Bizi Takip Edin

RUSYA

Rusya Merkez Bankası’nın yüksek faiz politikası KOBİ’leri vurdu

Yayınlanma

Rusya’da ekonomistlerin bir kısmı, 2022’den itibaren sektörün ekonominin yeniden yapılandırılmasında önemli bir rol oynayacağı için KOBİ kredilerinin artırılması gerektiğine dikkat çekiyor.

Rusya’da küçük, orta ve büyük ölçekli işletmelere (KOBİ’ler) verilen kredilerin hacminin, sektörün büyüklüğünün ve ülke ekonomisi ile istihdamdaki payının büyümesi için artırılması talepleri yükseliyor.

Bu, özellikle de 2022’den itibaren lojistik zincirlerin yeniden yapılandırılmasında ve büyük işletmeler üzerindeki yaptırım baskısı nedeniyle Rusya pazarından ayrılan şirketlerin yerini almasında önemli rol oynayacak.

RBK gazetesinin aktardığına göre St. Petersburg Ulusal Araştırma Üniversitesi Yüksek Ekonomi Okulu profesörlerinden Anna Mişura tarafından hazırlanan ve Vorosıy Ekonomiki dergisinin son sayısında yayımlanan ‘Banka kredileri küçük ve orta ölçekli işletmeleri nasıl etkiliyor?’ başlıklı çalışmada “Çeşitlendirme ve KOBİ’lerin ekonomideki payının artırılması, ülke ekonomisinin sürdürülebilirliğinin güçlendirilmesi ve toparlanmanın öncelikli yönü olarak değerlendirilmeli,” denildi.

Yazar, KOBİ kredilerindeki büyüme oranının hem küçük işletmelerdeki istihdam hem de KOBİ cirosu üzerinde iki yıla varan bir gecikmeyle olumlu bir etkisi olduğu sonucuna vardı

Mişura, “Etkinin gücü kabaca şu şekilde tahmin edilebilir; kredilerdeki yüzde 10’luk bir artış, iki yıl içinde yaklaşık yüzde 2’lik bir istihdam artışını beraberinde getirebilir,” tahmininde bulundu.

Uzman, kredilerde ortalama yüzde 10’luk artışın iki yıl içinde ‘yüzde birkaç’ ciro artışını beraberinde getireceğini de sözlerine ekledi.

Rusya Merkez Bankası: Yüksek faiz dönemi kaçınılmaz

KOBİ’lerin mevcut rolü

Mişura, KOBİ’lerin ülke ekonomisine katkısını, bölgelerin gayri safi bölgesel hasılasının (GSYİH) toplamının yüzde 20 ila 25’i, işletmelerin cirosunun yüzde 25 ila 35’i ve çalışan sayısının yaklaşık yüzde 28’i olarak tahmin ediyor.

Merkez Bankası’nın 2024 verilerine atıfta bulunulan makalede, işletmelerin çoğunluğunun banka kredisine erişimi olmadığına dikkat çekiliyor: Orta ölçekli işletmelerin yüzde 35 ila 40’ı, küçük işletmelerin yüzde 25 ila 30’u ve mikro işletmelerin yüzde 5 ila 10’u tarafından kullanılıyor.

Çalışmada, “Bu paylar, KOBİ kredilerini desteklemeye dönük devlet programlarının özellikle aktif olduğu 2020 ortası ile Mayıs 2021 Kovid dönemindeki sıçrama ve ardından düşüş dışında, kademeli olarak ancak oldukça yavaş bir şekilde artıyor,” ifadelerine yer verildi.

Diğer yandan çalışma, Rusya Merkez Bankası’nın bölgelerdeki KOBİ’lere verilen kredi hacmine ilişkin verilerinin yanı sıra Federal İstatistik Kurumunun (Rosstat) bölgelere ve işletme kategorilerine göre KOBİ faaliyetlerine ilişkin verilerine dayanıyor.

Çalışmanın yazarı, bölgeler için panel verilerini kullanarak bir yıl veya çeyrek boyunca sektöre verilen kredilerin büyüme oranının KOBİ faaliyetlerini karakterize eden göstergelerin (çalışan sayısı, ciro, işletme sayısı) büyüme oranı üzerindeki etkisini değerlendiriyor.

Mişura, “Bu amaçla yabancı çalışmalarda olduğu gibi firmalar ve verilen krediler hakkında mikro veriler kullanmak daha iyi olurdu, fakat bunların yokluğunda bu soruya mevcut toplu veriler temelinde cevap verilmeye çalışıldı,” dedi.

Sonuçlar, ‘banka kredilerindeki büyümenin işletmelerin cirosu üzerinde istihdamdan daha büyük bir etkiye sahip olduğunu’ gösteriyor.

Rusya’da enflasyon Nisan 2022’den bu yana rekor kırdı

Yaptırımlar

Bunun yanı sıra Mişura, makalesinde büyük işletmeler üzerindeki yaptırım baskısı bağlamında, bankaların KOBİ’lere kredi verme konusunda gözle görülür şekilde daha aktif hale geldiğini belirtti.

Sonuç olarak, kredi hacimleri büyümeye devam etti ve KOBİ kredilerinin tüm kuruluşlara verilen toplam krediler içindeki payı arttı. Mişura, bu durumu KOBİ’lerin ekonominin yapısal dönüşümüne aktif olarak katılmaları için ortaya çıkan fırsatlara bağlıyor.

Rusya Merkez Bankası, 2023 yılında sektöre verilen kredilere ilişkin analizinde, KOBİ kredi portföyünün kredilerin konsolide edilmesinden ziyade borçlu sayısının artırılmasıyla büyüdüğünü bildirdi.

Merkez Bankası’na göre, 1 Ocak 2024 itibariyle KOBİ’lere verilen krediler 12,43 trilyon ruble olarak gerçekleşti ve yıl içinde yüzde 29,4 oranında arttı. Ayrıca kredi alanların sayısı da yüzde 22,6 oranında artarak 591,2 bine ulaştı.

Fakat Merkez Bankası, KOBİ kredilerinin kapsamının hala düşük kaldığını ve 2023 sonunda yüzde 9,4 olduğunu belirtti.

Devlet desteğinin katkısı

Mişura, çalışmasında, KOBİ kredilerinin büyümesine kayda değer bir katkının, nispeten düşük faiz oranlarıyla tercihli devlet kredisi programları (tüm kredilerin yüzde 10,6’sı) tarafından yapıldığına işaret etti.

Rusya İktisadi Kalkınma Bakanlığı’na göre, 2024 yılının ilk yarısında ticari bankalar KOBİ’lere yıllık yüzde 20 ila yüzde 28 arasında değişen oranlarda kredi sundu.

Aynı zamanda, en popüler tercihli mali programlardan biri (‘Program 1764’) kapsamında şirketler, mikro ve küçük işletmeler için yüzde 15 ve orta ölçekli işletmeler için yüzde 13,5 faiz oranlarıyla 500 bin ila 2 milyar ruble arasında kredi alabiliyordu.

Mişura, şöyle devam etti: “2023-2024 yıllarında KOBİ kredileri, devlet desteğinin devam etmesi ve ekonominin yaptırım rejimine uyum sağlamasının bir parçası olarak küçük işletmelerin artan rolü ve büyük yabancı aktörlerin Rusya pazarından çekilmesi nedeniyle büyümelerinin itici güçlerinden biri olarak görülüyor. KOBİ sektöründeki düşük kredi girdisi ve göreceli hacimleri nedeniyle bu segmentteki büyüme potansiyeli önemini koruyor.”

Rusya Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, sanayideki keskin yavaşlamadan Merkez Bankası’nı sorumlu tuttu

RUSYA

Rusya göçmenlere yaklaşımını değiştiriyor

Yayınlanma

2024 yılında Rusya’da göçmenlik politikalarının sıkılaştırılması yönünde toplumsal bir talep artışı yaşandı. Göçmenlerin işlediği suçların sayısında ciddi bir artış görülmesi üzerine, Vladimir Putin daha katı düzenlemeler ve yeni stratejiler uygulanmasını onayladı. Bu düzenlemeler, göçmenlerin entegrasyonu, suç oranlarının azaltılması ve ulusal güvenliğin sağlanmasına odaklanıyor.

2024 yılı, Rusya’da göçmenlerin işlediği suçların artması ve bu konuda kamuoyunun daha sıkı tedbirler talep etmesiyle dikkat çekti.

Özellikle mart ayında Moskova yakınlarındaki Krasnogorsk’ta bulunan Crocus City Hall’da yaşanan silahlı saldırı ve Rusya ordusundan üst düzey bir yetkiliye yönelik suikast girişimi, tartışmaları alevlendirdi. Suçların birçoğunun Orta Asya kökenli göçmenler tarafından işlendiği bildirildi.

Rusya Soruşturma Komitesi verilerine göre, 2024’ün ilk sekiz ayında yabancılar 26 bin suç işledi. Bu rakam, yasa dışı göçmenler tarafından işlenen suçlarda yüzde 300’e varan bir artışı da içeriyor. Rus vatandaşlığı almış göçmenlerin işlediği suçların sayısında da ciddi bir yükseliş görüldü.

Haziran ayında Devlet Başkanı Vladimir Putin, “anlamlı bir göçmenlik politikası” çağrısında bulunarak bu alanda reformlara ihtiyaç olduğunu belirtti.

Aralık ayında yaptığı yıllık değerlendirme konuşmasında, “vasıfsız iş gücüne olan bağımlılığı azaltarak yüksek teknolojiye dayalı sektörlere odaklanılması gerektiğini” ifade etti.

Putin, ayrıca göçmenlerin entegrasyonunun sağlanabilmesi için Orta Asya ülkelerinde Rus okullarının yaygınlaştırılmasını önerdi. Bu okullarda Rusça dil eğitimi, Rusya yasaları ve gelenekleri öğretilerek, ülkeye çalışmaya gelen göçmenlerin adaptasyonu kolaylaştırılacak.

2024’ün sonunda Putin, Rusya’da aşırılıkla mücadeleye yönelik yeni bir strateji onayladı. Bu belgede, göçmenlerin aşırılıkçı faaliyetlerde bulunmasının önlenmesi için çeşitli önlemler yer alıyor. Buna ek olarak, yasa dışı göçmenlerin 2025 Nisan ayına kadar yasal statülerini düzenlemeleri veya ülkeyi terk etmeleri talep edildi. Mayıs ayından itibaren yasalara uymayan göçmenlerin sınır dışı edilmesi öngörülüyor.

Göçmenlerin ülkede kalabilmeleri için biyometrik kimlik doğrulama, sağlık taraması ve borç durumlarının kontrol edilmesi gibi şartlar getirildi. Bunun yanı sıra, yasa dışı göçmenlere bir çözüm yolu olarak Rusya Savunma Bakanlığı ile sözleşme yaparak askeri hizmete katılma seçeneği sunuldu.

1 Ocak 2025 tarihinden itibaren Rusya’da yabancıların vizesiz kalma süresi 180 günden 90 güne düşürülecek. Ayrıca, 5 Şubat 2025’ten itibaren sınır görevlileri, yabancı bir kişinin Rusya’nın güvenliğini tehdit edebileceği durumlarda ülkeye giriş iznini reddetmek için daha fazla gerekçeye sahip olacak.

Diğer değişiklikler arasında, yabancıların ve vatansız kişilerin yalnızca 10 SIM kart kaydettirebileceği bir sınırlama yer alıyor. Bu SIM kartlar yalnızca yabancıların bizzat bir iletişim mağazasına gitmesi, Sosyal Sigorta Numarası, devlet hizmetleri portalında bir hesap ve biyometrik kimlik doğrulamasıyla kimliklerini doğrulamaları durumunda satın alınabilecek. Ayrıca, federal ve bölgesel düzeyde, göçmenlerin ekonomi sektörlerindeki bazı alanlarda çalışmasına yönelik sınırlamalar getirildi.

Bu arada, pek çok Rus için hassas bir konu olan göç, Batılı istihbarat teşkilatlarının da dikkatini çekiyor.

Siyaset bilimci Aleksandr Asafov, Vzglyad gazetesine verdiği demeçte, “Düşmanlarımız göç temalarını ustaca etnik bölünmeye dönüştürüyor. Toplumun bölünmesi için girişimlerde bulunuluyor. Çoğu Rus bu oyunlara dahil olmamayı başarabiliyor, ancak bu çalışmaların hedef kitlesi var,” ifadelerini kullandı.

Asafov, göçmenlerin karıştığı suçların toplumu duygusal olarak etkilediğini ve adalet talebine yol açtığını belirtti. Ancak bu gibi durumların yürütme organlarının ve güvenlik güçlerinin görev alanına girdiğini, özellikle de mağdurların çocuklar olduğu durumlarda kamuoyunun sakinleştirilmesi gerektiğini vurguladı.

Asafov, göçmenlerin gerçekleştirdiği terör eylemlerinin doğrudan göç politikalarıyla bağlantılı olmadığını ifade ederek “Ukrayna’dan gelen gerçek teröristler, farklı milliyetlerden ve uyruklardan insanları devşiriyor. Onlarca patlayıcı madde vakası, banka ve polis araçlarının kundaklanmasının göçmenlerin işi olduğunu mu düşünüyoruz? Bunları bizim gibi yurttaşlar yapıyor. Bu nedenle genellemeler yanlış olur,” dedi.

Rusya Federasyonu Halk Meclisi üyesi Maksim Grigoriev, “sahte İslami faaliyetlere” dahil olan göçmenlerin oluşturduğu terör tehdidine dikkat çekti. Grigoriev, radikal İslamcıların propagandasına karşı yürütülen mücadelede birçok göçmenin bu ideolojilere maruz kaldığını gözlemlediğini belirterek “Göç politikalarının geliştirilmesi, yurttaşlarımızın güvenliği açısından gerekli,” değerlendirmesini yaptı.

Devlet Duması’nın aldığı kararların göç alanında düzeni sağlamayı amaçladığını ifade eden Grigoriev, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin bu konudaki deneyimlerinin incelenmesini önerdi.

Diğer yandan Asafov, işverenlerin yalnızca göçmenlerin kalma koşullarını sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda onların yasalara ve toplumsal davranış normlarına uymasını da sağlama yükümlülüğüne sahip olduğunu vurguladı. İşverenlerin göçmenlerin dil eğitimi ve topluma entegrasyonu gibi konularda sorumluluk alması gerektiğini ifade etti.

Grigoriev ise işverenlerin sorumluluğunu artırmak için daha katı para cezalarının uygulanmasını önerdi. İşverenlerin, göçmen işgücünün ana yararlanıcıları olduğunu belirtti.

Asafov, 2025 yılında göç yasalarının iyileştirilmesine yönelik çalışmaların devam edeceğini belirterek şöyle devam etti: “Yeni bir hukuki çerçeve oluşturuldu, ancak bu çerçeve bölgesel özellikler göz önünde bulundurularak daha da geliştirilebilir. Gelecek yıl yeni girişimler ve çözümler göreceğiz.” Asafov, Rusya’nın çok uluslu ve çok dinli bir toplum olarak bu zorlukların üstesinden gelebileceğini ve gerekli hukuki düzenlemelerin yapılacağını vurguladı.

Patrik Kirill’den Rusya’da göçmen işçilere yönelik sıkı kontrol çağrısı

Okumaya Devam Et

RUSYA

Patrik Kirill’den Rusya’da göçmen işçilere yönelik sıkı kontrol çağrısı

Yayınlanma

Rus Ortodoks Kilisesi Patriği Kirill, göçmen işçi akışının kontrol altına alınmasını ve sadece ihtiyaç duyulan sektörlerde sınırlı sayıda çalıştırılmalarını önerdi. Kirill, göçmenlerin kalış sürelerinin düzenlenmesi gerektiğini belirterek, ulusal kimliğe yönelik tehditlerin önlenmesine dikkat çekti.

Rus Ortodoks Kilisesi Patriği Kirill, göçmen işçi akışının azaltılması gerektiğini belirterek, yalnızca ekonominin ihtiyaç duyduğu sektörlerde ve gerekli miktarda göçmen çalıştırılmasının önemine vurgu yaptı.

Rossiya-1 televizyonunda yayımlanan Noel röportajında Patrik Kirill, “Ekonomik ya da politik bir değerlendirme yapmak bana zor gelse de şunu ifade etmek istiyorum: Göçmenler olmadan da yaşayabiliyorduk,” dedi.

Kirill, Rusya’da büyük sermayenin ucuz iş gücü üzerinden kâr elde etme uygulamasını eleştirdi.

Aynı zamanda, çok etnikli bir toplumda ulusal bütünlüğü korumanın, farklı kültürlerin birbiriyle çatışmadığı bir ortam oluşturmakla mümkün olacağını belirtti.

Kirill’e göre, göçmen topluluklarının, geldikleri kültürel değerleri tamamen koruma ve yerli halkla karşı karşıya gelme eğilimleri, “toplumsal uyumu tehdit ediyor.”

Patrik Kirill, göçmen işçi istihdamında yerli ve yabancı nüfusun oranlarının devlet kontrolünde olması gerektiğini ifade ederek, “Öncelikle yabancı iş gücü, gerçekten ihtiyaç duyulan sektörlerde ve gerçekten gerekli miktarda kullanılmalı,” ifadelerini kullandı.

Bunun yanı sıra, göçmen işçilerin ülkede kalış sürelerinin düzenlenmesi gerektiğini savunan Patrik, şu sözleri ekledi: “Bu göç, mutlaka göçmenin hayat boyu Rusya’ya bağlanması anlamına gelmemeli. Ayrıca, ulusal kimliğimize tehdit oluşturmamalıdır.”

Rusya’nın göç politikası nasıl değişti?

Okumaya Devam Et

RUSYA

Rusya’da ‘LGBT propagandası’ nedeniyle 30 milyon ruble ceza kesildi

Yayınlanma

Rusya, 2023 ve 2024’ün ilk yarısında ‘LGBT propagandası’ nedeniyle toplam 188 kişi ve kuruma yaklaşık 30 milyon rublelik para cezası uyguladı. Yabancı acenta statüsünde değerlendirilen şahıs ve kurumlara da 25,8 milyon ruble ceza verildi. Devlet Başkanı Putin’in 2022’de imzaladığı yasa, LGBT propagandasını tamamen yasaklıyor.

Rusya Yüksek Mahkemesi bünyesindeki Yargı Departmanı’nın TASS haber ajansına aktardığı bilgilere göre, 2023 yılı ve 2024’ün ilk yarısında LGBT propagandası nedeniyle toplam 30 milyon rubleye yakın para cezası kesildi.

İlgili davalarda, Rusya Federasyonu İdari Suçlar Kanunu’nun 6.21 (geleneksel olmayan cinsel ilişkilerin veya cinsiyet değişikliğinin propagandası), 6.21.1 (pedofili propagandası) ve 6.21.2 (geleneksel olmayan cinsel ilişkilerin gösterilmesiyle ilgili bilgilerin reşit olmayan bireyler arasında yayılması) maddeleri kapsamında kararlar verildi.

2023 ve 2024’ün ilk altı ayında toplamda 188 para cezası kesildi. Bu cezaların toplam tutarı yaklaşık 30 milyon rubleye ulaştı. Bu miktarın 16,4 milyon rublesi tahsil edildi ya da gönüllü olarak ödendi.

2023 yılında 66 şahıs, 26 kamu görevlisi ve 14 tüzel kişi cezalandırılırken, 2024’ün ilk yarısında 59 birey, 18 kamu görevlisi ve 13 tüzel kişi sorumlu bulundu. Bu şahıslar arasında 12 yabancı uyruklu da yer aldı. Bu kişilerin ülkeden sınır dışı edildiği, yedisine ise öncesinde 15 günlük idari tutuklama uygulandığı belirtildi.

2023 yılı ve 2024’ün ilk yarısı itibarıyla, “yabancı acenta” olarak nitelendirilen şahıs ve kurumlara da ceza verildi. Kanunun 19.34 maddesi (yabancı ajanların faaliyet düzenine aykırılık) kapsamında toplam 620 para cezası kesildi. Bu cezaların toplam tutarı 25,8 milyon ruble oldu. Bu süreçte, 471 birey, 70 tüzel kişi ve 67 kamu görevlisi sorumlu bulundu.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 5 Aralık 2022’de LGBT, pedofili ve cinsiyet değişikliği propagandasını her yaş grubunda yasaklayan yasayı imzalamıştı.

Bu yasa, ihlaller için yüksek miktarda idari para cezaları öngörüyor.

Ayrıca, 30 Kasım 2023’te Yüksek Mahkeme, Adalet Bakanlığı’nın talebi üzerine LGBT hareketini “aşırılık yanlısı” ilan ederek faaliyetlerini Rusya topraklarında yasakladı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English