudia Cook’a göre, “Çin’i diğerlerinden ayıran şey, Afrika lityum kaynaklarını kullanacak tedarik zincirinin yanı sıra uzmanlık ve sermayeye sahip olması.”

Pekin şu anda küresel lityum-iyon pil endüstrisini kontrol ederken, aynı zamanda kobalt ve grafit gibi diğer minerallerin yanı sıra mineralin işlenmesinin çoğuna da hakim. İhtiyaç duyduğu hammaddeleri elde etmek için Çin, Afrika’dan ve diğer yerlerden pil mineralleri alımını hızlandırdı.

Washington rahatsız

Ancak bu durum Washington’da Pekin’in kritik metal tedarik zincirleri üzerindeki hakimiyeti konusunda rahatsızlık yarattı.

Çin’e olan bağımlılığını azaltmak isteyen ABD Afrika’da batarya metallerini güvence altına almaya yönelik bazı girişimlerde bulundu. Örneğin ABD, Demokratik Kongo Cumhuriyeti ve Zambiya’ya madenlerini yurt içinde işlemelerine yardımcı olma sözü verdi ve ayrıca Zambiya’dan Angola’nın Atlas Okyanusu’ndaki limanı Lobito’ya uzanan büyük bir demiryolunu içeren Lobito Koridoru’nun yeniden inşasını finanse etme sözü verdi.

Amerika Birleşik Devletleri Mozambik’te ayrıca Louisiana’da işlenecek olan bir grafit madenciliği projesini de destekliyor. Grafit, yağlayıcılarda ve batarya ve yakıt hücreleri gibi ürünlerde önemli bir yer tutuyor ve Amerika’nın Mozambik’teki hamleleri Çin’in bu madendeki hakimiyetine karşı bir çaba olarak görülüyor.

Birleşik Devletler Barış Enstitüsü’ndeki gözlemciler bunun Amerika’nın kritik bir mineral zafiyetinin üstesinden gelmek için Afrika’ya yönelmesinin bir örneği olduğunu söylüyor. Enstitü, şu anda ABD’nin çok az doğal grafit ürettiğini ya da hiç üretmediğini, yani grafit tedariki için neredeyse yüzde 100 ithalata bağımlı olduğunu ve Çin’in önde gelen ithalat kaynağı olduğunu söyledi.

Yakın zamanda yapılan bir çalışmada, “Çin’in 2023 yılında grafite getireceği ihracat kısıtlamaları ve diğer kritik minerallere yönelik ticaret kısıtlamaları potansiyeli, ABD ve müttefiklerinin Afrika’ya olan ilgisini muhtemelen artıracaktır” denildi.

Okumaya Devam Et

ASYA

FT: Japonya yeni desteklemek için 59 milyar dolar kullandı

Yayınlanma

Financial Times’a (FT) göre, Japon yetkililer bu hafta zayıflayan yeni desteklemek için on milyarlarca dolar harcadı.

FT haberinde dört gün boyunca Japonya’nın, yetkililerin resmi olarak kabul etmediği ancak tüccarların toplam değerinin yaklaşık 9 milyar Yen (59 milyar $) olduğunu tahmin ettiği iki piyasa müdahalesi gerçekleştirdiği iddia edildi.

Ekonomistler, tüccarlar ve şirketler, müdahalelerin büyüklüğü ve aciliyetinin, on yıllardır süren deflasyondan yeni yeni çıkmakta olan, yaşlanan ve küçülen bir ekonominin karşı karşıya olduğu benzeri görülmemiş zorluklara işaret ettiğini söyledi.

Ucuz yen, Japonya’nın ekonomiyi canlandırmak için çok ihtiyaç duyduğu enflasyon, ücret artışları ve şirket karlarının artmasına yardımcı oldu. Ancak para biriminin değer kaybetme hızı ve bu eğilimin tersine dönme ihtimalinin zayıf olması tüketicileri endişelendirerek harcamalarını kısmalarına neden olduğu ve Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) faiz oranlarını yıllarca sıfırın altında tuttuktan sonra aldığı faiz yükseltme kararını baltaladı.

Ülke genelinde hane halkı, uzun mesafeli yurtdışı seyahatleri gibi alanlarda harcamalarını kısmanın yollarını arıyor. Diğerleri ise döviz kurunun ithal enerji ve gıda maliyetlerini artırması nedeniyle yemek, ulaşım ve hobilerinden kısıyor.

Şirketler de endişeli. Başta daha zayıf bir yen, ihracatı ve yurtdışında kazanılan şirket karlarını artırdığı için memnuniyetle kaşılanmıştı. Ancak şimdi üst düzey yöneticiler daha yüksek hammadde fiyatları ve daha zayıf tüketim konusunda uyarıyor.

FT’ye konuşan Uniqlo’nun sahibi Fast Retailing’in CEO’su Tadashi Yanai, müdahalelerden önce para birimindeki düşüşe atıfta bulunarak “Bu sadece şirketimizle ilgili değil, ancak bu Japonya için iyi olamaz” dedi ve ekledi: “Yen’in düşüşünden mutlu olacak insanlar varsa bence bu biraz çılgınca.”

Japonya Merkez Bankasının mart ayında 2016’da başladığı negatif faiz politikasına son verme kararı alarak faiz artırmasından sonra yen hızla düşmeye devam etti.

Nomura Araştırma Enstitüsü’nde yönetici ekonomist ve eski bir BoJ yönetim kurulu üyesi olan Takahide Kiuchi, “Şu anda [Japonya için] biraz kriz durumu var,” dedi ve şöyle devam etti: “İnsanlar yenin zayıflamaya devam edeceğini ve fiyatların gelecekte de artmaya devam edeceğini düşünüyor. Ücret artışları bu yükselişe ayak uyduramazsa, kişisel tüketim büyük ölçüde kısıtlanacaktır. Dolayısıyla genel olarak zayıf yenin ekonomi üzerindeki olumsuz etkisi daha büyük olacaktır.”

Okumaya Devam Et

ASYA

ABD-Filipin kuvvetleri ihtilaflı sularda roket ateşleyip Çin yapımı gemi batıracak

Yayınlanma

ABD ve Filipin kuvvetleri bu yıl devam etmekte olan Balikatan ortak askeri tatbikatı kapsamında Güney Çin Denizi yönünde bir düzine roket ateşledi; askeri yetkililer Manila ve Pekin arasındaki gerilimin arttığı bir dönemde bu eylemin herhangi bir ülkeyi kışkırtma amacı taşımadığında ısrar etti.

Roketler, Güney Çin Denizi’ne bakan bir ada olan Palawan’daki Campong Ulay kıyı köyü yakınlarında gerçekleştirilen canlı ateş tatbikatının bir parçası olarak Perşembe günü öğleden sonra saat 2 civarında fırlatıldı.

Roketler, 80 kilometre (49,7 mil) uzaklıktaki hedefleri vurabilen hafif bir çoklu roketatar olan iki adet M142 Yüksek Hareket Kabiliyetli Topçu Roket Sisteminden ateşlendi.

Filipin Ordusu Tuğgenerali Romulo Quemade II, Pekin ve Manila’nın tartışmalı sulardaki toprak hakları konusunda çok sayıda deniz çatışmasına girdiği Güney Çin Denizi’nde canlı ateş tatbikatı yapılmasını savundu.

Gazetecilere verdiği demeçte “Denizden kıyılarımıza doğru gelen bir tehdidi simüle ediyoruz, bu nedenle egemenliğimizi savunmak için çok alanlı yeteneklerimizi kullanıyoruz” dedi.

Filipinli General, “Bu oldukça uzak bir mesafe ve biz sadece deniz bölgelerimiz ve topraklarımız içinde ateş ediyoruz” diye ekledi.

22 Nisan’da ABD’den 16,000 ve Filipinler’den 5,000’den fazla askerin yanı sıra Avustralya ve Fransız silahlı kuvvetleri de yıllık Balikatan tatbikatlarının başlangıcı için bir araya geldi. Bu yılki tatbikatların bir kısmı ilk kez Filipinler’in karasularının 12 deniz mili sınırının ötesinde gerçekleştiriliyor. Tatbikatlar 8 Mayıs’a kadar devam edecek.

‘Hedef seçimi kasıtlı değil’

ABD Ordusu 1. Çok Alanlı Görev Gücü Komutanı Tuğgeneral Bernard Harrington, topçu, makineli tüfek ve Javelin tanksavar füzelerinin de kullanıldığı tatbikatın ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, tatbikatın belirli bir düşmanı hedef almadığını savundu.

Gazetecilerin tatbikatın Güney Çin Denizi’ne dönük olarak gerçekleştirilmesi nedeniyle Çin’in roket fırlatılmasına tepki gösterip göstermeyeceği sorusuna Harrington, “Filipinler Silahlı Kuvvetleri ile çok yakın çalıştığımız için yaptığımız her şey Filipinler’in karasuları sınırları içinde” yanıtını verdi.

Her yıl düzenlenen Balikatan tatbikatlarının 39’uncusu Filipinler ve ABD arasında 1951 yılında imzalanan ve her iki ülkeyi de dış güçlerin saldırısı durumunda birbirlerine yardım etmeye çağıran Karşılıklı Savunma Anlaşması kapsamında gerçekleştiriliyor. Pentagon, “başka ülkelerden gelen tehditler” karşısında anlaşmaya başvurması halinde Manila’ya yardım etmeye hazır olduğunu açıkladı.

Cuma günü kuzey Luzon’da gerçekleştirilmesi planlanan bu yılki Balikatan’ın ana etkinliği, Filipin Donanmasının Çin yapımı tek deniz varlığı olan BRP Lake Caliraya’nın birlikler tarafından koordineli bir şekilde batırılmasını içeriyor. Manila hedef seçiminin “kasıtlı olmadığını” söyledi.

“BRP Lake Caliraya”, eski adıyla “MT Lapu-Lapu”, Filipin Ulusal Petrol Şirketi için bir Çin tersanesi tarafından inşa edilen bir petrol tankeriydi ve aynı zamanda Çin ile Filipinler arasındaki önceki işbirliğinin de bir göstergesiydi. Daha sonra Filipin Donanması tarafından ilk ikmal gemisine dönüştürüldü.

‘Kapsam dışı’

Çarşamba günü Manila’daki milletvekilleri yıllık tatbikatları savunarak bunların sadece birlikte çalışabilirliği artırmayı ve ortaklıkları güçlendirmeyi amaçladığını ve herhangi bir saldırgan ülkeye yönelik olmadığını söyledi.

Ulusal Savunma Komitesi’ne başkanlık eden Senatör Jinggoy Estrada, tatbikatların bazılarının tartışmalı bölgelerde yapıldığını kabul etmekle birlikte, Çin de dahil olmak üzere diğer ülkelerin eylemlerine meydan okuma amacı taşımadıkları konusunda ısrar etti.

“Bu tatbikatlar diğer uluslara karşı savaş operasyonları için tasarlanmamıştır. Çin’in Filipin gemilerine yönelik zorlayıcı eylemlerine karşılık vermek ya da bunları engellemek için kullanmak bu ortak askeri tatbikatların kapsamı dışındadır” diyen Estrada, Manila’nın bölgede barış ve istikrarı teşvik ederken kendi yetki alanı dahilinde yasal faaliyetlerine devam edeceğini de sözlerine ekledi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English