Bizi Takip Edin

ASYA

Pakistan’ın Gwadar kentindeki saldırı Çin’in CPEC için güvenlik endişelerini artırdı

Yayınlanma

Pakistan’ın güneybatısındaki Gwadar limanı yakınlarında meydana gelen terör saldırısı, Çin’in ülkedeki Kuşak ve Yol projelerine ilişkin güvenlik endişelerini yeniden alevlendirdi. İslamabad’daki yeni hükümetin Pekin’e verdiği güvenceleri zayıflattı.

Sekiz saldırgan çarşamba günü limana 7 kilometre uzaklıkta bulunan ve Çin-Pakistan Ekonomik Koridoru (CPEC) kapsamında China Overseas Ports Holding tarafından işletilen Gwadar Liman İdaresi kompleksine baskın düzenledi. Patlayıcı dolu bir aracı kompleksin kapısına çarptırdılar ancak araç tam olarak infilak etmedi. Yerel yetkililerin Nikkei Asia’ya verdiği bilgiye göre sekiz saldırganın yanı sıra beş kadar güvenlik personeli de öldürüldü.

Adının açıklanmasını istemeyen bir güvenlik yetkilisi saldırının “güvenlik güçleri tarafından engellendiğini” söyledi. Saldırının sorumluluğunu Pakistan’ın terör örgütü olarak tanıdığı ayrılıkçı Belucistan Kurtuluş Ordusu’na (BLA) bağlı Majeed Tugayı üstlendi. BLA saldırıyı Gwadar’a ilgi duyan yabancı yatırımcılara yönelik bir uyarı olarak nitelendirdi – Gwadar limanını işleten Çin’e açık bir gönderme.

Çin’den destek mesajı

Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Lin Jian perşembe günü yaptığı açıklamada Pekin’in Pakistan’ın yanında olduğunu yineledi. Sözcü gazetecilere yaptığı açıklamada “Pakistan’ın terörle mücadele ve ulusal güvenlik ve istikrarı koruma çabalarını kararlılıkla destekliyoruz” dedi.

Ancak ölümcül olay, Pakistan’ın ülkedeki Çin çıkarlarının güvenliğini artırma çabalarının etkinliğini sorgulatıyor. Pekin defalarca İslamabad’ı, nakit sıkıntısı çeken Pakistan’ın vatandaşlarını ve yatırımlarını korumak için daha fazlasını yapmaya çağırdı. Halihazırda Çinli personelin 50 milyar dolarlık CPEC’in merkezi olan Gwadar’daki liman yerleşkesine girişi kısıtlandı.

Saldırının Pakistan’daki tartışmalı seçimlerin ardından Başbakan Şahbaz Şerif’in göreve başlamasından haftalar sonra gerçekleşmesi ise dikkat çekti. Çiçeği burnunda hükümet CPEC projeleri üzerinde aktif olarak çalışmaya devam etmeyi hedefliyor.

Gwadar’ın yatırım için ‘güvenliği olmadığı’ mesajı

Pakistan’da militanlık konusunda uzmanlaşmış bağımsız bir analist olan Fakhar Kakakhel, Nikkei Asia’ya verdiği demeçte, çarşamba günkü saldırıyı sembolik açıdan önemli olarak nitelendirdi. “Manşetlere taşındı ve Beluç isyancıların istediği de bu. BLA sıkı güvenlik önlemlerine rağmen hedeflerine ulaşabildiklerine dair bir mesaj vermek istedi” dedi.

Belucistan’daki şiddet olaylarını takip eden başka bir analist Kiyya Baloch, saldırının Pakistan’ın en iyi korunan şehirlerinden birinde yüksek güvenlikli bir bölgede gerçekleştiğini söyledi. Baloch, “Beluc ayrılıkçılar bu saldırıyla dünyaya Gwadar’ın Çin ya da diğer ilgili yabancı taraflar için yatırım yapmak için güvenli olmadığı mesajını verdi” dedi.

Salı günü bir basın toplantısı düzenleyen Dışişleri Bakanlığı yetkilisi Lin, Pekin’in “iki halka daha fazla fayda sağlamak üzere geliştirilmiş bir CPEC inşa etmek için Pakistan’la birlikte çalışmaya hazır olduğu” konusunda ısrar etti. Uzmanlar bu saldırının Pakistan hükümetini bir kez daha Çin’in kaygıları doğrultusunda güvenliği artırmaya zorlayacağını söylüyor.

Uzmanlara göre, hem Beluç isyancılar hem de Pakistan Talibanı CPEC’in geçtiği bölgeyi hedef alıyor. CPEC’in tamamlanması için tek çözüm ise bölgede barışın ve güvenliğin sağlanması.

Analist Baloch ise, Pakistan’ın 2022’de geri çevirdiği bir öneri olan Çin’in yeniden kendi güvenliğini sağlama hakkını talep edebileceği yorumunu yaptı.

Uzmanlar, saldırının en azından Gwadar ve çevresinde daha sert önlemlerin alınmasına yol açacağını söylüyor.

Baloch, “Artık Gwadar’da daha fazla güvenlik kontrol noktası kurulabilir ve isyancılara karşı hedefli operasyonlar da düzenlenebilir,” dedi ve ekledi: “İslamabad bu konuyu İran’a ileterek İran’da üslendiği iddia edilen Beluç ayrılıkçılara karşı harekete geçmesini talep edebilir.”

Gwadar Kırsal Toplum Kalkınma Konseyi Başkanı Nasir Sohrabi, son saldırının yerel halkı tedirgin ettiğini belirtti: “Gwadar’da durum gergin ve insanlar saldırı sonrasında güvenlikleri ve hareket kabiliyetleri konusunda endişeliler.”

Sohrabi, sonuç olarak Gwadar’ın yatırım için bir hedef bölge olarak imajının olumsuz etkileneceğini söyledi.

ASYA

Çin, 138 milyar dolarlık tahvil satışına başlıyor

Yayınlanma

Çin, ekonomik canlanmaya destek olması için 1 trilyon yuanlık (138 milyar dolar) ultra uzun vadeli özel devlet tahvillerinin ilk partisini cuma günü satmaya başlayacak.

Maliye Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre, merkezi hükümet bu yıl bu tür satışlara 30 yıllık tahvil ihraç ederek başlayacak. Bloomberg’in aktardığına göre mart ayında geniş kapsamlı bir planın açıklanmasının ardından 26 yıl içinde türünün sadece dördüncüsü olan tahvillerin ne zaman piyasaya sürüleceğine dair aylardır süren spekülasyonlar da böylece son bulmuş oldu.

Habere göre Başkan Xi Jinping’in hükümeti, konut krizi ve zayıf tüketici güveni nedeniyle baskı altında olan ekonomiye yardımcı olmak için mali desteği artırıyor. Tahvillerin finanse edebileceği altyapıya yönelik hükümet harcamaları, Çin’in ekonomistlerin tahminlerinin üzerinde olan yaklaşık %5’lik yıllık büyüme hedefine ulaşmasında kilit rol oynayacak.

Australia & New Zealand Banking Group’tan Xing Zhaopeng, gayrisafi yurtiçi hasıladaki artışın yüzde 1 puan kadar olabileceğini söyledi.

“Tahvil ihracının zamanlaması muhtemelen ABD’nin Çin mallarına karşı getirmekle tehdit ettiği korumacı tarifelerin etkisini dengelemeyi amaçlıyor,” diyen Zhaopeng, temmuz ayında yapılacak reformlarla ilgili Komünist Parti toplantısının önündeki belirsizliğe de dikkat çekti.

20 yıl ve 50 yıl vadeli tahviller sırasıyla 24 Mayıs ve 14 Haziran’da satışa sunulacak. Tahvil ihaleleri 30 yıllık tahvillerden oluşan son parti kasım ayında satışa çıkana kadar devam edecek. Bakanlık satılacak tahvillerin miktarını açıklamadı.

Bloomberg pazartesi günü erken saatlerde özel devlet tahvili satışını duyurmuştu. Konuyla ilgili bilgi sahibi olan ve özel bilgi olduğu için isimlerinin açıklanmasını istemeyen kişilere göre, ihraç 300 milyar yuan tutarında 20 yıl vadeli tahvil, 600 milyar yuan tutarında 30 yıl vadeli tahvil ve 100 milyar yuan tutarında 50 yıl vadeli tahvil içerecek.

Okumaya Devam Et

ASYA

Suudi Veliaht Prensi bu ay Japonya’ya ziyaret düzenleyecek

Yayınlanma

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, bu ayın sonlarına doğru Orta Doğu dışına nadiren yaptığı seyahatlerden birini gerçekleştirerek Japonya’ya gidecek.

Bloomberg‘in aktardığına göre Japon hükümeti, cuma günü yaptığı yazılı açıklamada, Muhammed bin Selman’ın 20-23 Mayıs tarihleri arasında yapacağı bir ziyarette Başbakan Fumio Kishida ile görüşeceğini bildirdi.

İki ülkenin derin iktisadi bağları bulunuyor. Uluslararası Para Fonu’na (IMF) göre Suudi Arabistan, geçen yıl 42 milyar dolar ile Japonya’nın en büyük sekizinci ticaret ortağıydı.

Japonya, Suudi Arabistan’dan ham petrol alan en büyük alıcılardan biri ve Riyad’ın varlık fonu, oyun devi Nintendo Co’nun en büyük hissedarları arasında yer alıyor.

İki ülke arasında ayrıca Japon şirketlerinin Suudi Arabistan’da tarım, tıbbi bakım, enerji ve altyapı gibi sektörlere yatırım yapmasını amaçlayan bir ‘2030 Suudi-Japon Vizyonu’ anlaşması da bulunuyor.

Riyad’ın geçtiğimiz yıllarda benimsediği 2030 Vizyonu, Prens Muhammed’in turizmden elektrikli araçlara ve yarı iletkenlere kadar her alanda yüz milyarlarca dolar yatırım yaparak Suudi ekonomisini dönüştürme planı olarak öne çıkıyor.

Muhammed bin Selman’ın Japonya’yı 2022’nin sonlarında ziyaret etmesi planlanıyordu, ancak seyahati varmasından kısa bir süre önce iptal edilmişti.

FT: ABD-Suudi ilişkilerini İsrail üzerinden şekillendirmek riskli

Okumaya Devam Et

ASYA

Rusya ile Hindistan arasındaki ticaret dengesizliği çözüldü mü?

Yayınlanma

Hindustan Times gazetesi, Rusya’daki ihracatçıların Hindistan’daki banka hesaplarında biriken milyarlarca Hint rupisinin büyük bir kısmının kullanıldığını ve bu konuda ‘artık herhangi bir sorun kalmadığını’ bildirdi.

Gazeteye konuşan kaynaklar, “Hindistan’da biriken rupilerin çoğu kullanıldı ve artık sorun olmaktan çıktı,” ifadelerini kullandı.

Kaynaklara göre Rusya, Hindistan’da ‘dolaşımda olan’ rupileri kullanarak hisse senetlerine, devlet tahvillerine ve altyapı projelerine yatırım yaptı.

Daha önce, Hindistan Ticaret ve Sanayi Bakanlığı tarafından kurulan Hindistan İhracat Örgütleri Federasyonu’nun (FIEO) genel ve icra direktörü Dr. Ajay Sahay, TASS‘a verdiği mülakatta, Hint bankalarının Rus ihracatçılara ait milyarlarca rupi tuttuğunu söylese de belirli bir miktar belirtmemişti.

Sahay, Rusya ile Hint rupisi üzerinden ticaretin hala devam ettiğini de sözlerine eklemişti.

Geçen yılın mayıs ayında Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Hindistan’ın Goa eyaletindeki Panaji’de düzenlenen Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) Dışişleri Bakanları Konseyi’nin sonunda ülkesinin Hindistan’daki banka hesaplarında milyarlarca rupi biriktiğini ifade etmişti.

Lavrov, bunu çözümü o dönemde halihazırda tartışılan bir sorun olarak nitelendirmişti.

Rusya ile Hindistan arasındaki ticaret hacmi 2023 yılında 65 milyar dolara ulaştı.

Ülke, Hindistan’ın dördüncü büyük ticaret ortağı olma konumunu koruyor. Ancak bu büyüme, Rusya aleyhine 55 milyar doların üzerinde ticaret dengesizliği sorununu da beraberinde getirdi.

Rusya’nın Hindistan’a ihracatının ana kalemini enerji oluşturuyor. Rusya’nın ham petrol ve petrol ürünleri ihracatı 2023 yılında iki katına çıkarak sırasıyla 45 milyar dolar ve 4,5 milyar dolara ulaştı.

Moskova ile Yeni Delhi, Hint rupisinin yanı sıra Amerikan doları, BAE dirhemi ve Çin yuanı ile de ticaret yapıyor.

Rusya ile Hindistan arasındaki ticaret dengesizliğine bakış

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English