Bizi Takip Edin

AVRUPA

AB-Ukrayna zirvesinde sürpriz beklenmiyor: Üyelik başka bahara

Yayınlanma

Avrupa Birliği ile Ukrayna arasında yarın yapılacak zirveden önce, üst düzey AB yetkilileri Kiev’e gitti.

Bir AB yetkilisi, “Savaş esnasında Kiev’de olmamız çok güçlü bir sinyal. Ukrayna halkına bir sinyal. Rusya’ya bir sinyal. Tüm dünyaya bir sinyal,” diye konuştu.

Heyetlerin görüşmelerinden önce, Avrupa Komisyonu, AB-Ukrayna öncelik eylem planını güncelledi. Bu plan, Ukrayna’nın birliğin iç piyasasına entegrasyonunu hedefliyor. Bu planın iki tarafça da onaylanması bekleniyor.

Taslakta, Ukrayna’nın AB piyasasına ihraç mallarına gümrüksüz erişiminin kuvvetlendirilmesi planlanıyor. AB’nin, verili adımların ötesine geçilmesi yönündeki Ukrayna talebinin değerlendirileceği belirtilirken, gümrüklerin geçici olarak kaldırılmasının yarattığı ‘ticareti artırıcı etkiler’ de vurgulanıyor.

İktisadi başlıklar ön planda

Aynı zamanda AB’nin serbest dolaşım bölgesine ve birleşik avro ödeme bölgesine erişim de masada.

Bunun yanı sıra iki tarafın da yenilenebilir teknolojiler üzerine bir mutabakat zaptı imzalaması bekleniyor.

AB yetkilileri, hedefin sektörel entegrasyonu hızlandırmak ve Ukrayna’yı AB’ye yakınlaştıracak somut adımlarda ilerleme sağlamak olduğunun altını çiziyorlar.

Tarafların müzakere edeceği konular arasında Ukrayna’ya daha fazla askeri ve mali yardım, Ukrayna’nın enerji ihtiyaçlarının karşılanması, Rusya’ya karşı yeni yaptırımlar, Rusya liderliğinin savaş nedeniyle kovuşturulması ve AB serbest dolaşım bölgesinin Ukrayna’ya doğru genişletilmesi yer alıyor.

Askeri ve mali desteğe devam

Kiev’e gidenler arasında Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Josep Borrell de yer alıyor. Borrell’in AB tarafından eğitilen Ukraynalı askerlerin sayısının iki katına çıkarılacağını açıklaması bekleniyor. 

AB’nin ve üye ülkelerin Ukrayna’ya gönderdiği silahların ve askeri ekipmanların toplam değeri 11,5 milyar avro. 18 milyar avro ise Ukrayna’da kamu çalışanlarının ücretlerinin ödenmesi ve temel kamu hizmetlerinin sürdürülmesi için yapılan yardımın miktarı.

Öte yandan, Ukrayna’nın AB üyeliğinde herhangi bir hızlanma gerçekleşmesi beklenmiyor. AB yetkilileri, Kiev yönetiminin ‘yolsuzlukla mücadele’ konusunda atması gereken adımlar olduğunu düşünüyor ve bunun yanı sıra savaşta olan bir ülkeyi birliğe alma konusunda da gönülsüz.

Yarın Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski ile bir araya gelecek Ursula von der Leyen, Charles Michel ve Josep Borrell’in, Ukrayna’yı AB reformlarında ilerleme konusunda övecekleri ve Moskova’ya güçlü mesajlar gönderecekleri belirtiliyor.

‘Ukrayna’ya Avrupa rüyası satıyorlar’

AB ülkeleri, Ukrayna’yı birliğe alma hızı konusunda bölünmüş durumda olduğundan, Brüksel’deki yetkililer Ukraynalıların beklentilerini tekrar gözden geçirmeleri gerektiğini düşünüyorlar.

Öte yandan Leyen ile Michel arasında bir ‘gerilim’ olmasından dolayı, bu ikilinin Ukrayna’nın AB üyeliği konusunda üye ülkelerin liderlerinden daha ileri sözler vereceği ileri sürülüyor.

Washington Post’ta yazan Emily Rauhala, Kiev’e AB çıkarmasının bir ‘fotoğraf operasyonu’ olduğunu ileri sürerek, AB liderlerinin Ukrayna’ya ‘Avrupa rüyası’ sattığını savundu.

Bir AB diplomatı, “AB yetkilileri dürüst olmak gerekirse, özellikle katılım söz konusu olduğunda ulaşılması mümkün olmayan beklentiler yarattı,” diye konuştu.

“Güzel bir hikâyeye sahip olmak güzel,” diye devam eden diplomat, bununla birlikte gelecekteki çatışmalardan kaçınmak için beklentileri de yönetmek gerektiğinin altını çizdi.

Birlik ülkeleri rahatsız

Financial Times’ta (FT) yer alan bir değerlendirmede de, üye ülkelerin AB yönetimine çağrı yaparak Kiev’in ‘gerçekçi olmayan’ umutlarının dizginlenmesini istediği vurgulandı.

Üye ülke diplomatları, Ukrayna’nın ‘2026’da AB adaylığı’ beklentisinin AB yetkilileri tarafından yatıştırılmak yerine teşvik edildiğine dikkat çekiyor.

Özellikle Kuzey ve Batı Avrupalıların, büyük ve yoksul bir nüfus ile geniş bir tarımsal ekonominin AB’ye nasıl entegre edileceği konusunda şüphelerinin bulunduğu aktarılıyor.

Örneğin Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Ukrayna’ya henüz aday üyelik statüsünün verilmediği Mayıs 2022’de, bu ülkenin birliğe katılımının ‘on yıllar alabileceğini’ söylemişti.

Bir başka üye ülke diplomatı ise Leyen ve Michel gibi yetkililerin verdiği sözlerin ve retoriğin ‘hakikatle çeliştiğine’ dikkat çekiyor.

Bu nedenle birçok üye ülke, AB yetkililerinden Ukrayna’ya “Üyelik sürecinin önünde çok fazla engel var,” demesini talep ediyor.

AVRUPA

Avrupa Komisyonu, Macaristan ve Slovakya’nın Lukoil talebini reddetti

Yayınlanma

Macaristan ve Slovakya’nın Ukrayna ile yaşadıkları son Lukoil anlaşmazlığında AB’yi devreye sokma girişimleri dün başarısızlıkla sonuçlandı.

Financial Times (FT) Avrupa Komisyonu’nun, Kiev’i Rus petrol şirketi Lukoil’e yönelik son yaptırımları kaldırmaya teşvik etme talebini durdurduğunu yazdı.

Macaristan ve Slovakya, savaşın ardından Rus petrol ithalatına AB çapında getirilen yasaktan muaf tutulmuştu. Fakat iki ülke, Kiev’in Lukoil ürünlerinin Rusya’dan Drujba boru hattı üzerinden geçişini durdurma kararının arzı azaltabileceğini söylüyor.

İkili, AB’nin ticaret politikasını yürüten Avrupa Komisyonu’na bir mektup yazarak Ukrayna ile olan ticaret anlaşması kapsamında istişarelerde bulunmasını istedi.

Fakat AB Ticaret Komiseri Valdis Dombrovskis FT’ye, “Brüksel’in kanıt toplamak ve hukuki durumu değerlendirmek” için daha fazla zamana ihtiyacı olduğunu söyledi.

FT’ye konuşan üç diplomat, dün üye devletlerin ticaret yetkililerinin katıldığı bir toplantıda 11 ülkenin Dombrovskis’in görüşünü desteklemek üzere araya girdiğini ve hiçbirinin Budapeşte ve Bratislava’nın tarafını tutmadığını söyledi.

Diplomatlardan biri Ukrayna ticaret anlaşmasının, tedarikin kesilmesine izin verebilecek bir güvenlik maddesi içerdiğini söyledi.

Kiev, diğer Rus şirketleri sayesinde boru hattından eskisi gibi aynı miktarda petrol aktığı konusunda ısrar ediyor.

Slovakya’nın tek rafinerisindeki girdilerin yüzde 35-40’ını Rus petrolü oluşturuyor. Bu petrolden üretilen ürünler de 5 Aralık’a kadar tanınan bir başka muafiyet kapsamında Ukrayna’ya ve Çek Cumhuriyeti’ne ihraç ediliyor.

Bir AB diplomatı Slovakya’nın Rusya’dan ithalat yapamaması halinde bunun “etkisinin çok büyük olacağını” söyledi.

Slovakya Cumhurbaşkanı Peter Pellegrini, Ukrayna’nın Lukoil konusundaki tutumunu değiştirmemesi halinde “tepki vermek zorunda kalacaklarını” söyledi.

Pellegrini, Slovakya’nın Ukrayna’ya gaz rezervleri ve elektrik tedariki konusunda yardımcı olduğunu da sözlerine ekledi.

Macaristan konu hakkında henüz yorum yapmadı. Ukrayna üzerinden geçen Lukoil tedarikleri ülkenin petrol ithalatının yaklaşık %25-30’unu oluşturuyor.

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Romanya: Topraklarımızda Rusya’ya ait İHA parçaları bulduk

Yayınlanma

Romanya 25 Temmuz Perşembe günü topraklarında Rusya’ya ait insansız hava aracı parçaları bulduğunu açıklarken NATO da Moskova birliklerinin gece boyunca Ukrayna’ya 38 uzun menzilli insansız hava aracı fırlatmasının ardından ittifak topraklarına yönelik “kasıtlı bir saldırıya” dair herhangi bir işaret görmediğini açıkladı.

Ukrayna Hava Kuvvetleri Komutanı Telegram’dan yaptığı açıklamada 25 Rus insansız hava aracını imha ettiklerini söyledi. Üç insansız hava aracının “Romanya sınırını geçtikten sonra kaybolduğunu” da sözlerine ekledi.

Romanya Savunma Bakanlığı, Ukrayna’nın güney liman kenti İzmail’den Tuna Nehri’nin karşısındaki Plauru köyü yakınlarında, üst üste ikinci gece saldırıya uğrayan bir Rus Geran 1/2 insansız hava aracının parçalarını bulduğunu söyledi.

Enkaz haberlerini yorumlayan bir NATO sözcüsü, ittifak topraklarına yönelik kasıtlı bir saldırı olduğuna dair herhangi bir belirti olmadığını söyledi.

Sözcü yaptığı açıklamada, “NATO’nun elinde Rusya’nın Müttefik topraklarına yönelik kasıtlı bir saldırıda bulunduğuna dair herhangi bir bilgi bulunmamakla birlikte, bu eylemler sorumsuzca ve potansiyel olarak tehlikelidir,” dedi.

Bakanlık, Romanya’daki NATO hava polisliği görevlerinin bir parçası olan iki Fin F-18 savaş uçağının saldırıyı izlemek üzere görevlendirildiğini de sözlerine ekledi.

Diğer parçaların aranmasına devam edildiği ve insansız hava araçlarının düşmüş olabileceği tüm yerlerin “yerleşim alanlarının dışında olduğu ve hiçbir altyapı unsurunun zarar görmediği” belirtildi.

Odesa bölge valisi Oleh Kiper, drone enkazının İzmail bölgesindeki özel bir eve isabet etmesi sonucu iki kişinin yaralandığını söyledi.

Jitomir bölge valisine göre ise, hava savunma sistemleri gece boyunca 10 hava hedefinin çoğunu vurdu, ancak drone enkazı 10 özel eve ve bir altyapı tesisine zarar verdi.

Kiev’in askeri yönetim başkanı Serhiy Popko, insansız hava araçlarının başkente farklı yönlerden saldırdığını, fakat hepsinin yaklaşırken imha edildiğini söyledi. Popko, Kiev’de herhangi bir hasar ya da can kaybı rapor edilmediğini söyledi.

Dün bazı sosyal medya hesapları, Rumen hava savunma sistemlerinin Rusya’ya air İHA’ları Gepard tipi kundağı motorlu hava savunma silahları tarafından Ukrayna hava sahasında düşürüldüğünü öne sürmüştü.

Rusya sık sık Ukrayna’nın Tuna Nehri üzerindeki yerleşim bölgesi İzmail’i hedef alıyor.

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Ukrayna temerrütten kurtuldu, sıra vergi yükünün artırılmasında

Yayınlanma

Ukrayna hükümetinin temerrüde düşme riski ortadan kalıktı. Kiev’in borcunun yüzde 37’si ya da 8 milyar dolardan fazlası silinecek.

Ancak Oakland Enstitüsü’nde ekonomist olan Frederic Mousseau, Ukrayna’nın hala dünyanın Uluslararası Para Fonu’na (IMF) en borçlu üçüncü ülkesi olduğunu anımsattı.

Mousseau, Berliner Zeitung gazetesine verdiği demeçte, Kiev’in vergi artışları gibi halk için acı verici sonuçları olan ‘yapısal reformlar’ yapmaya devam etmek zorunda kalacağına dikkat çekti.

Kiev, alacaklılarla aylarca süren müzakerelerin ardından temerrüde düşmekten kurtulmayı başardı.

Ukrayna borçlarına yatırım yapan Amundi, Blackrock, Fidelity ve Pimco fonları, Ukrayna’ya 23,3 milyar dolarlık orijinal kredi tutarı üzerinden ‘yüzde 37 indirim’ yapmayı kabul etti.

Sonuç olarak alacaklılar 8,67 milyar dolar açıkta kaldı. Ukrayna Maliye Bakanı Sergey Marçenko da faiz oranının düşürülmesi ve vadenin uzatılması anlaşması sayesinde Kiev’in önümüzdeki üç yıl içinde 11,4 milyar dolar tasarruf edeceğini bildirdi.

Ancak devlet borçlarının iktisadi kalkınma üzerindeki etkisini inceleyen ekonomistler anlaşmanın ‘nispeten mütevazı’ olduğunu söyledi. Mousseau, anlaşmayı ‘kızgın bir kayanın üzerine düşen bir damlaya’ benzeterek “Bu anlaşmayla bile Ukrayna, IMF’ye en fazla borcu olan üçüncü ekonomi olmaya devam ediyor,” değerlendirmesini yaptı.

Mousseau, 143 milyar dolarlık toplam borçla karşılaştırıldığında 8,67 milyar doların ‘önemsiz’ olduğuna işaret etti.

Öte yandan Mousseau, “Ukrayna hükümeti anlaşma sayesinde iflastan kurtulmuş olsa da bu halk açısından önemsiz bir haber,” dedi.

Bu tür anlaşmalara her zaman ‘Ukraynalılar için çok maliyetli tedbirler içeren yapısal uyum’ taleplerinin eşlik ettiğini vurgulayan Mousseau, bariz tedbirler arasında halka yönelik doğalgaz ve elektrik sübvansiyonlarının azaltılmasını, emeklilik reformunu, tarım arazilerinin ve devlete ait işletmelerin özelleştirilmesini saydı.

Ekonomist, “Sanki önemli kamu mallarının ve sosyal güvenlik sistemlerinin kaybı yetmiyormuş gibi, bu kez bu listede halk için vergilerin artırılması da yer alacak,” ifadelerini kullandı.

Halk için bunun bir ‘felaket’ olduğuna işaret eden Mousseau, Kiev yönetiminin müzakerelerde hedefine ulaşamadığını, Kiev’in talep ettiği yüzde 60’lık indirim yerine alacaklıların yalnızca yüzde 37’de anlaştığını anımsattı.

Alacaklılar, Ukrayna’nın borcunu yapılandırmayı ‘ülke halkının yararına ülkenin gelecekte yeniden inşasına katkıda bulunabilmeyi’ bekledikleri için kabul ettiklerini iddia etmişti.

Ukrayna, alacaklılarıyla anlaşarak borçlarını erteledi

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English