Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Putin, Zelenskiy’in görev süresinin dolduğuna işaret etti

Yayınlanma

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Özbekistan ziyaretinde mevcut Ukrayna hükümetinin görev süresinin sona ermesi konusunda düşünme çağrısında bulundu.

Putin, dün ziyaretinin sona ermesinin ardından havaalanında düzenlediği basın toplantısında, “Ukrayna hükümetinin meşruiyetine gelince; gerçekten de bu konuda ciddi ve kapsamlı bir analiz gerekli,” ifadesini kullandı.

Putin, “Ukrayna’nın sıkıyönetimin hukuki statüsüne ilişkin yasası, sıkıyönetim döneminde devlet başkanlığı seçimlerinin yapılmayacağını belirtiyor. Ancak bu seçimlerin ertelendiği anlamına gelmiyor. Seçimler yapılmıyor. Ama ertelenmesi gerektiğini kim söyledi? Anayasa’da bununla ilgili hiçbir şey yok,” dedi.

Bu durumda Ukrayna Anayasası’nın sadece Verhovna Rada’nın (Parlamento) yetkilerinin genişletilmesini öngördüğünü, Devlet Başkanı’nın yetkilerinin genişletilmesinden söz edilmediğini belirten Putin, “Ukrayna Anayasası yetkilerin genişletilmesini öngörüyor, ancak bu sadece Rada için geçerli. Ukrayna Anayasası’nda Devlet Başkanı’nın yetkilerinin genişletilmesine ilişkin hiçbir hüküm bulunmuyor,” diye konuştu.

Rusya lideri, Ukrayna’nın hamilerinin amacının, halktan destek görmeyen kararların yükünü mevcut Kiev makamlarının üzerine yıkmak olabileceğini öne sürdü.

Putin, “Bence, ki bunun Anayasa ile bir ilgisi yok, belki de bugün Ukrayna’nın denizaşırı ülkelerdeki hamilerinin niyeti, mevcut yürütme organına halktan destek görmeyen tüm kararları alma sorumluluğunu yüklemektir,” değerlendirmesini yaptı.

Politico: Ukrayna’da adil seçimlerin düzenlenmesi mümkün değil

‘Ukrayna’yı yönetenler ulusal çıkarlarını gözetseydi anlaşmaya varmış olurduk’

Bu kararlar arasında zorunlu askerlik yaşının düşürülmesinin de bulunduğunu kaydeden Putin, ayrıca Ukrayna’yı yönetenler hamilerinin çıkarları yerine ulusal çıkarlarına göre hareket etselerdi Rusya ile Ukrayna’nın uzun zaman önce bir anlaşmaya varmış olacağını ifade etti.

Rusya lideri, “Eğer Ukrayna şu anda Avrupa’daki ya da denizaşırı ülkelerdeki efendilerinin çıkarları yerine ulusal çıkarları doğrultusunda hareket eden insanlar tarafından yönetiliyor olsaydı, bu çatışmayı uzun zaman önce karşılıklı memnuniyetle çözmüş olurduk. Ukrayna ile birlikte çözümler bulurduk,” yorumunu yaptı.

Ukrayna halkının çıkarlarının korunmadığını ve ülkedeki yöneticilerin kendi halklarını önemsemediğini vurgulayan Putin, şöyle devam etti: “Ukrayna’nın bugünkü yöneticileri bu insanları umursamıyor; onları kendilerinden saymıyorlar. Ukrayna’nın bugünkü trajedisinin kaynağı budur. Bu insanları kendilerinden görmüyorlar; bugün Ukrayna halkının çıkarlarını korumuyorlar. Ve umuyorum ki insanlar eninde sonunda bunu hissedeceklerdir.”

Ukrayna’da kaç yabancı paralı asker var?

‘Batılı paralı askerlerin Ukrayna’da askeri eğitmen kisvesi altında faaliyet yürüttüğünden haberdarız’

Diğer yandan Putin, Batılı paralı askerlerin Ukrayna’da askeri eğitmen kisvesi altında faaliyet yürüttüklerinden haberdar olduklarını dile getirdi.

Rusya lideri, “Paralı askerlerin Ukrayna’da bulunma ihtimaline gelince, evet, bunun farkındayız. Bu yeni bir şey değil. Ukrayna’daki ordunun şu anda bahsettiği şey, ortaya çıkabilecekleri, zaten uzun zamandır oradaydılar. Telsizlerde İngilizce, Fransızca, Lehçe konuşmalar duyuyoruz. Orada olduklarını biliyoruz,” diye konuştu.

Ukrayna’daki ‘eğitmenlere’ değinen Putin, şunları söyledi: “Uzun menzilli hassas silahlarla ilgili bir soru vardı. Peki bu silahları kim kullanıyor, kim sunuyor? Tabii ki, paralı asker kisvesi altındaki bu eğitmenler. Varlar ve kayıplar veriyorlar. Belki de bu konudaki açıklamalar, söz konusu kayıpları gizlemelerinin giderek daha zor hale gelmesiyle alakalıdır.”

Daha önce NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, ‘Ukrayna’nın Rusya topraklarındaki askeri hedeflere’ saldırma ‘hakkına sahip olduğunu’ belirtmişti.

Stoltenberg, ayrıca ‘bazı müttefiklerin’ saldırılar üzerindeki ilgili kısıtlamaları kaldırdığını ve ‘diğer kısıtlamaları da kaldırmanın zamanının geldiğini’ ifade etmişti.

Putin, Rusya’nın kendi topraklarının derinliklerine yönelik saldırılarla ilgili açıklamaları yakından takip ettiğini de sözlerine ekledi.

Daha önce Letonya Cumhurbaşkanı Egils Levits, Kiev’in Rusya topraklarını Batı tarafından tedarik edilen silahlarla vurmasını engellemek için hiçbir neden görmediğini dile getirmişti.

‘Avrupa’daki NATO temsilcileri neyle oynadıklarının farkında olmalı’

Putin, “Özellikle Avrupa’daki NATO temsilcileri neyle oynadıklarının farkında olmalılar. Kendilerinin genelde az toprağa ve çok yoğun nüfusa sahip devletler olduklarını unutmamalılar. Rusya topraklarının derinliklerine saldırmadan önce bu faktörü göz önünde bulundurmalılar,” dedi.

Devlet Başkanı, altı ay önce, yerleşim bölgelerini vurmaya devam etmeleri halinde Rusya’nın bir tampon bölge oluşturmak zorunda kalacağını açıkça ifade ettiğini hatırlattı.

Putin, “Bu noktaya geldik,” diye ekledi.

Bunun yanı sıra Putin, bir kez daha Ukrayna ile müzakereleri durduranın Rusya olmadığını anımsattı.

Blinken, Ukrayna’ya açık çek verilmesini istiyor

‘Müzakereleri biz durdurmadık’

Rusya lideri, “Müzakereleri biz durdurmadık. Bize, ‘Buraya kadar, artık sizinle müzakere etmeyeceğiz’ dediler,” ifadesini kullandı.

Moskova’nın müzakere sürecini sürdürmeye hazır olduğunu, ancak masada ne olacağının bilinmediğini kaydeden Putin, “(Müzakereleri) hiçbir zaman reddetmedik ve süreci devam ettirmeye hazırız, ancak burada ve Ukrayna hükümetinin temsilcisinin meşruiyetini göz önünde bulundurarak, başka aşamalarda bize neyin ve kimin teklif edileceğini bilmiyoruz,” değerlendirmesini yaptı.

‘Afganistan’daki mevcut hükümetle nasıl ilişki kurulmalı’

Putin, aynı zamanda Afganistan’da sorunlar olduğunu ve bunların herkes tarafından bilindiğini, ancak Taliban yönetimiyle ilişki kurulması gerektiğini ifade etti.

Rusya lideri, “Afganistan’da sorunlar var, bunlar herkes tarafından iyi biliniyor. Mevcut hükümetle nasıl ilişki kurulacağı konusu ise başka bir mesele. Ama bir şekilde kurulmalı, ülkeyi kontrol eden, ülke topraklarını kontrol eden insanlar bunlar. Bugün Afganistan’daki otorite onların elinde,” diye konuştu.

Putin, gerçeklerden yola çıkmak ve ilişkileri buna göre inşa etmek gerektiğini de sözlerine ekledi.

Rusya, Taliban’ı yasaklı örgütler listesinden çıkarabilir

DİPLOMASİ

AB ve Ukrayna, Biden’ı 2022’de Kiev’in ‘zaferine’ engel olmakla suçluyor

Yayınlanma

Joe Biden’ın başkanlık süresi sona yaklaşırken, ABD’nin Rusya’ya karşı Ukrayna’ya 90 milyar doları aşan yardım sağlamasına rağmen, Avrupa Birliği (AB) ve Ukrayna, Amerikan başkanını kararsız davranmakla suçluyor.

Bazı Avrupalı liderlere göre bu kararsızlık, Ukrayna’nın 2022 sonbaharında Rusya ordusunu Harkov ve Herson’dan püskürtmesine rağmen savaşı kendi lehine çevirememesine neden oldu.

‘Çok az, çok geç’

Bloomberg‘in haberine göre, Biden yönetimi Ukrayna’ya yoğun bir şekilde askeri yardım sağlama konusunda çaba gösterdi ve hatta Batı menşeli uzun menzilli füzelerle Rusya topraklarına saldırılara izin verdi.

Fakat Ukraynalı yetkililer, savaş boyunca defalarca dile getirdikleri bir şikâyeti yineledi: “Çok az, çok geç.”

Bir yılı aşkın süredir devam eden savaş ve Donald Trump’ın başkanlık yarışında yükselişi, Ukrayna’yı işgal altındaki topraklardan vazgeçme veya NATO üyeliğinden yoksun bir barış anlaşmasını kabullenme gibi ihtimallerle karşı karşıya bıraktı.

Bloomberg’e konuşan Ukraynalı yetkililer, böyle bir sonucun büyük ölçüde Biden’ın aldığı ya da almadığı kararlardan kaynaklanacağını savundu.

Avrupa ne ediyor?

Letonya Dışişleri Bakanı Baiba Brazhe, ABD’nin daha erken ve daha güçlü bir şekilde silah sağlaması durumunda bunun “geniş kapsamlı sonuçları” olabileceğini, ancak “olan oldu” diyerek konuyu değerlendirdi.

2022 sonbaharında Ukrayna ordusu, Harkov ve Herson’da hızlı bir taarruz gerçekleştirerek bazı bölgeleri geri aldı. Fakat Ukrayna lideri Vladimir Zelenskiy, bu zaferlerin sürdürülebilmesi için daha fazla silah talep etti. Biden ise bu konuda tereddütlü davrandı.

Biden’ın bu temkinli yaklaşımı, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan tarafından doğrulandı. Sullivan, ABD’nin nükleer bir tırmanış riskini dikkate aldığını belirtti.

Eski İngiltere Savunma Bakanı Grant Shapps, Biden’ın Ukrayna’ya desteği konusunda genelde temkinli ve kararsız bir tutum sergilediğini, bu yüzden gerekli desteğin cephe dengelerini değiştirecek şekilde verilmediğini söyledi.

Diğer bazı Amerikalı yetkililer ise, Avrupa ülkelerinin Ukrayna’yı desteklemek ve yaptırım uygulamak konusunda yavaş davrandığını belirtti.

Örneğin, Almanya ve diğer AB ülkeleri, Ukrayna’nın NATO üyeliği konusundaki Amerikan tavrının yumuşamasına rağmen şiddetle karşı çıkmaya devam etti.

Biden’ın bir Soğuk Savaş gazisi olarak nükleer tırmanma tehdidine takıntılı hale geldiği belirtilirken, Avrupa’daki bazı liderler Biden’ın stratejisinin Ukrayna’nın yenilmesini önlemeye odaklandığını ancak zafer için gerekli yolu sunmadığını savundu.

Bu stratejinin, Ukrayna’yı uzun ve maliyetli bir çatışmanın içine çektiği iddia edildi.

Ukrayna’da kamuoyu yoklamaları: Halk, Rusya ile müzakereler hakkında ne düşünüyor?

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Trump’tan AB’ye gümrük tarifesi tehdidi

Yayınlanma

ABD’nin yeni başkanı Donald Trump, AB’yi “büyük ölçekli” miktarlarda ABD petrol ve doğalgazını satın almayı taahhüt etmemesi halinde gümrük vergileriyle karşı karşıya kalacağı konusunda uyardı.

Trump cuma günü Truth Social platformunda yayınladığı mesajda, “Avrupa Birliği’ne, ABD ile aralarındaki muazzam açığı petrol ve doğalgazımızı büyük ölçekte satın alarak kapatmaları gerektiğini söyledim. Aksi takdirde, her şekilde TARİFELER!!!” diye yazdı.

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen kasım ayında yaptığı açıklamada AB’nin ABD’den daha fazla sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) almayı değerlendirebileceğini söylemişti.

Leyen gazetecilere verdiği demeçte, “Rusya’dan hâlâ çok miktarda LNG alıyoruz ve neden bunu bizim için daha ucuz olan ve enerji fiyatlarımızı düşüren Amerikan LNG’si ile değiştirmeyelim?” diye sormuştu.

Financial Times’a (FT) konuşan bir AB yetkilisi, “Leyen’in tam da bunu yapma olasılığını ima ettiği göz önüne alındığında, bu bir ‘tehdit’ olarak tuhaf görünüyor,” dedi.

ABD halihazırda Avrupa’nın en büyük LNG tedarikçisi konumunda, fakat Rusya’dan yapılan ithalat ikinci sıradaki yerini koruyor.

Trump, Çin menşeli olmayan tüm ithalata yüzde 20’ye varan genel bir gümrük vergisi uygulama tehdidinde bulunuyor.

Geçtiğimiz ay Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde, Avrupa’nın siyasi liderlerini gümrük vergileri konusunda Trump ile işbirliği yapmaya ve ABD’de üretilen daha fazla ürünü satın almaya çağırmıştı.

Trump’ın ilk başkanlığı sırasında, dönemin Avrupa Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker, ticaret savaşı tehditlerini engellemek için daha fazla ABD gazı satın almayı teklif etmişti.

Uluslararası petrol göstergesi Brent ham petrol fiyatları cuma günü yüzde 0,4 düşüşle varil başına 72,61 dolar oldu. West Texas Intermediate vadeli işlemleri de yüzde 0,4 düşüşle varil başına 69,14 dolardan işlem gördü.

ABD dünyanın en büyük ham petrol üreticisi ve en büyük sıvılaştırılmış doğalgaz ihracatçısı. Aralarında AB ve Vietnam’ın da bulunduğu LNG alıcıları, kısmen gümrük vergisi tehdidini caydırmak için ABD’den daha fazla yakıt satın almayı şimdiden konuşmaya başladılar.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

ABD’den Türkiye Gazprombank yaptırımlarında özel muafiyet

Yayınlanma

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD’nin Gazprombank yaptırımlarında Türkiye’ye muafiyet tanıdığını belirterek, doğalgaz ödemelerinin sorunsuz devam edeceğini duyurdu.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD’nin Gazprombank’a uyguladığı yaptırımlar konusunda Türkiye’ye özel bir muafiyet tanıdığını duyurdu.

Bakan Bayraktar, bu sayede Türkiye’nin doğalgaz borcu ödemelerini Gazprombank üzerinden yapmaya devam edebileceğini belirtti.

Bloomberg’e yaptığı açıklamada Bayraktar, bu kararın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı’nın ABD’li yetkililerle yürüttüğü yoğun görüşmelerin ardından alındığını ifade etti.

Türkiye’nin uzun süredir talep ettiği muafiyetin, Rusya ile doğal gaz ticaretinde önemli bir rol oynayacağını vurguladı.

Gazprombank’ın ABD tarafından yaptırım listesine alınması, Türkiye açısından ciddi endişelere yol açmıştı.

Bakan Bayraktar, yaptırımların Türkiye’yi de hedef alması durumunda bunun ekonomik ve stratejik sonuçlarının büyük olabileceğine dikkat çekmişti.

Türkiye’nin geçmişte İran yaptırımları sürecinde de benzer bir muafiyet elde ettiğini hatırlatan Bayraktar, bu kararın iki ülke arasındaki iş birliğini destekleyeceğini söyledi.

Muafiyetin sağlanmasına rağmen Türkiye, Rusya ile alternatif ödeme yöntemleri üzerinde de görüşmeler gerçekleştirdi.

Geçen ay Ankara’da yapılan toplantılarda, her iki tarafın bürokratları olası senaryoları masaya yatırdı. Ancak Bayraktar, alternatif çözümlerle ilgili detaylı bir değerlendirme yapmaktan kaçındı.

Türkiye, Gazprombank yaptırımında ABD’den muafiyet istiyor

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English