Rusya
Rusya Anayasa Mahkemesi, 1990’lardaki özelleştirmelerin incelenmesine izin verdi

Rusya Anayasa Mahkemesi, özelleştirme anlaşmalarında zaman aşımı süresini kaldırarak, savcılığın usulsüzlük tespit ettiği andan itibaren dava açılabilmesine olanak tanıdı. Bu karar, 1990’lı yıllardaki özelleştirmeler de dahil olmak üzere, kamu yararı gözetilerek varlıkların devlete geri alınmasının önünü açıyor.
Vedomosti gazetesinin haberine göre Rusya Anayasa Mahkemesi, özelleştirme davalarında zaman aşımı sürelerini fiilen ortadan kaldırarak, 1990’lı yıllarda yapılanlar da dahil olmak üzere her türlü işlemin yasallığının yeniden gözden geçirilmesine izin verdi.
Mahkeme, mahkemelerin zaman aşımı süresini özelleştirme anından değil, savcılığın ihlalleri tespit ettiği tarihten itibaren hesaplayabileceğine hükmetti.
Mahkeme, sosyal altyapının korunmasında kamu yararının özel mülkiyet sorunlarına göre önceliğini tesis etti ve bu durum yetkililerin herhangi bir zamanda mülklerin geri alınması için dava açmasına olanak tanıyor.
Bu karara, Miraj ve Geaton şirketlerinin Saratov oblastındaki Üçüncü Devlet Rulman Fabrikası’nın 1994 yılındaki özelleştirilmesiyle ilgili şikayetleri zemin hazırladı.
O dönemde bölge mülk yönetim komitesi, sağlık ve sıhhi birimleri özelleştirme kapsamına dahil etmişti.
Sağlık tesisleri bölge sakinlerine hizmet veren tesisler arasında sayılmadığı için bu durum mevzuata aykırı değildi. Bir dizi yeniden yapılanmanın ardından altı bina, adı geçen şirketlerin mülkiyetine geçti.
Burada daha sonra 12 numaralı şehir klinisyen hastanesi (şimdiki adı Klinik Kardiyoloji Dispanseri) faaliyete geçti.
Mart 2022’de savcılık, özelleştirmedeki usulsüzlükler nedeniyle tesislerin ve arsaların iadesini talep etti.
Savcılık, Miraj ve Geaton’un eski belediye başkanı Oleg Grişçenko ile bağlantılı olduğunu ve 2010’dan 2023’e kadar 12 numaralı şehir klinisyen hastanesi kompleksini devlet sağlık kurumlarına kiralayarak 800 milyon rubleden fazla gelir elde ettiğini belirtti. Mart 2023’te Saratov Oblastı Tahkim Mahkemesi davayı kabul etti.
Mülk sahiplerinin temyiz başvuruları reddedildi. Mahkemeler, zaman aşımı süresinin savcılık incelemesi anından itibaren hesaplanması gerektiğini ve bu kurumun kamu tüzel kişisinin zararına ve iradesi dışında edinilen mülkleri yasallaştırmak için kullanılmaması gerektiğini belirtti.
Bu karara katılmayan davacılar Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu ancak mahkeme şikayetleri esastan incelemeyi reddetti.
Mahkeme, özelleştirme davalarında sadece işlemin yapıldığı tarihin değil, ihlalin ne zaman gerçekleştiği ve ortaya çıktığı da dahil olmak üzere “tüm fiili durumların bütününün” dikkate alınması gerektiğini açıkladı.
Gazeteye konuşan hukukçular, böyle bir kararın devlete ait mülklerin satışına ilişkin her türlü işlemin on yıllar sonra bile sorgulanmasına olanak tanıdığını belirtti.
Melling, Voytişkin i Partneryory avukatlık bürosu uyuşmazlık çözümü ortağı Pavel Laryonov, “Devlet, mülkün olması gerektiği gibi kullanılmadığını aniden fark ederse, sınırsız bir süre boyunca mülkü alternatif olmaksızın geri alma imkânını fiilen koruyor,” diye açıkladı.
Laryonov, Anayasa Mahkemesi kararından, zaman aşımı süresinin artık savcılığın dava açtığı andan itibaren işlemeye başladığının anlaşıldığını ekledi.
Laryonov, “Bu durum, herhangi bir devlet kurumunun ‘varlık peşinde koşması’ için önünü tamamen açmakla kalmıyor, aynı zamanda bu kurumun anlamını da tamamen yok ediyor,” diye vurguladı.
Bartolius avukatlık bürosu kıdemli ortağı Yuliy Tay da bu görüşe katıldı. Tay ayrıca, Anayasa Mahkemesi’nin kararlarının kurumun önceki hukuki pozisyonuyla çeliştiğini de belirtti.
Rusya’nın Ukrayna’yı askeri müdahalesinin ardından Başsavcılık, geçmiş yıllara ait işlemler, özellikle 1990’lı yıllarda yapılanlar için varlıkların devlet lehine geri alınması talebiyle toplu davalar açmaya başladı. Sadece 2024 yılında yetkililer, değeri 2,4 trilyon ruble olan işletmeleri devletleştirdi.
Rusya
Moskova, İsrail’den Patriot sevkiyatı konusunda açıklama aldığını bildirdi

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, İsrail Dışişleri Bakanlığı’ndan, Ukrayna’ya Patriot hava savunma sistemleri tedarik edildiği yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığına dair açıklama aldıklarını belirtti.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, düzenlediği basın toplantısında, İsrail’den, Ukrayna’ya Amerikan yapımı Patriot hava savunma sistemlerinin tedarik edildiği iddialarına ilişkin açıklama aldıklarını duyurdu.
TASS haber ajansının aktardığına göre Zaharova, “İsrail Dışişleri Bakanlığı’ndan bu iddiaların gerçeği yansıtmadığına dair açıklamalar aldık,” dedi.
Büyükelçinin iddiası ve bakanlığın yalanlaması
Bu açıklamadan iki gün önce, 9 Haziran’da, İsrail’in Ukrayna Büyükelçisi Mihail Brodskiy, İsrail’in 1990’ların başında ABD’den aldığı eski Patriot sistemlerini Ukrayna’ya devretmeyi kabul ettiğini ve sistemlerin halihazırda Ukrayna topraklarında olduğunu söylemişti.
Ancak İsrail Dışişleri Bakanlığı, ülkenin Ukrayna’ya Patriot sistemleri vermediğini ve büyükelçinin ifadelerinin gerçeği yansıtmadığını bildirdi.
İsrail’in ‘İran’ endişesi
Zaharova’ya göre, Büyükelçi Brodskiy düzenli olarak Ukrayna’ya silah tedariki konusunda benzer açıklamalar yapıyor, ancak İsrail makamları askeri sevkiyat planlarını reddediyor.
Zaharova, bu inkârın arkasında İsrail’in, Ukrayna’ya gönderilen silahların İran’ın eline geçeceği ve İsrail’e karşı kullanılacağı yönündeki endişelerinin yattığını belirtti.
Bir yıl önce Financial Times gazetesi, İsrail, ABD ve Ukrayna’nın, İsrail ordusunun düşük verimlilikleri nedeniyle hizmetten çıkarmaya karar verdiği sekiz eski Patriot sisteminin Ukrayna’ya tedariki konusunda görüşmeler yürüttüğünü bildirmişti.
Moskova’dan İsrail’e uyarı
Moskova yönetimi, Kiev’e yapılan her türlü silah sevkiyatını kınadığını yinelerken, Rusya’nın Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Vasiliy Nebenzya daha önce İsrail’i Ukrayna’ya silah göndermesinin siyasi sonuçları olacağı konusunda uyarmıştı.
Zaharova ayrıca, Ramstein formatında yapılan son toplantının sonuçlarına da değindi.
Toplantı sonrasında Ukrayna Savunma Bakanı Rüstem Umerov, müttefiklerin 2025 yılında Ukrayna’ya yapacağı yardım hacminin çatışmaların başlangıcından bu yana en yüksek seviyeye ulaşacağını açıklamıştı.
Rusya
Rusya ile ABD arasındaki müzakerelerin yeni durağı Moskova olacak

Rusya’nın Washington Büyükelçisi Aleksandr Darçiyev, ABD ile ilişkilerdeki ‘tahriş edici unsurları’ ele alacak bir sonraki müzakere turunun yakın zamanda Moskova’da yapılacağını açıkladı. Rusya Dışişleri Bakanlığından bir kaynak, görüşmelerin büyükelçiler düzeyinde planlandığını belirtti. Moskova, bu görüşmelerle diplomatik misyonların normalleşmesini, yaptırımların getirdiği engellerin kaldırılmasını ve nihayetinde ‘cepheleşmesiz bir arada yaşama modeline’ ulaşmayı hedefliyor.
Rusya ile ABD arasındaki diplomatik “tahriş edici unsurlara” ilişkin yeni müzakere turunun yakın bir zamanda Moskova’da yapılacağı açıklandı.
Rusya’nın Washington Büyükelçisi Aleksandr Darçiyev, TASS haber ajansına verdiği mülakatta, daha önce İstanbul’da yapılan görüşmelerin iki ülkenin başkentlerine taşınması yönünde bir ön karar alındığını doğruladı.
Rusya Dışişleri Bakanlığından bir kaynak ise Vedomosti‘ye yaptığı açıklamada, Moskova’daki görüşmelerin büyükelçiler düzeyinde yapılmasının planlandığını bildirdi.
Büyükelçi Darçiyev, iki ülke ilişkilerinin “iyileşme” sürecinin zorlu ilerlediğini ve henüz yolun başında olunduğunu belirtti.
Bu sürecin sadece “derin devlet olarak bilinen Beyaz Saray muhalifleri tarafından değil, aynı zamanda kongredeki ‘şahinler’ tarafından da” yavaşlatıldığını ifade etti.
Darçiyev, Rus-Amerikan ilişkilerindeki mevcut ilerlemenin, 10 Nisan’da İstanbul’da yapılan son turda müzakerelerin başkentlere taşınması yönünde alınan ön kararla ölçülebileceğini sözlerine ekledi.
Hedef: Cepheleşmesiz bir arada yaşama modeli
Büyükelçi olarak kendisine verilen görevin, Joe Biden yönetiminin “zehirli mirasını” aşmak için açılan “fırsat penceresini” tam olarak kullanmak olduğunu vurgulayan Darçiyev, nihai hedefin iki ülkenin “cepheleşmesiz bir arada yaşama modeline” ulaşması olduğunu kaydetti.
Darçiyev, “Rusya büyükelçisi olarak görevim, ikili etkileşimi iyileştirmek, yaptırımlar ve karşı yaptırımlar yoluyla ortaya çıkan sayısız engeli ve kısıtlamayı ortadan kaldırmaktır. Stratejik istikrar ve uluslararası güvenlikten sorumlu büyük güçler olarak ülkelerimizin cepheleşmesiz bir arada yaşama modeline geçmesini hedefliyoruz,” dedi.
Darçiyev, Rusya’nın hem Ukrayna’daki çatışmanın çözümü hem de ikili ilişkilerin normalleşmesi için ABD ile titiz bir ortak çalışmaya hazır olduğunu belirterek, “Cepheleşme ve pragmatik etkileşim senaryoları arasındaki seçim Amerikan tarafına aittir,” ifadelerini kullandı.
Büyükelçi ayrıca, mevcut ABD yönetiminin, bir önceki yönetimin aksine “boş sözler yerine pragmatik pazarlığı tercih ettiğini” dile getirdi.
Önceki görüşmeler ve gündemdeki konular
Donald Trump yönetiminin iktidara gelmesinin ardından Moskova ile Washington arasındaki temaslar yeniden canlanmıştı.
İki ülke heyetleri arasındaki üç yılı aşkın bir sürenin ardından ilk kapsamlı görüşmeler 18 Şubat’ta Riyad’da yapıldı.
Bu görüşmede Ukrayna’daki durum ve ikili ilişkilerin yeniden tesisi ele alındı. Heyetler, 27 Şubat’ta İstanbul’da büyükelçiliklerin çalışmalarının normalleştirilmesini görüştü.
Müzakereler, 24 Mart’ta Riyad’da uzman grupların “Karadeniz tahıl girişiminin” uygulanması üzerinde çalışmayı kabul etmesiyle devam etti.
Ayrıca bu toplantıda Ukrayna’daki enerji tesislerine yönelik saldırılara moratoryum uygulanacak bir liste üzerinde de anlaşıldı.
10 Nisan’da İstanbul’da yapılan ikinci turda ise diplomatik misyonların bankacılık hizmetlerinin normalleştirilmesi konusunda mutabakata varıldı. Darçiyev, henüz büyükelçi adayıyken bu görüşmelerde Rus heyetine başkanlık etmişti.
Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov ise gelecekteki müzakere turlarında Moskova’nın, iki ülke arasında doğrudan hava trafiğinin yeniden başlatılması konusunda ABD’den net bir yanıt almayı hedeflediğini söyledi.
Ryabkov, Darçiyev’in de 10 Nisan’daki toplantıda bu konuyu gündeme getirdiğini belirterek, “ABD ile prensipte kolay konular olmaz,” diye ekledi.
Rusya
Rusya’dan ayrılan Yandex kurucusu, İngiltere’de yapay zeka fabrikası kuracak

Rusya’dan ayrılan Yandex’in kurucusu Arkadiy Voloj’un şirketi Nebius, İngiltere’de 300 milyon dolarlık bir yapay zeka kümesi inşa edeceğini duyurdu. Şirket, 2025’in son çeyreğine kadar binlerce Nvidia Blackwell Ultra ekran kartını bu yeni merkezde devreye almayı hedefliyor. Nebius, daha önce de ABD ve İsrail’de büyük yatırımlar yapmıştı.
Rusya’dan ayrılan Yandex’in kurucusu Arkadiy Voloj tarafından kurulan teknoloji şirketi Nebius, yapay zeka alanındaki küresel varlığını genişletmeye devam ediyor.
Şirket, bu hafta yaptığı açıklamada, İngiltere’de bir yapay zeka kümesi (AI cluster) inşa etmek için 300 milyon dolarlık yeni bir yatırım yapacağını duyurdu.
Nebius, 2025 yılının dördüncü çeyreğine kadar yeni tesiste binlerce Nvidia Blackwell Ultra ekran kartını devreye almayı planlıyor.
Konuyla ilgili açıklama yapan Arkadiy Voloj, “İngiliz iş dünyası, akademi ve kamu sektörü için inovasyonun geleceğini destekleyecek bilişim altyapısını sağlamaktan memnuniyet duyuyoruz,” dedi.
Voloj, İngiltere’nin yapay zekanın geliştirildiği, test edildiği ve fintekten biyotıpa kadar tüm sektörlerde uygulandığı kilit platformlardan biri olduğunu belirterek, “Buradaki varlığımız bizi geleceği şekillendiren girişimlere, araştırmacılara ve endüstri liderlerine daha da yakınlaştırıyor,” ifadelerini kullandı.
Küresel büyüme ve dev yatırımcılar
Nebius, bu yeni yatırımla birlikte Avrupa, ABD ve Orta Doğu’da altı farklı ülkede toplam yedi yapay zeka kümesini yönetecek.
Şirket, Mayıs 2025’te İsrail İnovasyon Otoritesi’nden ülkede bir süper bilgisayar inşa etmek için yaklaşık 135 milyon dolar (500 milyon şekel) tutarında bir hibe kazanmıştı.
Voloj’un süper bilgisayar kurma konusunda daha önceden de tecrübesi bulunuyor. Nebius’un Finlandiya’daki veri merkezinde, Yandex’in kurucularından İlya Segaloviç’in anısına isimlendirilen ISEG adlı bir süper bilgisayar yer alıyor. ISEG, dünya sıralamasında 29. sırada yer alıyordu.
Şirket, Aralık 2024’te ABD’deki faaliyetlerini genişletmek amacıyla 700 milyon dolarlık bir yatırım çekmişti.
Yatırımcılar arasında Amazon’un kurucusu Jeff Bezos’un firması Bezos Expeditions, teknoloji devi Nvidia, Silikon Vadisi merkezli risk sermayesi fonu Accel ve varlık yönetim şirketi Orbis gibi önemli isimler bulunuyor. Nebius’un San Francisco, Dallas ve New York’ta temsilcilikleri mevcut.
AB, Yandex’in eski CEO’su Arkadiy Voloj’a yönelik yaptırımları kaldırdı
Otonom teslimat projesi
Nebius Group ekosistemi, başka teknoloji projelerini de bünyesinde barındırıyor. Bu projelerden biri olan ve merkezi Teksas eyaletinin Austin şehrinde bulunan Amerikalı şirket Avride, Şubat 2025’te Japon holdingi Rakuten ile bir işbirliği yaptığını duyurmuştu.
Rakuten, bünyesinde bir pazar yeri, finansal hizmetler ve Viber mesajlaşma uygulamasını barındırıyor.
Bu işbirliği kapsamında Avride, Tokyo’da otonom araçlarla market ürünleri ve restoran siparişlerinin test teslimatını başlattı.
-
Görüş1 hafta önce
ABD Dışişleri’nin Avrupa eleştirisi ne anlama geliyor?
-
Avrupa1 hafta önce
Max Otte: Alman ekonomisinde bir gerileme değil, çöküş yaşanıyor
-
Rusya1 hafta önce
Ukrayna’dan Rus stratejik bombardıman üslerine kamyonlardan kalkan İHA’larla saldırı
-
Asya1 gün önce
Huawei kurucusu: Çiplerimiz ABD’nin bir nesil gerisinde
-
Dünya Basını2 hafta önce
FP: ABD anlaşma değil teslimiyet istiyor
-
Dünya Basını4 gün önce
Trumpizmin gerici ideoloğu: Curtis Yarvin
-
Görüş2 hafta önce
Silahlar sustu, şimdi artılar eksiler hanesine bakma zamanı – 2
-
Dünya Basını1 hafta önce
Rusya ve Ukrayna heyetleri tekrar İstanbul’da: Masada neler var?