Diplomasi
Çin’in dopingle mücadele kurumundan ABD’li muadiline “ikiyüzlülük” suçlaması

Çin Dopingle Mücadele Ajansı (Chinada) salı günü yaptığı açıklamada, ABD Dopingle Mücadele Ajansı’nın (Usada) çifte standartlarına karşı duruşunu yinelediğini açıkladı.
Chinada, Usada’nın bir dizi yerel davanın ardından Amerikalı sporcuları aklamak için elinden geleni yaparken, Chinada ve Dünya Dopingle Mücadele Ajansını (Wada) “gerçeği örtbas etmekle” suçladığını ve Çinli sporculara yaptırım uygulanmasını talep ettiğini hatırlattı.
Global Times’ın pazartesi günü, Mart 2024’te yarışma dışı bir testte yasaklı steroid trenbolon testi pozitif çıkan 20 yaş altı erkekler 200 metre dünya rekortmeni ABD’li sprint yıldızı Erriyon Knighton’ın etrafındaki şüphelerle ilgili haberine yanıt olarak Chinada, davanın “Usada’nın adalet ve temiz spor hakkındaki söylemlerinin gerçek uygulamalarıyla ters düştüğünü gösterdiğini” söyledi.
Usada daha önce analitik sonucun et kontaminasyonu ile uyumsuz olduğunu savunmuş ve Knighton’a dört yıllık bir yaptırım uygulanmasını istemişti, fakat daha sonra ABD’nin Olimpiyat elemelerinin başlamasından önce aniden Knighton’a herhangi bir hak mahrumiyeti uygulanmayacağına karar verdi ve sporcunun pozitif sonucunun kontamine et yemesinden kaynaklandığını iddia ederek sonunda Paris Olimpiyatları’nda ABD’yi temsil etmesine izin verdi.
Wada, haziran ayında Usada’nın Knighton davasında “adaletin yerini bulduğunu” nasıl ilan edebildiğini anlamanın zor olduğunu belirtmiş, Wada Başkanı Witold Banka da Usada’nın ani U dönüşü yapmasının “özellikle ilgi çekici” olduğunu söylemişti.
Araştırmaların trenbolonun güç ve patlayıcılık üzerinde güçlü artırıcı etkileri olan bir anabolik ajan olduğunu ve yaygın bir kontamine edici olmadığını gösterdiğini belirten Chinada, ABD’nin uzun geçmişi olan doping sorunlarını görmezden geldiğini, fakat sınır ötesi yargı yetkisine ve diğer ülkelere karşı yaptırımlar uygulamaya takıntılı olduğunu belirtti.
Erriyon Knighton pazartesi günkü derecesiyle, bugün (7 Ağustos) yapılacak erkekler 200 metre yarı finaline katılmaya hak kazandı.
Paris Olimpiyatları öncesinde Çin yüzme takımı, ABD medyasının ve hatta ABD Adalet Bakanlığı ile FBI’ın baskısı nedeniyle aşırı bir incelemeye tabi tutuldu. Hem Wada hem de Chinada, ABD medyası tarafından Çinli yüzücüler Paris’te yarışacakları sırada 2021’de yaşanan bir gıda kontaminasyonu vakasını “örtbas etmekle” suçlandı.
Diplomasi
G7, kritik minerallerin güvenliğini sağlamaya çalışıyor

G7 grubu, cep telefonlarından rüzgar türbinlerine kadar her alanda kullanılan malzemelerde Çin’e olan bağımlılıktan kurtulmak için kritik minerallerin tedarikini güçlendirmeye çalışıyor.
Bloomberg’in elde ettiği taslak belgeye göre, G7 liderleri Kanada’nın Kananaskis kentinde yapılan toplantıda, hayati öneme sahip hammaddelerin tedarikini çeşitlendirmek ve projelere “acil ve ölçekli yatırım” yapılmasını teşvik etmek için bir “eylem planı” oluşturulması konusunda anlaşmaya varmayı hedefliyor.
Dünya nadir toprak elementleri üretiminin yaklaşık %70’ini karşılayan Çin’den bahsetmeden, sektördeki mevcut uygulamaların “ekonomilerimiz için tehdit” oluşturduğunu belirttiler.
Liderler tarafından kabul edilmeden önce değişikliklere tabi olan taslakta, “Piyasa ilkelerine göre yönetilen dayanıklı kritik mineral tedarik zincirlerine erişimimize bağlı ulusal ve ekonomik güvenlik çıkarlarımızı paylaşıyoruz,” ifadesi yer alıyor.
Belgede, “Kritik mineral sektöründeki piyasa dışı politika ve uygulamalar, endüstriyel üretim için hayati önem taşıyan mıknatıslar için gerekli olan nadir toprak elementleri de dahil olmak üzere birçok kritik minerali elde etme kabiliyetimizi tehdit ediyor,” deniyor.
Batı ekonomileri için, çok çeşitli imalat sanayilerinde kullanılan temel kaynaklara Çin’e bağımlı olmanın yarattığı riskler, nisan ayında ABD Başkanı Donald Trump’ın gümrük vergilerine misilleme olarak Asya ülkesinin yedi tür nadir toprak elementine ihracat kısıtlamaları getirmesiyle ortaya çıktı.
Çin, önceki iki yıl içinde galyum, germanyum, grafit ve antimon gibi diğer kritik malzemelere de benzer kısıtlamalar getirmişti.
Taslak belgede, “G7 içinde ve dünya çapında sorumlu kritik mineral projelerine yatırımı artırmak için birlikte çalışmanın gerekliliğini kabul ediyoruz. Gelecekteki tedarik zincirlerini güvence altına almak ve umut vaat eden madencilik ve işleme projelerinin izin ve onay süreçlerindeki gecikmeler, piyasa manipülasyonu ve fiyat dalgalanmaları gibi engelleri aşmasını sağlamak için acil ve ölçekli yatırımlar gerekiyor,” deniyor.
Açıklamada ayrıca, çok taraflı kalkınma bankaları ve özel sektör kredi kuruluşlarının “yenilikçi finansman dahil olmak üzere, standartlara dayalı kritik mineral projelerine yatırım için daha fazla sermaye sağlamaları” teşvik ediliyor.
Diplomasi
Kuzey Kore’den Rusya’ya kritik destek: Kursk’un inşası için binlerce asker yola çıkıyor

Rusya Güvenlik Konseyi Başkanı Sergey Şoygu, Pyongyang’da Kuzey Kore lideri Kim Jong-un ile görüştü. Ziyaretin ardından Kuzey Kore’nin, Ukrayna güçlerinden alındığı belirtilen Kursk oblastının yeniden inşası ve mayınlardan arındırılması için Rusya’ya 6 bin asker göndereceği açıklandı.
Rusya Güvenlik Konseyi Başkanı Sergey Şoygu’nun Pyongyang’a yaptığı ziyaretin ardından Kuzey Kore‘nin, Kursk oblastının yeniden inşası ve mayınlardan arındırılması için Rusya’ya 6 bin asker göndereceği duyuruldu.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in özel talimatıyla 17 Haziran’da Kuzey Kore’ye giden Şoygu, ülkenin lideri Kim Jong-un ile bir araya gelerek iki ülke arasındaki mevcut anlaşmaların uygulanmasını görüştü.
Kursk’a 5 bin inşaatçı, bin istihkamcı
TASS ajansının aktardığına göre görüşmelerin ardından açıklama yapan Şoygu, Kuzey Kore lideri Kim Jong-un’un Rusya topraklarındaki mayınların temizlenmesi için bin istihkamcı ve yıkılan altyapı tesislerinin yeniden inşası için 5 bin askeri inşaatçı gönderme kararı aldığını belirtti.
Şoygu, “Kuzey Kore Devlet İşleri Başkanı Kim Jong-un tarafından Rusya topraklarının mayınlardan arındırılması için bin istihkamcı ve yıkılan altyapı tesislerinin restorasyonu için 5 bin askeri inşaatçı gönderilmesi kararı alındı,” ifadelerini kullandı.
Hayatını kaybeden askerler için anıt kompleksi
Ziyaret sırasında ayrıca, Kursk oblastının Ukrayna ordusundan geri alınması sırasında hayatını kaybeden Kuzey Koreli askerlerin anısına Rusya ve Kuzey Kore’de anıtlar dikilmesi konusu da ele alındı.
Güvenlik Konseyi Başkanı, “Bu bağlamda, ziyaret kapsamında Pyongyang’da Rus tarafının katılımıyla bir müze içeren ilgili bir anıt kompleksinin oluşturulması tartışıldı,” diye ekledi.
Ulaşım hatları yeniden canlanıyor
Şoygu, Pyongyang’daki görüşmelerin ardından Rusya ile Kuzey Kore arasında uçak seferlerinin yeniden başlayabileceğine dair umudunu dile getirdi.
Bu gelişme, iki ülke arasındaki ulaşım bağlarının yeniden canlandığı bir döneme denk geldi. 17 Haziran’da Rusya Postası, Kuzey Kore’ye koli gönderimini yeniden başlattığını duyurdu.
20 kilograma kadar olan kolilerin 15 gün içinde adreslerine ulaşacağı belirtildi. Gönderiler, Moskova’dan Vladivostok’a uçakla, oradan da Kuzey Koreli bir ortak hava yolu şirketi aracılığıyla Pyongyang’a ulaştırılacak.
Daha önce, Aralık 2024’te Rusya Demiryolları, Çin ve Kuzey Kore ile yolcu taşımacılığının yeniden başladığını duyurmuştu.
Rusya ile Kuzey Kore arasındaki Tuman Nehri-Hasan demir yolu bağlantısı, 2020 yılında koronavirüs pandemisi nedeniyle durdurulmuştu.
Ziyaretin arka planı ve stratejik ortaklık
Şoygu’nun ziyareti, iki ülke arasında imzalanan Kapsamlı Stratejik Ortaklık Anlaşması çerçevesinde daha önce varılan mutabakatların hayata geçirilmesini amaçlıyor.
Şoygu ve Kim Jong-un, 4 Haziran’da yaptıkları bir önceki görüşmede Ukrayna çevresindeki durumu, Kursk oblastının restorasyonunu ve bölgenin kurtarılması sırasında savaşan Koreli askerlerin anısının yaşatılması konularını ele almıştı.
Bu görüşmelerin ardından Kim Jong-un, Ukrayna meselesinde Rusya’ya desteğini teyit etmişti. Kim, Moskova’nın “egemenliği, toprak bütünlüğünü ve ulusal güvenliği korumak için verdiği adil mücadelede” zaferler kazanmaya devam edeceğine dair umudunu ve güvenini dile getirmişti.
Rusya Genelkurmay Başkanı Valeriy Gerasimov, 26 Nisan’da Devlet Başkanı Putin’e operasyonun tamamlandığını bildirerek Kursk oblastının tamamen kurtarıldığını açıklamıştı.
Kim Jong-un, Ukrayna güçlerine karşı yürütülen çatışmalarda “Kore halkının en iyi evlatlarının” savaştığını söylemişti. 9 Mayıs’ta ise bölgedeki cadde ve meydanlara Kuzey Koreli askerlerin isimlerinin verileceği açıklanmıştı.
Rusya, Kuzey Kore’ye direkt tren seferlerini yeniden başlatıyor
Diplomasi
‘Atina, İran-İsrail savaşına Ankara merceğinden bakıyor’

Atina yetkilileri ve diplomatlar, İran ile İsrail arasındaki çatışmanın birçok cephede tırmanmasını endişe verici buluyor.
Kathimerini’de yer alan değerlendirmeye göre, derinleşen kutuplaşma, Yunanistan’ın Orta Doğu çatışmalarında “dürüst arabulucu” rolünü oynamaya yönelik çabalarına engel teşkil ediyor.
Atina bu arabulucu rolünü sürdürmek isterken, İsrail ile bugüne kadar kurduğu en yakın ilişkiye de büyük değer veriyor. Bu iki hedefi uzlaştırmak için, Birleşmiş Milletler’de bazen çoğunluğa uyarak, bazen de İsrail’i terk etmiş gibi görünmeden Gazze’de insani yardımların yeniden başlaması için ateşkes lehinde oy kullanarak, ince bir denge kurmak gerekecek.
Fakat habere göre Yunanistan’ı en çok endişelendiren, zayıflamış bir İran’ın, Atina’nın “nominal müttefiki” ama gerçekte egemenliğine yönelik en büyük tehdit olarak gördüğü Türkiye’yi güçlendirmesi ihtimali.
Buna rağmen, Kathimerini’ye göre, birçok Arap ülkesinin İran’ın güç kaybetmesini istemesi Yunanistan’ı rahatlatıyor.
Yunanistan hükümetinden yapılan açıklamaya göre, Başbakan Kyriakos Mitsotakis, İsrail tarafının girişimiyle cumartesi günü (14 Haziran) İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi.
Görüşme sırasında Mitsotakis, bölgede gerilimin azaltılmasının acil bir ihtiyaç olduğunu vurguladı. İran’ın nükleer silah elde etmemesi gerektiğini kabul ederken, diplomasi yolunun tek geçerli yol olduğunu vurguladı ve Orta Doğu’da yeni çatışma alanları açılmaması konusunda uyarıda bulundu.
Yunanistan lideri ayrıca Gazze’de acil ateşkesin, rehinelerin serbest bırakılmasının ve ihtiyaç sahibi sivillere insani yardımın engellenmeden ulaştırılmasının gerekliliğini yineledi.
Yine Mitsotakis, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ile de pazar günü telefonda görüşerek İsrail ile İran arasında tırmanan gerginliği ele aldı.
Suudi Arabistan Haber Ajansı’nın (SPA) haberine göre, iki lider bölgedeki son gelişmeleri gözden geçirdi ve özellikle İsrail’in İran’ı hedef alan askeri operasyonlarının etkilerine odaklandı.
SPA’nın haberine göre, iki lider itidal ve gerginliğin azaltılması gerektiğini vurguladı ve anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesinin önemine dikkat çekti.
Telefon görüşmesi, iki ülke arasında bir dizi misilleme saldırısının ardından gerilimin tırmandığı bir dönemde gerçekleşti.
Son gerginlik, daha geniş çaplı bir bölgesel çatışma endişelerini artırırken, uluslararası liderler tüm tarafları daha fazla tırmanıştan kaçınmaya çağırdı.
-
Asya1 hafta önce
Huawei kurucusu: Çiplerimiz ABD’nin bir nesil gerisinde
-
Dünya Basını1 hafta önce
Trumpizmin gerici ideoloğu: Curtis Yarvin
-
Görüş1 hafta önce
Avrupa’nın savunma özerkliği ve Almanya’nın askerî rolü dönüm noktasında
-
Dünya Basını1 hafta önce
Mevcut jeopolitik değişiklikleri anlamak: Sergey Karaganov ile mülakat
-
Görüş1 hafta önce
Silahlar sustu, şimdi artılar eksiler hanesine bakma zamanı – 3
-
Amerika1 hafta önce
ABD’de göçmen isyanı büyüyor: Deniz piyadeleri Los Angeles’ta
-
Dünya Basını2 hafta önce
İkinci Trump yönetiminde sermaye hizipleri
-
Görüş1 hafta önce
Çekya’da komünizme hapis cezası: Yeni düzenlemede neler var?