Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

WaPo: Ukrayna, ABD’yi Rusya topraklarındaki saldırılara yönelik kısıtlamaları kaldırmaya ikna edemedi

Yayınlanma

Washington Post’un ABD’li yetkililere dayandırdığı haberine göre, Ukrayna, ABD’yi Rusya’nın derinliklerindeki hedeflere yönelik saldırılar için verilen silahların kullanımına ilişkin kısıtlamaları kaldırmaya ikna edemedi.

Beyaz Saray ve Pentagon yetkilileri, Kiev’in bu saldırıların savaşın gidişatını değiştirecek güçlü gerekçeler sunamadığını belirtti. ABD, Kırım’daki hedeflerin Batı silahlarıyla vurulmasının daha etkili olduğunu savunuyor.

Kaynaklar, Ukrayna’nın ATACMS füzeleri ve benzeri mühimmat stoklarının son derece sınırlı olduğunu ve Rusya topraklarına yönelik saldırılara izin verilse bile bunun cephede büyük bir fark yaratmayacağını vurguluyor. Ayrıca bu tür saldırıların Ukrayna’nın mühimmat stoklarını kısa sürede tüketeceği ifade ediliyor.

Bir yetkili, Ukrayna’nın Rusya’nın derinliklerine saldırı talebinin, Moskova’nın gerilimi tırmandırma riskini artırdığı için önceki taleplerden farklı olduğunu kaydetti.

Bazı Avrupa ülkeleri ise ABD’nin bu tutumuna katılmıyor. Gazeteye konuşan Avrupalı yetkililer, NATO’nun askeri doktrininin düşman hatlarının gerisinde uzun menzilli saldırılara izin verdiğini hatırlatarak, bu tür kısıtlamaların kaldırılmasının Ukrayna’nın zaferini getirmeyeceğini ancak Rusya’nın lojistik ağını bozabileceğini ve komuta merkezleri ile silah depolarını hedef alabileceğini dile getirdi.

Bir Avrupalı diplomat, Ukrayna’nın Kursk oblastındaki son saldırısının, Rusya’nın nükleer silah kullanmayacağına dair Batı’ya bir mesaj olduğunu ileri sürdü. Bir Ukraynalı yetkili ise, ABD’nin uzun menzilli saldırılara karşı çıkışının, daha önce ‘kırmızı çizgiler’ üzerine yapılan tartışmalar gibi anlamsız hâle geldiğini belirtti.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, 16 Eylül’de Başkan Joe Biden ve İngiltere Başbakanı Keir Starmer arasındaki görüşmeyi değerlendirirken, Washington yönetiminin Ukrayna’nın Rusya içindeki hedeflere uzun menzilli saldırılar düzenlemesine henüz izin vermeyeceğini söylemişti.

Aynı gün The Times da İngiltere’nin, ABD’nin onayı olmadan Ukrayna’nın Rusya’nın derinliklerine Storm Shadow füzeleri ile saldırmasına izin vermeyeceğini yazdı. Fakat Washington’un, 22-23 Eylül tarihlerindeki BM Genel Kurulu sırasında bu füzelerin kullanımına onay verebileceği iddia edildi.

21 Eylül’de ise ABD ve İngiltere’nin, Ukrayna’nın Rusya’ya yönelik saldırılar için Storm Shadow füzelerini kullanmasına izin verebileceği ancak bu kararın kamuoyuna duyurulmayacağı öne sürüldü.

Şu anda Ukrayna’ya, Batı silahlarıyla sadece sınıra yakın Rus hedeflerine saldırma izni verilmiş durumda, bu da Ukrayna şehirlerine saldıran kilit havaalanlarını hedef almayı engelliyor. Bu nedenle Kiev, ABD’nin ve Batı’nın bu kısıtlamaları tamamen kaldırmasında ısrar ediyor.

ABD ve İngiltere, Ukrayna’nın Rusya topraklarını Storm Shadow füzeleriyle vurmasına sessizce onay verebilir

DİPLOMASİ

Le Monde: AB, Ukrayna’nın tükenmesi nedeniyle müzakerelerin kaçınılmaz olduğunu düşünüyor

Yayınlanma

Le Monde gazetesine göre, Ukrayna’daki savaşın cephe hattındaki zorlu durumu ve yaklaşan ABD seçimleri, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ve Batılı liderleri, savaşın müzakere yoluyla sona erebileceği ihtimaline yöneltti. Zelenskiy, barışın düşündüğümüzden daha yakın olduğunu söylerken, Kiev’in ABD’ye sunduğu bir ‘zafer planı’ üzerinde çalıştığı bildiriliyor.

Cephe hattındaki durum, yaklaşan ABD başkanlık seçimleri ve diğer etkenler, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ve bazı Batılı ülkeleri, yenilgi ihtimalini göz ardı etmeden, çatışmayı sona erdirmenin yollarını aramaya sevk ediyor.

Fransız Le Monde gazetesinin genellikle Rusya’ya karşı en sert tutumu takınan bir Avrupa ülkesinin dışişleri bakanı olarak tanıttığı kaynak, “Müzakereler er ya da geç başlayacak çünkü cephedeki durum zor ve Ukraynalılar yorgun,” dedi.

Başka bir üst düzey diplomatik kaynak ise, “Somut bir çözümden hâlâ çok uzaktayız, ancak insanlar şimdiden yarını düşünmeye başladı,” ifadelerini kullandı.

Daha önce Zelenskiy, ABC televizyonuna verdiği mülakatta barışın ‘düşündüğümüzden daha yakın’ olduğunu ve bu barışı sağlamak için Ukrayna’nın güçlü olması gerektiğini öne sürmüş, Ukrayna’nın, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i çatışmayı sona erdirmeye ancak ‘güçlü bir pozisyondan’ zorlayabileceğini söylemişti.

Kiev, bir ‘zafer planı’ hazırladı ve bu planı ABD’ye sunmak üzere geliştirdi. Planın tam içeriği bilinmemekle birlikte, ABC’nin edindiği bilgilere göre Rusya’ya taviz verilmesini içermiyor. Temel olarak, Ukrayna’ya yapılacak askeri yardımın miktar ve kapsamını belirliyor, diplomatik ve siyasi adımları tanımlıyor ve Moskova’yı savaşı bırakmaya zorlamayı hedefliyor.

Moskova, Ukrayna birliklerinin Donbass, Herson ve Zaporojye oblastları dahil olmak üzere Kiev’in kontrolündeki topraklardan çekilmesi, Ukrayna’nın NATO’ya katılma planlarından resmen vazgeçmesi ve Kırım, Sivastopol ve yeni bölgelerin uluslararası anlaşmalarla Rusya toprağı olarak statüsünün pekiştirilmesi ve Batı yaptırımlarının kaldırılmasını içeren kendi şartlarıyla müzakerelere hazır olduğunu duyurmuştu.

Bloomberg: Batı, Zelenskiy’in ‘zafer planından’ etkilenmedi ve Putin ile görüşmeyi düşünüyor

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Çinli otomotiv şirketleri AB’nin tarifeleri aşmanın yollarını arıyor

Yayınlanma

Avrupa Birliği, 30 Ekim’e kadar Çin’den ithal edilen elektrikli araçlara uygulanan gümrük vergilerini artırıp artırmayacağına karar vermeye hazırlanıyor.

Mevcut yüzde 10’luk gümrük vergisine ek olarak uygulanacak vergiler yüzde 9 ila 35,3 arasında değişecek ve beş yıl süreyle yürürlükte kalacak.

ABD ve Kanada tarafından uygulanan yüzde 100’lük gümrük vergilerinden önemli ölçüde daha düşük olan bu vergiler, Çinli otomobil üreticilerinin Avrupa pazarına girmeye hevesli olduğu bir dönemde geliyor.

BYD’nin Macaristan’da montaj tesisi hamlesi

Çinli elektrikli otomobil (EV) şirketleri de AB’nin gümrüklerinden kurtulmak için hamleler yapmaya başladı. BYD’nin Macaristan’ın Szeged kentinde inşa etmek istediği EV fabrikası bunun son örneklerinden biri.

Buradaki 740 dönümlük inşaat sahasında ekskavatörler, BYD’nin Avrupa’daki ilk montaj tesisi olacak tesis için hazırlıklara başladı. New York Times’ta yer alan habere göre büyük beton borular ve metal levha yığınları hazır bekliyor ve temel bu sonbaharda atılacak.

BYD, elektrikli ve hibrit modeller sunmak için 19 ülkedeki distribütörlerle çalışarak ve bu yaz Avrupa Şampiyonası futbol turnuvasına sponsor olarak Avrupa’daki profilini yükseltmeye çalışıyor.

Szeged’in kentsel gelişimden sorumlu belediye başkan yardımcısı Sandor Nagy, BYD’nin gelecek yıl faaliyete geçirmeyi planladığı fabrikası için, “Çok iddialı planları var ve belli ki gümrük vergileriyle çok güçlü bir teşvike sahipler,” dedi.

Chery ve Geely de otomobillerini Avrupa’ya pazarlamak istiyor

Avrupalıları otomobillerinin sürüşünün “eğlenceli” ve Avrupalı şirketlerin ürettiği modellerden daha uygun fiyatlı olduğuna ikna etmeye hevesli diğer Çinli otomobil üreticileri de gümrük vergilerinden kaçınmanın yollarını arıyor.

Çinli otomobil üreticisi Chery, nisan ayında Ebro EV Motors ortaklığıyla İspanya’nın Barselona kentinde elektrikli araç üretimine başlayacağını duyurdu.

Avrupa’daki markaları arasında Peugeot, Fiat ve Opel bulunan Stellantis, mayıs ayında Çinli Leapmotor ile bir ortaklığa girdiğini ve Avrupa’da elektrikli araç üretimine bu sonbaharda başlayacağını duyurdu.

İsveçli otomobil üreticisi Volvo Cars’ı 2010 yılında satın alan Zhejiang Geely Holding de Avrupa’da olası bir üretim sahası arayışında. Holding, İsveç merkezli olan fakat araçlarını Çin’de üreten Polestar’ın da sahibi.

Şirket bu yıl Güney Carolina’daki bir fabrikada, Avrupa pazarına da tedarik sağlamak için kullanılacak bir spor hizmet aracı üretmeye başladı.

Brüksel’in Çinli EV korkusu

AB yetkilileri Çin’in, bölgenin ekonomik çıktısının yaklaşık yüzde 7’sini oluşturan Avrupa otomobil endüstrisi için bir tehdit oluşturduğundan endişe ediyor.

Yetkililer, Pekin’in yıllardır süren hükümet desteğinin Çinli otomobil üreticilerine Avrupalı rakipleri karşısında haksız bir avantaj sağladığı yönündeki endişelerini giderecek bir çözüm sunmadığını söylüyor.

Çinli markalar, dört yıl önceki yüzde 0,4’lük pazar payına kıyasla 2023 yılında Avrupa’da satılan tüm elektrikli araçların yüzde 3,7’sini oluşturdu. Bu rakamın önümüzdeki beş yıl içinde yükselmesi bekleniyor.

Geely yöneticisi: Biz Avrupa pazarına sırtımızı asla dönmeyeceğiz

Temmuz ayında Türkiye, BYD’nin burada bir montaj tesisi kuracağını ve 2026 yılında akülü ve hibrit otomobil üretimine başlayacağını duyurdu. Türkiye AB üyesi değil, ancak ticaret anlaşmaları burada üretilen otomobillerin gümrük vergisine tabi olmayacağı anlamına geliyor.

Geçtiğimiz hafta Çinli otomobil üreticileri, normalde otomotiv tedarikçilerine odaklanan Frankfurt’taki bir ticaret fuarında en son modellerini sergiledi.

Çinli Geely’nin kıdemli başkan yardımcısı Victor Yang fuarda gazetecilere yaptığı açıklamada, “Avrupa’da bazıları bize sırtını dönse bile, biz asla Avrupa pazarına sırtımızı dönmeyeceğiz,” dedi.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Bloomberg: Batı, Zelenskiy’in ‘zafer planından’ etkilenmedi ve Putin ile görüşmeyi düşünüyor

Yayınlanma

Batılı yetkililer, Bloomberg‘e yaptıkları açıklamada, Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’in New York’ta tartıştığı ve Joe Biden’a sunmayı planladığı savaşı sona erdirme planının çığır açacak yeni öneriler içermediğini ve çatışmanın çözümünü hızlandırmayacağını belirtti.

Hatta bazı yetkililer, savaşı sona erdirmek için Vladimir Putin’le müzakereye başlamayı bile düşündüklerini ifade etti.

Ukrayna Devlet Başkanı’nın BM Genel Kurulu için New York’ta bulunan yabancı liderlerle yaptığı görüşmelere hâkim bir kaynak, Bloomberg‘e verdiği demeçte, Zelenskiy’in ‘zafer planında’ özellikle yeni bir unsur bulunmadığını ve büyük bir atılım vaadi taşımadığını söyledi. Başka bir kaynak ise bu planı bir ‘niyet listesi’ olarak nitelendirdi.

Planın bazı ayrıntıları medyada yer aldı. The Times‘a göre, Ukrayna’ya NATO’ya katılımdaki karşılıklı savunma anlaşmasına benzer güvenlik garantilerinin verilmesi, ekonomik toparlanma için uluslararası mali yardımların sağlanması, Batı’dan modern silah desteği gönderilmesi ve Kursk oblastındaki Ukrayna ordusu operasyonlarının devam etmesi planın ana unsurları arasında.

Üst düzey bir ABD’li yetkili, planın kavramsal düzeyde olduğunu, maksimalist ve ayrıntılı bir yapı taşımadığını dile getirdi.

Zelenskiy ise NBC News‘e verdiği mülakatta planın beş maddeden oluştuğunu, bu maddelerden dördünün Ukrayna’nın ihtiyaçlarını, birinin ise savaş sonrası durumu kapsadığını açıkladı. Cuma günü basın mensuplarına yaptığı açıklamada, planın Ukrayna’nın Rusya ile gelecekte yapılacak diplomatik görüşmelerdeki pozisyonunu güçlendirmeyi amaçladığını ifade etti.

Bloomberg‘e konuşan iki yetkiliye göre, Ukrayna’nın müttefiklerinden en az biri, Zelenskiy ya da başka bir aracıyla Putin’e barış teklifiyle ulaşmanın zamanının geldiğini düşündüğünü öne sürdü.

Kasım ayında Brezilya’da yapılması planlanan G20 zirvesi öncesinde Putin’le doğrudan temas kurulması olasılığı üzerinde tartışmalar devam ediyor.

WaPo: Ukrayna, ABD’yi Rusya topraklarındaki saldırılara yönelik kısıtlamaları kaldırmaya ikna edemedi

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English