Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Washington Post: Ukrayna’nın Kursk’taki saldırısı gizli barış görüşmelerini sekteye uğrattı

Yayınlanma

Washington Post gazetesinin konuyla ilgili bilgi sahibi diplomatlara dayandırdığı haberine göre Rusya ile Ukrayna, enerji altyapısına yönelik saldırıların karşılıklı olarak durdurulmasına ilişkin gizli müzakereler için Katar’a heyetler gönderecekti, ancak bu planlar Ukrayna ordusunun Kursk olbastına dönük saldırısı nedeniyle bozuldu.

Katarlılar arabulucu olarak hareket ederek ağustos ayında Moskova ile Kiev’in heyetleriyle ayrı ayrı görüşmeyi planlamıştı.

Görüşmelerin esaslı olması amaçlansa da, bazı müzakereciler diyaloğun daha sonra savaşı kalıcı olarak sona erdirecek bir anlaşmaya doğru ilerlemesini bekliyordu.

Gazeteye konuşan bir diplomata göre Moskova, Ukrayna ordusunun Kursk oblastını işgal etmesinin ardından heyetin ziyaretini erteledi.

Kaynağa göre Kiev, aynı zamanda Doha’yı sınır ötesi saldırı konusunda bilgilendirmedi.

Gazetenin muhatapları Katar’ın son iki aydır Rusya ve Ukrayna ile enerji altyapısına yönelik saldırılar konusunda bir moratoryumu tartıştığını ve sonuç olarak tarafların Doha’da gizli bir zirve düzenlemeye karar verdiğini, geriye sadece ufak detayların kaldığını iddia etti.

Konuyla ilgili bilgi sahibi bir yetkili, “Kursk’tan sonra Ruslar bunu reddetti,” ifadesini kullandı.

Yetkili, Rusya’nın görüşmeleri prensipte reddetmediğini, fakat bunu yapmak için hala zaman olduğunu düşündüğünü de sözlerine ekledi.

Ukrayna ise Doha’ya hala bir heyet göndermek istiyordu ancak Katar tek taraflı bir toplantıyı faydalı bulmadığını dile getirdi.

Ukrayna Devlet Başkanlığı İdaresinden yapılan açıklamada Doha zirvesinin ‘Orta Doğu’daki durum nedeniyle’ ertelendiği, ancak 22 Ağustos’ta video konferans yoluyla gerçekleştirileceği ve ardından Kiev’in ortaklarıyla görüşülenlerin uygulanması konusunda istişarede bulunacağı iddia edildi.

Kremlin’den konuya ilişkin henüz bir açıklama yapılmadı.

Bir başka diplomat ise hem Kiev hem de Moskova’nın zirve öncesinde anlaşmayı imzalamaya hazır olduklarının sinyalini verdiklerini ifade etti.

Fakat Kiev, bu görüşmelerin etkinliği konusunda kararsızdı; kaynaklar bazı yetkililerin yüzde 20 başarı şansı olduğuna inandığını, bazılarının ise Kursk saldırısı gerçekleşmemiş olsa bile daha da kötü beklentiler içinde olduğunu öne sürdü.

Kiev, Ukrayna topraklarının yaklaşık yüzde 20’sini ele geçiren Rusya içindeki Kursk saldırısı ile kısmen gelecekteki müzakerelerde daha fazla koz elde etmeyi amaçladığını bildirmişti.

Bu arada Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kursk işgali nedeniyle savaşı sona erdirmek için öne sürdüğü koşulları yumuşatmayacağına dair daha önce kamuoyu önünde söz vermişti.

Üst düzey Rus diplomatlarla yakın ilişkileri olan akademisyen, Putin’in ‘genelde baskı altında taviz vermediğini’ hatırlattı. Akademisyene göre Rusya, Kiev’i daha geniş kapsamlı ateşkes görüşmelerine çekmenin bir yolu olarak bir enerji altyapısı anlaşmasını değerlendirmeye daha istekli olacak.

Aksi takdirde Moskova, Ukrayna’nın enerji altyapısına Kiev’in Rusya’nın petrol rafinerilerine verebileceğinden daha fazla zarar verebileceğine inandığı için daha az motive olacak.

Ukrayna yeni bombardımanın sivilleri soğuk kış aylarında günde birkaç saat elektriksiz bırakabileceğinin farkında. Ukraynalı bir yetkili, “Enerji bizim için kesinlikle çok önemli. Bazen ekonomiyi unutuyoruz ama kışın ışık ve ısı olmazsa serbest düşüş tehlikesiyle karşı karşıya kalırız,” diye konuştu.

Bununla birlikte Kiev, enerji altyapısına yönelik saldırıları sona erdirecek olası bir anlaşmanın, 2022 yılında Türkiye ve Birleşmiş Milletler’in (BM) aracılık ettiği tahıl anlaşması doğrultusunda yapılmasını tercih ediyor.

Muhtemel anlaşma hakkında bilgi sahibi olan ikinci bir Ukraynalı yetkili, enerji tesislerine dönük saldırılarda bir moratoryum sağlamak için Kiev’in ‘geçmişte olduğu gibi Rusya ile bire bir değil, anlaşmanın işe yarayacağından emin olmak için ortaklarla konuştuğunu’ ifade etti.

Ukrayna’nın Kursk’taki “yalnız kurt” karşı saldırısı

DİPLOMASİ

AB ve Ukrayna, Biden’ı 2022’de Kiev’in ‘zaferine’ engel olmakla suçluyor

Yayınlanma

Joe Biden’ın başkanlık süresi sona yaklaşırken, ABD’nin Rusya’ya karşı Ukrayna’ya 90 milyar doları aşan yardım sağlamasına rağmen, Avrupa Birliği (AB) ve Ukrayna, Amerikan başkanını kararsız davranmakla suçluyor.

Bazı Avrupalı liderlere göre bu kararsızlık, Ukrayna’nın 2022 sonbaharında Rusya ordusunu Harkov ve Herson’dan püskürtmesine rağmen savaşı kendi lehine çevirememesine neden oldu.

‘Çok az, çok geç’

Bloomberg‘in haberine göre, Biden yönetimi Ukrayna’ya yoğun bir şekilde askeri yardım sağlama konusunda çaba gösterdi ve hatta Batı menşeli uzun menzilli füzelerle Rusya topraklarına saldırılara izin verdi.

Fakat Ukraynalı yetkililer, savaş boyunca defalarca dile getirdikleri bir şikâyeti yineledi: “Çok az, çok geç.”

Bir yılı aşkın süredir devam eden savaş ve Donald Trump’ın başkanlık yarışında yükselişi, Ukrayna’yı işgal altındaki topraklardan vazgeçme veya NATO üyeliğinden yoksun bir barış anlaşmasını kabullenme gibi ihtimallerle karşı karşıya bıraktı.

Bloomberg’e konuşan Ukraynalı yetkililer, böyle bir sonucun büyük ölçüde Biden’ın aldığı ya da almadığı kararlardan kaynaklanacağını savundu.

Avrupa ne ediyor?

Letonya Dışişleri Bakanı Baiba Brazhe, ABD’nin daha erken ve daha güçlü bir şekilde silah sağlaması durumunda bunun “geniş kapsamlı sonuçları” olabileceğini, ancak “olan oldu” diyerek konuyu değerlendirdi.

2022 sonbaharında Ukrayna ordusu, Harkov ve Herson’da hızlı bir taarruz gerçekleştirerek bazı bölgeleri geri aldı. Fakat Ukrayna lideri Vladimir Zelenskiy, bu zaferlerin sürdürülebilmesi için daha fazla silah talep etti. Biden ise bu konuda tereddütlü davrandı.

Biden’ın bu temkinli yaklaşımı, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan tarafından doğrulandı. Sullivan, ABD’nin nükleer bir tırmanış riskini dikkate aldığını belirtti.

Eski İngiltere Savunma Bakanı Grant Shapps, Biden’ın Ukrayna’ya desteği konusunda genelde temkinli ve kararsız bir tutum sergilediğini, bu yüzden gerekli desteğin cephe dengelerini değiştirecek şekilde verilmediğini söyledi.

Diğer bazı Amerikalı yetkililer ise, Avrupa ülkelerinin Ukrayna’yı desteklemek ve yaptırım uygulamak konusunda yavaş davrandığını belirtti.

Örneğin, Almanya ve diğer AB ülkeleri, Ukrayna’nın NATO üyeliği konusundaki Amerikan tavrının yumuşamasına rağmen şiddetle karşı çıkmaya devam etti.

Biden’ın bir Soğuk Savaş gazisi olarak nükleer tırmanma tehdidine takıntılı hale geldiği belirtilirken, Avrupa’daki bazı liderler Biden’ın stratejisinin Ukrayna’nın yenilmesini önlemeye odaklandığını ancak zafer için gerekli yolu sunmadığını savundu.

Bu stratejinin, Ukrayna’yı uzun ve maliyetli bir çatışmanın içine çektiği iddia edildi.

Ukrayna’da kamuoyu yoklamaları: Halk, Rusya ile müzakereler hakkında ne düşünüyor?

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Trump’tan AB’ye gümrük tarifesi tehdidi

Yayınlanma

ABD’nin yeni başkanı Donald Trump, AB’yi “büyük ölçekli” miktarlarda ABD petrol ve doğalgazını satın almayı taahhüt etmemesi halinde gümrük vergileriyle karşı karşıya kalacağı konusunda uyardı.

Trump cuma günü Truth Social platformunda yayınladığı mesajda, “Avrupa Birliği’ne, ABD ile aralarındaki muazzam açığı petrol ve doğalgazımızı büyük ölçekte satın alarak kapatmaları gerektiğini söyledim. Aksi takdirde, her şekilde TARİFELER!!!” diye yazdı.

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen kasım ayında yaptığı açıklamada AB’nin ABD’den daha fazla sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) almayı değerlendirebileceğini söylemişti.

Leyen gazetecilere verdiği demeçte, “Rusya’dan hâlâ çok miktarda LNG alıyoruz ve neden bunu bizim için daha ucuz olan ve enerji fiyatlarımızı düşüren Amerikan LNG’si ile değiştirmeyelim?” diye sormuştu.

Financial Times’a (FT) konuşan bir AB yetkilisi, “Leyen’in tam da bunu yapma olasılığını ima ettiği göz önüne alındığında, bu bir ‘tehdit’ olarak tuhaf görünüyor,” dedi.

ABD halihazırda Avrupa’nın en büyük LNG tedarikçisi konumunda, fakat Rusya’dan yapılan ithalat ikinci sıradaki yerini koruyor.

Trump, Çin menşeli olmayan tüm ithalata yüzde 20’ye varan genel bir gümrük vergisi uygulama tehdidinde bulunuyor.

Geçtiğimiz ay Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde, Avrupa’nın siyasi liderlerini gümrük vergileri konusunda Trump ile işbirliği yapmaya ve ABD’de üretilen daha fazla ürünü satın almaya çağırmıştı.

Trump’ın ilk başkanlığı sırasında, dönemin Avrupa Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker, ticaret savaşı tehditlerini engellemek için daha fazla ABD gazı satın almayı teklif etmişti.

Uluslararası petrol göstergesi Brent ham petrol fiyatları cuma günü yüzde 0,4 düşüşle varil başına 72,61 dolar oldu. West Texas Intermediate vadeli işlemleri de yüzde 0,4 düşüşle varil başına 69,14 dolardan işlem gördü.

ABD dünyanın en büyük ham petrol üreticisi ve en büyük sıvılaştırılmış doğalgaz ihracatçısı. Aralarında AB ve Vietnam’ın da bulunduğu LNG alıcıları, kısmen gümrük vergisi tehdidini caydırmak için ABD’den daha fazla yakıt satın almayı şimdiden konuşmaya başladılar.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

ABD’den Türkiye Gazprombank yaptırımlarında özel muafiyet

Yayınlanma

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD’nin Gazprombank yaptırımlarında Türkiye’ye muafiyet tanıdığını belirterek, doğalgaz ödemelerinin sorunsuz devam edeceğini duyurdu.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, ABD’nin Gazprombank’a uyguladığı yaptırımlar konusunda Türkiye’ye özel bir muafiyet tanıdığını duyurdu.

Bakan Bayraktar, bu sayede Türkiye’nin doğalgaz borcu ödemelerini Gazprombank üzerinden yapmaya devam edebileceğini belirtti.

Bloomberg’e yaptığı açıklamada Bayraktar, bu kararın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı’nın ABD’li yetkililerle yürüttüğü yoğun görüşmelerin ardından alındığını ifade etti.

Türkiye’nin uzun süredir talep ettiği muafiyetin, Rusya ile doğal gaz ticaretinde önemli bir rol oynayacağını vurguladı.

Gazprombank’ın ABD tarafından yaptırım listesine alınması, Türkiye açısından ciddi endişelere yol açmıştı.

Bakan Bayraktar, yaptırımların Türkiye’yi de hedef alması durumunda bunun ekonomik ve stratejik sonuçlarının büyük olabileceğine dikkat çekmişti.

Türkiye’nin geçmişte İran yaptırımları sürecinde de benzer bir muafiyet elde ettiğini hatırlatan Bayraktar, bu kararın iki ülke arasındaki iş birliğini destekleyeceğini söyledi.

Muafiyetin sağlanmasına rağmen Türkiye, Rusya ile alternatif ödeme yöntemleri üzerinde de görüşmeler gerçekleştirdi.

Geçen ay Ankara’da yapılan toplantılarda, her iki tarafın bürokratları olası senaryoları masaya yatırdı. Ancak Bayraktar, alternatif çözümlerle ilgili detaylı bir değerlendirme yapmaktan kaçındı.

Türkiye, Gazprombank yaptırımında ABD’den muafiyet istiyor

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English