Bizi Takip Edin

Diplomasi

Japonya, ABD ile müzakerelerde ‘yen’i tartışmaya açmak istemiyor

Yayınlanma

Japonya Maliye Bakanı Katsunobu Kato, ABD’li mevkidaşı Scott Bessent ile bu hafta Washington’da bir araya gelecek. Japon para birimi yen görüşmelerde önemli bir tartışma konusu olacak gibi duyuyor, ancak kaynaklar Tokyo’nun para birimini artırmaya yönelik herhangi bir talebe karşı çıkacağını söylüyor.

Görüşmeler hakkında bilgi sahibi üç kaynağın Reuters’a aktardığına göre, bazı analistler Washington’un Tokyo’ya yeni desteklemesi için baskı yapacağını iddia ederken, Japonya döviz müdahalesi ya da merkez bankasının acil faiz artırımı gibi doğrudan eylemler için çok az alan görüyor.

Kaynaklar, Japon politika yapıcıların daha ziyade ABD’nin döviz kuru konularında aklından geçenleri ve bunların iki ülkenin bir ticaret anlaşması için müzakere edeceği adımlar paketine nasıl uyduğunu daha iyi anlamayı umduklarını söyledi.

Bu da Kato ve Bessent arasındaki ilk yüz yüze görüşme olacak toplantının, bazı piyasa oyuncularının yeni desteklemek için büyük ve koordineli bir düzenleme beklentilerinin altında kalacağı anlamına geliyor.

Kaynaklardan biri, Kato ve Bessent arasında Washington’daki Uluslararası Para Fonu’nun bahar toplantısı çerçevesinde gerçekleşmesi beklenen görüşmeye ilişkin Japonya’nın stratejisi hakkında “çoğu şey Washington’un niyetini anlamakla ilgili olacak” dedi.

Kato salı günü gazetecilere verdiği demeçte, iki ülkenin hala toplantı için bir tarih ayarlamakta olduğunu söyledi. Japon politika yapıcılar, ABD’den para politikası konusunda henüz özel bir talep almadıklarını söylüyor.

ABD’nin Japonya’ya yeni güçlendirmesi için baskı yaptığı son büyük olay 1985 yılında Washington’un G7’ye liderlik ederek Plaza Anlaşması çerçevesinde doların değerini eşgüdümlü olarak düşürdüğü zamandı.

Japonya Trump ile ‘zorlu’ ticaret müzakerelerine başladı

‘Kura müdahale etmek mantıklı değil’

ABD Başkanı Donald Trump’ın büyük ticaret açığını kapatmaya odaklanması ve Japonya’yı kasıtlı olarak zayıf yen tutmakla eleştiren geçmişteki açıklamaları, Tokyo’nun yenin dolar karşısındaki değerini güçlendirmek ve ABD’li üreticilere rekabet avantajı sağlamak için baskıyla karşılaşacağı yönünde piyasa beklentilerine yol açtı.

Bu beklentiler yenin dolar karşısında son yedi ayın en yüksek seviyesine çıkmasına neden oldu.

Bessent ayrıca Japonya ile gümrük tarifeleri, tarife dışı engeller ve döviz kurları konularında görüşmeyi dört gözle beklediğini söyledi.

Daha önce Reuters’a konuşan kaynaklar, Japonya Merkez Bankası’nın (BOJ) borçlanma maliyetlerini çok düşük seviyelerden yavaş yavaş artırmasının da ikili ticaret görüşmelerinde eleştiri konusu olabileceğini söylemişti.

Ancak Japonya’nın döviz kurlarını her iki ülke için de faydalı olacak şekilde etkilemek için yapabileceği çok az şey var. Japonya’nın döviz kuru piyasasına en son girişi 2024 yılında, Temmuz ayı başında dolar karşısında 161,99 ile neredeyse otuz yılın en düşük seviyesine inen para birimini desteklemek için yen satın almasıyla oldu.

Dolardaki geniş tabanlı düşüşler yenin 140 civarına yükselmesine neden olurken, Japon yetkililer gümrük tarifelerinin zorlandığı bir dönemde ihracatçıların marjını daraltma korkusuyla para birimini daha da güçlendirecek adımlar atma konusunda temkinli davranıyor.

Japonya’nın yen satın alma müdahalesinde bulunması halinde, ABD Hazine tahvillerini satması gerekecek ki bu da ABD tahvil piyasasındaki son düşüş göz önüne alındığında Washington’un tercih etmeyeceği bir durum.

Japonya’nın para politikasını yeni desteklemek için bir araç olarak kullanmasının önündeki engel daha da yüksek. BOJ, Trump’ın gümrük tarifelerinin Japonya’nın kırılgan ekonomik toparlanmasını rayından çıkarma tehdidi oluşturduğu bir dönemde faiz oranlarını artırma konusunda acele edecek durumda değil.

Analistler, ABD’nin taleplerine yanıt olarak faiz oranlarını yükseltmenin BOJ’un para politikasını belirlemedeki bağımsızlığını da aşındıracağını ve merkez bankasının kredibilitesini tehlikeye atacağını söylüyor.

“Japonya ve ABD döviz kurlarını tartışsa bile iki tarafın yapabileceği fazla bir şey yok. Kura müdahale etmek mantıklı değil. Faiz artırımı da söz konusu değil,” diyor ANZ Japonya FX ve emtia satış direktörü Hiroyuki Machida.

Sonunda iki ülke, döviz hareketlerini tanımlarken kullandıkları dilde orta yol arayabilir.

Mitsubishi UFJ Morgan Stanley Securities’in baş ekonomisti Katsuhiro Oshima, “Hem euro hem de yen son zamanlarda oldukça yükseldi, bu nedenle ABD doların daha da düşmesini istemeyebilir” dedi.

Oshima, “İki ülke, istikrarlı döviz kuru hareketlerinin arzu edilir olduğu ve Japonya’nın yeni kasıtlı olarak zayıflatmaktan kaçınması gerektiği konusunda anlaşmaya varabilir” dedi.

Japonya Başbakanı uyardı: ABD’nin tarifeleri küresel ekonomik düzeni bozma potansiyeline sahip

‘Tarife müzakereleri ile savunma gündemi ayrı tutulmalı’

Öte yandan, Başbakan Shigeru Ishiba, pazartesi günü yaptığı açıklamada, savunma ile ilgili görüşmelerin Washington ile yürütülen gümrük tarifesi müzakerelerinden ayrı ve farklı olması gerektiğini söyledi.

Ishiba, “Tarife müzakereleri tarife müzakereleridir. Ulusal güvenlik tartışmaları ise ulusal güvenlik tartışmalarıdır. Eğer bunları ayrı tutmazsak, her bir konunun özünü çarpıtma riskiyle karşı karşıya kalacağımıza inanıyorum,” dedi.

Cuma günü de Savunma Bakanı Gen Nakatani, 2027’de sona ermeden önce Japonya’daki ABD birliklerine ev sahipliği yapmak için bir maliyet paylaşımı anlaşmasını yeniden müzakere etmek için “hiçbir neden” olmadığını vurgulamıştı.

ABD Başkanı Donald Trump defalarca ülkesinin güvenlik ortaklarının savunma için adil paylarını ödemediğinden şikayet etmiş ve Japonya’nın Amerikan birliklerine ev sahipliği yapmak için daha fazla ödeme yapmasını istediğini söylemişti.

Basında yer alan haberlere göre Trump, geçtiğimiz hafta resmi tarife görüşmelerini başlatmak üzere Washington’a giden Tokyo’nun en üst düzey tarife müzakerecisi Ryosei Akazawa ile yaptığı görüşmede konuyu gündeme getirdi.

Washington’daki toplantıdan bu yana Tokyo, bu ay sonunda yapılması planlanan bir sonraki tur görüşmelerde masaya getireceği bir öneri paketi üzerinde çalışıyor.

Hangi tavizler verilecek?

Yomiuri Shimbun’un haberine göre Tokyo, ABD’den daha fazla soya fasulyesi ve pirinç ithal etmeyi düşünüyor. Ancak Ishiba pazar günü katıldığı bir televizyon programında gıda güvenliğini etkileyebilecek tavizlerin masada olmadığını söyledi.

Ishiba ayrıca hükümetin, Trump’a ülkesinin Japonya ile olan 63 milyar dolarlık ticaret açığını azaltma konusunda bir kazanım sağlamak için pazarlık kozu olarak daha fazla sıvılaştırılmış doğal gaz ithal etmeyi düşünebileceğinin sinyalini verdi.

Nikkei’nin pazar günkü haberine göre Tokyo, Trump yönetiminin gerekliliklerin çok ağır olduğu ve Amerikan otomobil üreticilerini dezavantajlı duruma düşürdüğü yönündeki tekrarlanan iddialarını ele almak için ABD’den otomobil ithalatı için güvenlik kurallarını gevşetmeyi teklif edebilir.

Trump yönetimi mart ayının başından bu yana dünyanın hemen her ülkesinden yapılan ithalatın neredeyse tamamına yönelik bir dizi gümrük vergisi uygulamaya başladı. Japonya’dan ithal edilen taşıt araçları, çelik ve alüminyum ürünlerine %25, birkaç önemli istisna dışında diğer tüm mallara ise %10 oranında vergi uygulanıyor.

Temmuz ayına kadar anlaşma sağlanamaması halinde daha yüksek oranlar devreye girebilir ve Japonya 9 Nisan’da kısa süreliğine yürürlüğe giren %24’lük “karşılıklı” gümrük vergilerinden etkilenebilir. Otomobil parçaları üzerindeki tarifelerin mayıs ayı başında başlaması planlanıyor.

Akazawa‘nın gezisi iletişim kurulmasına yardımcı olsa da, belirsizlik duygusu yüksek olmaya devam ediyor.

Trump geçen haftaki görüşmeden sadece saatler önce sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşımla Akazawa ile bizzat görüşeceğini duyurdu. Bu duyuru Japonya için sürpriz oldu.

Akazawa’nın ilk ziyareti sırasında döviz kurları konusu gündeme gelmemiş olsa da, ABD’nin Japon para biriminin çok zayıf olabileceğini belirtmesiyle, yenin değeri son haftalarda gündeme gelmişti.

Japonya’nın döviz müzakerelerini yürüten Maliye Bakanı Katsunobu Kato, bu hafta içinde Uluslararası Para Fonu ve G20 Maliye Bakanları toplantılarına katılmak üzere Washington’a hareket edecek. Kato’nun orada ABD Hazine Bakanı Scott Bessent ile görüşmesi bekleniyor.

Piyasa, ABD’nin toplantıdan daha güçlü bir yen talebiyle çıkmasını beklerken, yen pazartesi günkü işlemlerde yaklaşık %1 değer kazandı ve yaklaşık yedi ay sonra ilk kez 140 Yen/dolar bölgesine girdi.

Japon yatırımcılar 20 milyar dolarlık yabancı tahvil sattı

Diplomasi

ABD-Çin ticaret ateşkesi sonrası ihracatçılar nefes aldı, ancak hala temkinliler

Yayınlanma

Yirmi yılı aşkın süredir Çin’de Walmart gibi ABD’li perakendeciler tarafından satılan mutfak eşyaları üreten Jacob Rothman, Cenevre’de varılan ABD-Çin ticaret ateşkesi üzerine “şok ve sevinç” duyduğunu söyledi.

Ancak Velong Enterprises’ın kurucu ortağı, ABD’nin Çin mallarına uyguladığı ek gümrük vergilerini 90 gün süreyle yüzde 145’ten yüzde 30’a indirmeye karar verdiği anlaşmanın geçici bir rahatlamadan öteye gitmediğini söyledi.

Financial Times’a konuşan Rothman, şu anda yüzde 40 civarında olan ABD’nin Çin ithalatına uyguladığı gümrük vergilerinin seviyesine ilişkin olarak, “Bu oran, ürün kategorilerimin ayakta kalmasını sağlayan yüzde oranıyla tam olarak aynı” dedi ve ekledi: “Biraz daha nefes alabildik… Bunun ötesinde ise belirsizlik var”.

Çin’de faaliyet gösteren ihracatçılar, pazartesi günü açıklanan gümrük vergisi indirimi kararını rahatlamayla karşıladı. 2.000’den fazla Çinli tüccarı temsil eden Shenzhen Sınır Ötesi E-Ticaret Derneği Başkanı Wang Xin, önümüzdeki birkaç hafta içinde ABD’ye yapılan sevkiyatların “önemli ölçüde artmasının” beklendiğini söyledi.

Ticaret ateşkesi: ABD ve Çin nasıl bu kadar hızlı anlaştı?

Geçen hafta sonu Cenevre’de iki gün süren görüşmelerde ABD Hazine Bakanı Scott Bessent ve Çin Başbakan Yardımcısı He Lifeng tarafından müzakere edilen ateşkes, dünyanın en büyük iki ekonomisi arasında sert bir kopuşu önledi.

Ancak ihracatçılar, ticaret savaşının yarattığı belirsizliğin devam ettiğini ve bu nedenle birçok ihracatçının Çin dışındaki üretimini çeşitlendirme ve yeni pazarlar arama çabalarını sürdürdüğünü belirtti. Moody’s Analytics ekonomisti Heron Lim, “Anlaşma, her iki tarafın da yeniden ayarlamalar yapması için zaman kazandırıyor” dedi.

İki tarafın daha kalıcı bir anlaşma için 90 günü var. Analistlere göre, Donald Trump’ın tutarsız gümrük vergisi politikası, ABD’nin ekonomi politikasına olan güveni sarsmış durumda. İhracatçılar ayrıca, indirilen gümrük vergilerinin hala, Trump’ın ocak ayında göreve gelmesinden önceki seviyelerin oldukça üzerinde olduğunu da belirtti.

Trump’ın 2 Nisan’da “kurtuluş günü” gümrük vergilerini uygulamaya koymasının ardından başlayan ve normal ticaretin aksamasına neden olan bir aylık sevkiyat durdurma kararı, şimdi yavaş yavaş kaldırılmaya başlandı.

Yalnızca soyadının kullanılması isteyen nakliye acentesi Greenroad International Logistics’in yöneticisi Zhu, Financial Times’a, kısa vadede Çin-ABD nakliye talebinin “temelde patlayacak” olduğunu söyledi.

İsmini vermek istemeyen Shenzhen merkezli bir nakliye acentesi, birçok müşterinin Şükran Günü ve Noel öncesinde stok yapacağını beklediğini söyledi. “Şu anda nakliye şirketleri fiyatları artırmadı, ancak eğilim yukarı yönlü olmalı” diye ekledi.

Foshan Dış Ticaret Derneği’nde süpervizör olan Ken Huo, bazı ihracatçıların malların 90 günlük süre içinde ulaşmasını sağlamak için mümkün olduğunca hızlı sevkiyat yaptığını söyledi. Görüşmelerin başarısız olması halinde, sevkiyatların tekrar yüksek gümrük vergilerine tabi olabileceği riski olduğunu belirtti.

Bir tüccarın, Cenevre’deki ortak bildirinin ardından patronundan “stokta bulunan tüm malları derhal ABD’ye sevk et” talimatını aldığını söyledi. Bu nedenle Çin limanlarının şimdiden kalabalıklaşmaya başladığını da sözlerine ekledi.

Ancak birçok ihracatçı arasında temkinli bir hava hakim.

Yurtdışı pazarlara dekoratif baskı ve tablo üreten Fujian Jie Ao Industrial’ın genel müdürü Wang Xiaosha, daha kalıcı bir anlaşma yapılana kadar şirketin ABD’den sipariş almaya “cesaret edemeyeceğini” söyledi.

Şirketin ürünlerinin çoğu mevsimlikti ve ABD’li müşteriler genellikle gümrük vergisi askıya alınmadan önce bu ay sona eren Kanton Fuarı’nda ürünlerini seçiyordu. Bu nedenle birçok müşteri sipariş vermediğini söyledi.

Walmart da dahil olmak üzere ABD’li müşteriler için araba tavan kayışları ve aksesuarları üreten Jiangsu merkezli XStrap’ın ürün müdürü Ren Chaoqun, anlaşmanın henüz sevk edilmeyen malların birikimini azaltmaya yardımcı olacağını söyledi.

Ancak “tarifeler hala büyük bir sorun” diye ekledi. “Biraz rahatlama var. Ancak durum hala çok ciddi” ifadelerini kullandı.

Shenzhen merkezli kargo şirketi Super Popular Logistics’ten Wang Chao, nisan ayında ABD’den gelen siparişlerin yaklaşık yüzde 50 düştüğünü söyledi.

“Nisandan mayısın [başlarına] kadar etkisi oldukça büyüktü” dedi.

Velong’dan Rothman, uzun vadeli görünümün daha karmaşık olduğunu söyledi. Karşılıklı misilleme niteliğindeki ticaret savaşı, birçok müşterinin nakliye programlarını aksattı ve ticaret anlaşmasının nihai şekli konusunda belirsizlik devam ediyor.

Rothman, ateşkesin üretimini diğer ülkelerdeki fabrikalara kaydırma sürecini yavaşlatacağını da sözlerine ekledi. Rothman, “Bu, üretimin Çin’den Kamboçya ve Hindistan’daki tesislerimize taşınmasının sadece bir taşınma olabileceği, bir tahliye olmayabileceği anlamına geliyor” dedi.

“Şimdi gelecek sezonun ürünlerini sevk etmek için yaklaşık dört ila beş ayımız var” dedi ve ekledi: “Müzakereler ilerlemeye devam ederse, Çin’deki dört fabrikamız ve 20 yıllık yatırımımız korunabilir.”

Okumaya Devam Et

Diplomasi

ABD, Huawei çiplerinin ‘dünyanın hiçbir yerinde’ kullanılmaması konusunda uyardı

Yayınlanma

Başkan Donald Trump yönetimi, Çin’in teknoloji alanındaki ilerlemelerine karşı daha sert bir tutum sergileyerek, Huawei tarafından üretilen yapay zeka çiplerini kullanan şirketlere, ABD’nin ihracat kontrollerini ihlal ettikleri takdirde cezai yaptırımlarla karşı karşıya kalabilecekleri uyarısında bulundu.

Ticaret Bakanlığı, Huawei’nin Ascend işlemcilerinin ABD teknolojisini içerdiği veya bu teknolojiyle üretildiği için ihracat kontrollerine tabi olduğunu açıklığa kavuşturmak için bir kılavuz yayınladı.

İhracat kontrollerini denetleyen Sanayi ve Güvenlik Bürosu salı günü yaptığı açıklamada, yabancı yapay zeka çiplerine daha sıkı bir yaklaşım benimsediğini ve “Huawei Ascend çiplerinin dünyanın herhangi bir yerinde kullanılmasının ABD ihracat kontrollerini ihlal ettiği” yönünde bir kılavuz yayınladığını duyurdu.

Ancak konuyla ilgili kişiler, büronun yeni bir kural yayınlamadığını, ancak Huawei çiplerinin ABD teknolojisinin Çinli şirkete ihracatı için zor elde edilen lisansları gerektiren bir önlemi ihlal etmiş olabileceğini şirketlere açıkça belirttiğini vurguladı.

Akin Gump’ta deneyimli bir ihracat kontrol avukatı olan Kevin Wolf, Financial Times’a, “Bu kılavuz yeni bir kontrol değil, Huawei tarafından tasarlanmış gelişmiş bir bilgisayar [entegre devre] ürününün herhangi bir yerde, herhangi bir kişi tarafından kullanılması bile ihracat kontrol kurallarını ihlal edeceği yönündeki yorumun kamuoyuna açıklanmasıdır” dedi.

Büro, üç Huawei Ascend çipinin (910B, 910C ve 910D) düzenlemelere tabi olduğunu belirterek, bu çiplerin “belirli ABD yazılımı veya teknolojisiyle tasarlanmış veya belirli ABD menşeli yazılım veya teknolojinin doğrudan ürünü olan yarı iletken üretim ekipmanıyla üretilmiş” olabileceğini kaydetti.

‘Çinli Huawei, ABD’li Nvidia’yı geride bırakacak’ endişesi

Bu kılavuz, ABD’nin Çin devi Huawei’nin gelişmiş çipleri ve diğer yapay zeka donanımlarını geliştirme hızından giderek endişe duymaya başlamasıyla birlikte yayınlandı.

Huawei, Çin’deki müşterilerine, toplam işlem gücü ve bellek gibi temel ölçütlerde önde gelen ABD’li yapay zeka çip üreticisi Nvidia’nın benzer ürünlerinden daha üstün olduğunu iddia ettiği yapay zeka çip “kümeleri” teslim etmeye başladı. Sistem, tek tek Nvidia’nın en gelişmiş ürünlerinden geride kalan, ancak toplu olarak rakip Nvidia küme ürünlerinden üstün performans sunan çok sayıda 910C çipine dayanıyor.

Shenzhen merkezli holding, şu anda Çinli şirketlere Ascend serisi işlemcileri, özellikle 910B ve 910C modellerini sunuyor. Çinli şirketlerin Nvidia’nın ürünlerini kullanmayı bırakmasıyla siparişler artarken, Huawei kendi gelişmiş yarı iletken üretim hatlarını kurarak üretim kapasitesini artırıyor.

ABD’de, Çin’in ulusal şampiyonu şirketin yakında hem Çin’de hem de yabancı pazarlarda Nvidia ve diğer ABD şirketlerinin ürünleriyle rekabet edebilecek yapay zeka işlemcileri satmaya başlayacağına dair endişeler artıyor.

Nvidia CEO’su Jensen Huang geçen ay Huawei’nin “dünyanın en güçlü teknoloji şirketlerinden biri” olduğunu ve ABD politikalarının şirketinin küresel sahnede rekabet etmesine yardımcı olması gerektiğini söyledi.

Nvidia, büronun yeni kuralları hakkında yorum yapmayı reddetti. Huawei ise yorum talebine hemen yanıt vermedi.

Ticaret Bakanlığı ayrıca salı günü, önceki Biden yönetiminin 15 Mayıs’ta yürürlüğe girmesi planlanan bir önlem olan Yapak Zekanın Yaygınlaşması Kuralı’nı iptal etti.

Bu önlem, yapay zeka çiplerinin diğer ülkelere ihracatını sınırlamak ve Çin’in mevcut ABD ihracat kontrollerini atlatmasını zorlaştırmak için tasarlanmıştı. Ancak bakanlık, kuralın çok bürokratik olduğunu ve gelecekte yerine yenisinin çıkacağını açıkladı.

Duyuru, Trump’ın Suudi Arabistan’ı ziyaret ettiği gün geldi. Trump, ziyaretinde, krallığın yeni devlet yapay zeka şirketi Humain’in yüz binlerce Nvidia çipi kullanarak yapay zeka altyapısı kurma taahhüdünü de içeren bir dizi anlaşma açıkladı.

Durumdan haberdar bir kaynak, önerilen Körfez anlaşmalarının boyutunun birçok üst düzey Trump yönetimi yetkilisini şok ettiğini söyledi. Yetkililer, büyük ölçekli yapay zeka altyapısının yurt dışına taşınmasından ve Suudi Arabistan ile Birleşik Arap Emirlikleri’nin Pekin ile işbirliğine göz yumulmasından endişe duyuyorlardı.

Okumaya Devam Et

Diplomasi

Trump: Ukrayna’dan önümüzdeki günlerde iyi haberler gelebilir

Yayınlanma

ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna konusunda önümüzdeki günlerde “iyi haberler” gelebileceğini duyurdu. Rusya Devlet Başkanı Putin’in 15 Mayıs’ta İstanbul’da ön koşulsuz görüşme teklifinin ardından, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy de Putin ile kişisel bir görüşme arzusunu dile getirdi.  

ABD Başkanı Donald Trump, Katar Emiri Temim bin Hamad es-Sani ile Doha’da yaptığı görüşmede, Ukrayna konusunda önümüzdeki günlerde “iyi haberler” alınabileceğini belirtti.

NBC News‘in haberine göre, Orta Doğu turuna çıkan Trump, “Bugün, belki yarın, belki de cuma günü oldukça iyi haberler alacağımızı düşünüyorum ama göreceğiz,” dedi.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, geçen hafta Kiev’e 15 Mayıs’ta İstanbul’da ön koşulsuz doğrudan görüşmelerin yeniden başlatılmasını önermişti.

Trump, Dışişleri Bakanı Marco Rubio’nun İstanbul’a gideceğini bildirirken, The New York Times, Reuters ve NBC‘nin kaynakları, Beyaz Saray özel elçileri Keith Kellogg ve Steve Witkoff’un da İstanbul’a geleceğini aktardı.

ABD Başkanı ayrıca İstanbul’da Rus mevkidaşıyla görüşme olasılığını da dışlamadı.

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, Türkiye’de Putin ile kişisel bir görüşme yapmayı umduğunu söyledi.

Zelenskiy, “Onunla görüşürsem, siyasi bir zaferle çıkmalıyız; ateşkes, tüm esirlerin tüm esirlerle takası ya da benzeri bir şey,” ifadelerini kullandı.

Kremlin, İstanbul’daki görüşmeler için Rus heyetinin yapısını henüz açıklamadı. Sözcü Dmitriy Peskov’a göre, Putin’in İstanbul’daki görüşmelerin yapılacağı gün bir dizi çalışma toplantısı planlanıyor.

Ryabkov: İstanbul’da sürdürülebilir çözüm ele alınacak

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English