Bizi Takip Edin

RUSYA

Ukrayna’da temas hattında neler oluyor?

Yayınlanma

İlber Vasfi Sel

Rusya Federasyonu Savunma Bakanlığı, 4 Ağustos 2023 tarihli açıklamasında, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’nin iddia ettiği saldırılar sırasında yaşanan insani ve maddi kayıplara ilişkin güncellenmiş istatistikler yayınladı.

Bu yılın haziran ve temmuz aylarında Kiev yönetimi tarafından siyasi sebeplerle çokça reklamı yapılan saldırıların başlangıcından bu yana, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’nin kayıplarının 43.000’den fazla olduğu ortaya çıktı.

Bu istatistiklere, Ukrayna’da bulunan hastanelerdeki veya yurtdışına tahliye edilen yaralılar ve yabancı paralı askerlerle cephe gerisindeki bölgelere yapılan uzun menzilli saldırılar sonucu hayatlarını kaybeden askerlerin dahil olmadığını da göz önünde bulundurmak gerekiyor.

Ruslara ise temas hattında 26 uçak, 9 helikopter, 1831 tank ve diğer zırhlı savaş araçları dahil olmak üzere 4900’den fazla Ukrayna hedefinin imha edildiği açıkladı. Bu istatistikler içerisinde Alman yapımı 25 Leopard tankı, 7 Fransız AMX tekerlekli tankı ve 21 ABD yapımı Bradley zırhlı muharebe araçları da var. Ek olarak 76 ABD yapımı M777 topçu sistemleri dahil olmak üzere 747 sahra topları ile Polonya, ABD, Fransa ve Almanya’dan temin edilen 84 kundaklı motorlu topçu sistemleri de vardı.

Rusya Federal Deniz ve İç Bölge Su Taşımacılığı Ajansı, Sig isimli Rus petrol tankerinin insansız deniz araçlarının saldırıları sonucunda motor bölmesinin yakınında bulunan gövde bölümünde hasat aldığını bildirdi. Ajans, olayın 4 Ağustos 2023 tarihinde Kırım’daki Kerç Köprüsü yakınlarında gerçekleştiğini, 11 mürettebattan hiçbirinde yaralanma dahi olmadığını ve geminin su üstünde kaldığını ekledi. Yerel yetkililer, gemiye yardım için sevk edilen 2 römorkörün geldiğini ve onarım çalışmalarının sürdüğünü açıkladı.

Bildiğiniz gibi Kırım’daki Kerç Köprüsü, şimdiye kadar iki kez Ukraynalılar tarafından saldırıya uğradı. İlk olarak 2022 yılının Ekim ayında patlayıcı yüklü bir kamyon köprü üzerinde seyir halindeyken patlatıldı ve 3 sivil hayatlarını kaybederken gerçekleşen hasarın onarımı aylar sürdü. Geçen ay ise bir İHA saldırısı gerçekleşti ve 2 sivil hayatını kaybederken 14 yaşındaki bir kız çocuğu yaralandı. Ukrayna Ulusal Güvenlik ve Savunma Konseyi Başkanı Aleksey Danilov ise Ukrayna Güvenlik Servisi SBU’nun bu iki olayda da parmağı olduğunu bu hafta başında açıkladı.

Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı ve Rusya Federasyonu Eski Devlet Başkanı Dimitriy Medvedev, Kiev’i Karadeniz’de bir çevre felaketi düzenlemeye çalışmakla suçlayarak, bu insansız deniz aracı saldırısından Ukrayna’yı sorumlu tuttu.

Ukrayna Güvenlik Servisi SBU’nun Başkanı Vasiliy Malyuk ise olayda Kiev’in olası bir rolü olduğunu ima ederek, Ukrayna karasularındaki tüm özel operasyonların tamamen yasal olduğunu söyledi.

Ukrayna’ya ait olduğu bildirilen SİHA’lar, 4 Ağustos 2023 tarihinde erken saatlerde Rusya’nın Novorossiysk Limanı’nda bulunan Karadeniz Filosu Deniz Üssü’ne saldırdı. Rusya Federasyonu Savunma Bakanlığı, saldırı sırasındaki SİHA’ların imha edildiğini açıkladı.

Amerikan basınından Politico, 4 Ağustos 2023 tarihli yayınında güvenilir kaynaklara dayandırdığı habere göre; Batı’nın Ukraynalı pilotları F-16 jetlerini uçurmaları için eğitme çabalarının, Ukraynalıların İngilizce dil becerilerinin zayıf olması sebebiyle sekteye uğradığını açıkladı. ABD’li bir yetkiliye dayandırılan açıklamaya göre: İngilizce’ye yatkın olduğu iddia edilen 8 Ukraynalı pilotun Pentagon tarafından onaylı bir şekilde birkaç Avrupa ülkesinde resmi bir eğitimden geçmeye hazır olduğu belirtiliyor. Öte yandan eğitim için hazırlanan toplamdaki 32 pilottan geriye kalanlarının ise İngilizce dil becerilerinin zayıflığı yüzünden anlaşmazlık yaşandığını ekliyorlar.

Politico’nun haberinde ABD ve müttefiklerinin Ukraynalı pilotları tam olarak kimin, nasıl eğiteceği ve eğitimin nerede verileceği konusundaki anlaşmazlıkları olduğu öne sürülüyor. Aynı kaynaktan gelen bir başka raporda ise Avrupa ülkelerinin konuyla ilgili olarak Washington’dan resmi onay almadıkları ve kullanım kılavuzlarının, uçuş simülatörlerinin ve diğer materyallerin devrine ilişkin taleplerin hala belirsiz olduğu kaydediliyor.

RUSYA

Rusya’da ‘çocuksuz yaşam tarzını teşvik eden propagandaya’ yasak

Yayınlanma

Rusya, çocuksuz yaşam tarzını teşvik eden içeriklerin medyada yer almasını yasaklayan bir yasa çıkardı. Yasa, nüfus düşüşünü önlemeyi ve geleneksel aile değerlerini korumayı hedefliyor.

Rusya, ülkenin “felaket” boyutundaki demografik gerilemesine karşı tüm medyada çocuksuz yaşam tarzını teşvik eden içeriklere yasak getirdi. Söz konusu yasa, alt parlamento kanadı Duma’da kabul edildi.

Film, televizyon, reklam ve sosyal medyada doğum karşıtı mesajları içeren bu tür içeriklere yönelik yasak kapsamında, kuralları ihlal edenlere 420 bin rubleye kadar para cezası uygulanacak.

Devlet görevlileri ise ihlal durumunda bu cezanın iki katıyla karşılaşacak.

TASS ajansının aktardığına göre yasanın kabul edilmesinin ardından Duma Başkanı Vyaçeslav Volodin, “Yeni nesil Rusların geleneksel aile değerlerine odaklanarak büyümeleri için her türlü önlemi almak zorundayız,” açıklamasında bulundu.

Yasa ayrıca, transseksüel ideolojinin etkin olduğu ülkelerde yaşayan kişilerin, Rusya vatandaşı çocukları evlat edinmesini de kısıtlıyor.

Cinsiyet değişikliğinin yasal olduğu ülkelerde tıbbi müdahale veya resmî belgelerin değiştirilmesi yoluyla cinsiyetini değiştirmiş ebeveynler, artık Rusya vatandaşı çocukları evlat edinemeyecek.

Volodin, “Rus çocukların yurt dışına evlat verilmesi durumunda cinsiyet değişikliğine yönelik her türlü müdahaleyi engellemek büyük önem taşıyor,” ifadelerini kullandı.

Daha önce Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya’nın demografik sorunlarını hükümetin en üst düzeyinde ele alınması gereken “felaket” bir durum olarak nitelendirmişti.

Rusya’nın doğum oranı şu anda yalnızca 1,49 düzeyinde ve bu oran, kadın başına 2,1 olması gereken nüfus yenileme seviyesinin oldukça altında. Birleşmiş Milletler (BM), önümüzdeki 50 yıl içinde nüfusun yüzde 17 oranında düşeceğini tahmin ediyor.

Rusya’da doğum oranı son 25 yılın en düşük seviyesine gerilemiş durumda.

BM’den Rusya’nın demografi sorununa dair karamsar tahmin

Okumaya Devam Et

RUSYA

Milyarderlerden Rusya Merkez Bankası’na ‘özel döviz kuru’ çağrısı

Yayınlanma

Rusya Sanayiciler ve Girişimciler Birliği, rubledeki dalgalanmaların ekonomik istikrarı tehdit ettiğini belirterek Merkez Bankası’ndan büyük şirketlere “özel döviz kurları” belirlemesini talep etti. Bu girişim, SSCB dönemindeki çoklu döviz kuru sistemine benzer bir uygulamayı yeniden gündeme taşıyor.

Rusya Sanayiciler ve Girişimciler Birliği (RSPP), dalgalı kur politikasının sona erdirilerek büyük dış ticaret şirketlerine özel döviz kurları sağlanması gerektiğini savundu.

Forbes listesinde yer alan milyarderlerin de yönetim kurulunda bulunduğu, ülkenin en büyük iş dünyası örgütü olan RSPP, bu öneriyi resmi olarak Merkez Bankası’na iletti.

RSPP’ye göre, Rus bankaları ve Moskova Borsası’na uygulanan yaptırımlar nedeniyle dalgalı kur politikası “geçerliliğini yitirdi” ve döviz kurlarındaki sert dalgalanmalar ekonomiyi zor duruma sokuyor: Savaşın ilk günlerinde dolar 120 rubleye kadar yükselirken, kısa süre sonra 50 rubleye geriledi, 2023 yazında tekrar 100 rubleye çıktı, ardından 85’e düştü ve şimdi yeniden 100 ruble sınırına yaklaşıyor.

Vedomosti gazetesinin aktardığına göre RSPP, bu ani değişimlerin rublenin “cazibesini azalttığını” belirterek, Merkez Bankası’nın “dış ticari faaliyet katılımcıları için döviz kuru hedeflemesi” gerektiğini ifade etti.

Merkez Bankası yaptırımlar nedeniyle dolar ve avro üzerinden işlem yapamıyor. Bu nedenle RSPP, döviz kurlarını düzenlemek için uluslararası döviz erişimi olan bankaların sürece dahil edilmesi gerektiğini kaydetti.

Bu adımın piyasadaki arz-talep dalgalanmalarını yumuşatacağı düşünülüyor.

Ekonomist Sergey Hestanov, gazeteye verdiği demeçte söz konusu uygulamanın Sovyetler Birliği’nde kullanılan bir yöntem olduğunu ve günümüzde İran gibi bazı ülkelerde örneklerinin bulunduğunu anımsattı.

Örneğin Venezuela’da devletle yakın ilişkileri olan şirketler, karaborsa fiyatının 5 ila 50 kat altında dolar temin edebiliyor.

Hestanov’a göre, “bu tür bir sistemde bazı şirketlerin daha avantajlı döviz kurlarına ayrıcalıklı erişimi” kaçınılmaz olarak iktisadi çelişkileri derinleştirebilir. Bu nedenle uzman, “kritik ithalatla ilgili acil sorunlar” olmadığı sürece RSPP’nin önerisinin başarı şansı görmediğini ifade etti.

BKS World of Investments baş ekonomisti İlya Fedorov ise, Merkez Bankası’nın döviz rezervleriyle ruble kurunu kontrol etme imkânının sınırlı olduğuna dikkat çekti.

Her ne kadar Merkez Bankası 631 milyar dolarlık altın ve döviz rezervine sahip olduğunu açıklasa da bu miktarın neredeyse yarısı -yaklaşık 300 milyar dolar- Batı ülkelerinde bloke edilmiş durumda.

Kalan rezervlerin üçte ikisi de (208 milyar dolar) likit olmayan altın olarak bulunuyor ve Merkez Bankası’nın Çin yuanı cinsinden elinde yalnızca 100 milyar dolar değerinde gerçek döviz rezervi mevcut.

Rusya Merkez Bankası, faiz oranını yüzde 21’e yükseltti

Okumaya Devam Et

RUSYA

Rus milyarderler Trump dönemine hazırlanıyor

Yayınlanma

Rus iş dünyasının önde gelen isimleri, hükümetin Rusya ekonomisi için öngördüğü iyimser büyüme tahminlerini gerçekçi bulmadıklarını ve Donald Trump’ın ABD Başkanı olarak Rusya’ya uygulanan yaptırımları kaldırmasını beklemediklerini öne sürdü.

Bloomberg, büyük ölçekli Rus şirketlerini yöneten milyarderler ve iş insanları ile yapılan görüşmeler sonucunda bu yönde bir habere yer verdi.

Hükümetin planına göre, Rusya ekonomisi bu yıl yüzde 3,9 oranında büyüyecek (2023’teki yüzde 3,6 büyüme sonrasında). Büyüme oranı 2025’te hafif bir düşüşle yüzde 2,5’e gerileyecek, ardından tekrar artacak: 2026’da yüzde 2,6, 2027’de yüzde 2,8, 2028-2030 yılları arasında ise yıllık ortalama yüzde 3 seviyesinde olacak.

Ancak Bloomberg‘in haberine göre, Rusya’nın en zengin sermayedarları bu büyüme rakamlarının ulaşılabilir olduğuna inanmıyor.

Milyarderler, ülke ekonomisinin zor bir dönemden geçtiğini ve Batılı şirketlerin ülkeden ayrılmasının özellikle makine ve teknoloji sektörlerinde üretim tabanını zayıflattığını düşünüyor.

İthal ikame süreçleri yavaş ilerlerken, yüz binlerce kişinin askere alınması iş gücü açığını artırarak durumu daha da kötüleştirdi.

Habere göre, Trump’ın 24 saat içinde bir “anlaşma” sözü vermesine rağmen milyarderlerin çoğu savaşın yakın zamanda sona ereceğinden şüpheli.

Ayrıca, Rusya’nın yaptırımların kalkacağına dair beklenti taşımadığı ve dünya çapında en fazla yaptırım uygulanan ülke olarak İran ve Kuzey Kore’yi geçtiği belirtildi.

Stockholm School of Economics uzmanları, kısa vadede Rusya ekonomisinin “mutlak bir çöküş” riski altında olmadığını, ancak “orta ve uzun vadede görünümün karamsar” olduğunu iddia etti.

Uluslararası Para Fonu ise önümüzdeki yılın başında Rusya’nın GSYİH büyüme oranının üç kat yavaşlayarak yüzde 1,3’e düşeceğini ve on yılın sonunda yıllık yüzde 1 seviyesine kadar gerileyeceğini öngörüyor.

Rusya Merkez Bankası’nın tahminlerine göre ise ekonomi 2025’te sadece yüzde 0,5 ila 1 oranında büyüme gösterecek ve özel tüketim ile yatırım artışı sıfırlanabilir.

Yaptırımlar nedeniyle petrol dışındaki diğer önemli kaynak bazlı sektörler zorlanmaya başladı. Gazprom çeyrek yüzyıldan bu yana ilk kez zarar ederken, kömür şirketleri ihracatta ciddi bir düşüş yaşadı.

İş dünyasının yeni karşılaştığı bir başka sorun ise Merkez Bankası’nın faiz oranlarını ekonominin 20 yıldan uzun süredir görmediği bir seviyeye çıkarması oldu.

Milyarderler Oleg Deripaska ve Aleksey Mordaşov, Merkez Bankası’nı bu konuda kamuya açık bir şekilde eleştirirken, diğer sermayedarlar Merkez Bankası Başkanı Elvira Nabiullina’nın, büyük savunma harcamaları karşısında enflasyonu dizginlemek için yeterli araçlara sahip olmadığını ifade etti.

Bloomberg’e konuşan milyarderlerden biri, hükümetin savaşı “özel bir askeri harekât” olarak değil, savaş olarak kabul etmesi durumunda, yüksek enflasyonu halka anlatmanın daha kolay olabileceğini savundu.

Rusya’nın neoliberal elitleri savaştan etkilendi mi?

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English