Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Bloomberg: Netanyahu Ankara’ya geliyor

Yayınlanma

Erdoğan ve Netanyahu’nun temmuz ayında Türkiye-İsrail gerginliğini azaltmak için görüşmeyi planladığı iddia edildi.

Bloomberg’de yer alan ve konuyla ilgili bilgisi olan kaynaklara dayandırılan habere göre Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, önümüzdeki ayın başlarında bir araya gelmeyi planlıyor.

Türkiye-İsrail ilişkileri 2010’da İsrail’in Gazze’ye yardım taşıyan Mavi Marmara gemisine baskın düzenlemesinin ardından kopma noktasına gelmişti. İki ülke arasındaki tam diplomatik ilişkiler ancak geçen yıl İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’un Ankara’ya yaptığı ziyaret sonrası kuruldu.

Netanyahu’nun hesabı

İsrail’de binlerce kişiyi sokağa döken tartışmalı yargı reformu nedeniyle zor bir dönemden geçen Netanyahu, iç politikadaki gerginliği dış politikada attığı adımlar ile kapatmaya çalışıyor. ABD Başkanı Joe Biden söz konusu yargı reformu girişimi nedeniyle Netanyahu ile görüşmeyi defalarca reddetti. Netanyahu’nun aşırı sağcı koalisyon ortaklarının Filistinliler aleyhine attığı adımlar da hem İsrail’in Suudi Arabistan’la normalleşme gündemini hem de BAE’den beklediği resmi davetin gelmesini engelliyor. Bu ortamda İran’ın nükleer silah üretmenin eşiğe yaklaşması ve İsrail’in olası müttefikleri ile ilişkilerini normalleştirmesi İsrail Başbakanı’nı iyice köşeye sıkıştırmış durumda. Bu çemberi kırmaya çalışan Netanyahu’nun Erdoğan ile görüşmek istediği İsrail basınına yansımıştı. Kanal 12’ye göre, Netanyahu Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşüp, vereceği fotoğrafla “diplomatik başarı” görüntüsü vermeyi planlıyor.

Erdoğan’ın gaz iş birliği şartı

İsrail basını Erdoğan’ın, Netanyahu ile görüşmek için gaz iş birliğini ön şart koştuğunu yazdı. Jerusalem Post’ta yer alan bir makaleye göre, “Türkiye, İsrail’in Leviathan sahasından Ceyhan’a uzanacak bir boru hattını taahhüt etmesi için İsrail’i iknaya çalıştı ancak İsrail şimdiye kadar buna direndi. Başbakan Netanyahu, Erdoğan’la bir görüşme ayarlamaya çalışıyor, ancak Erdoğan kendisiyle ancak gaz iş birliği konusunda haber verirse görüşecek.”

Gazze gazına “Lübnan” modeli

Gazze Marine iddiası

Bloomberg ise görüşmede gündeme gelecek gaz iş birliğinin, Gazze açıklarındaki sahadan çıkarılması öngörülen gaz sahası için olduğunu yazdı. Filistin, Mısır ve İsrail arasında ABD arabuluculuğunda yürütülen müzakerelerde Gazze Şeridi açıklarındaki doğalgaz sahalarının geliştirilmesi için uzlaşmaya varılmış ve Hamas’ın da bu uzlaşıya onay verdiği ileri sürülmüştü. 1.4 trilyon metreküplük doğalgaz bulunduğu tahmin edilen Gazze Marine için taraflar geçen hafta prensipte anlaşsa da karşılıklı talep edilen güvenlik ve siyasi garantiler nedeniyle nihai bir anlaşmanın uzun zaman alacağı tahmin ediliyor. Yani söz konusu alandan çıkarılacak olası bir gazın miktarı ya da Türkiye üzerinden sevkiyatı için herhangi bir fizibilite çalışması da söz konusu değil.

Netanyahu’nun vermek istediği “Erdoğanlı” pozun önündeki en önemli engel ise Batı Şeria’da her geçen gün daha da tırmanan gerginlik olduğu görünüyor. Netanyahu liderliğindeki İsrail hükümetinin Batı Şeria’da uyguladığı yasadışı yerleşimleri genişletme politikası ve Filistinlilere yönelik her geçen gün daha da sertleşen uygulamaları sadece İslam dünyasında değil artık Batı kamuoyunda da eleştiriliyor. Bu ortamda Netanyahu ile el sıkışmanın ciddi bir kâr-maliyet hesabı gerektirdiği görünüyor.

DİPLOMASİ

Çin bankalarının Rusya’ya yönelik ödeme kontrolleri sertleşiyor

Yayınlanma

Çin bankaları, Rusya ile ticarette yeni kontroller uygulayarak Hindistan, BAE ve Hong Kong üzerinden yapılan ödemelerde ‘Rusya bağlantısı’ tespit etmeye odaklanıyor.

İzvestiya gazetesine konuşan iş dünyası temsilcileri, Çin bankalarının Hindistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Hong Kong’dan gelen ödemelerdeki “Rusya bağlantısını” tespit etmeye yönelik kontrolleri sıkılaştırdığını ifade etti.

Impaya Rus şirketinin ticari direktörü Aleksey Razumovskiy, ödeme işlemlerinin giderek zorlaştığını belirtti.

Razumovskiy’e göre, Çin bankaları artık nakliye belgelerini analiz ederek malların kimlere, nerelere ve hangi amaçla gönderildiğini detaylı bir şekilde inceliyor.

Daha önce Türkiye ve Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) ülkeleri üzerinden yapılan transferlerde uygulanan bu tür gelişmiş kontroller, artık diğer ülkelere de genişletilmiş durumda.

Opora Rusya’nın Çin Temsilcisi İlona Gorşeneva-Dolunts, Çin bankalarının, ödeme yapılan ülkeden gelen malların yine o ülkeye gönderilmesi şartını koştuğunu doğruladı.

Dış ticaret uzmanı ve Atvira Genel Müdürü Yekaterina Kiseviç de bu kontrollerin sıkılaştırılmasının amacının, Çin bankalarının ikincil yaptırımlara maruz kalmaktan kaçınması olduğunu dile getirdi.

First Group CEO’su Aleksey Poroşin, Çin bankalarının ödeme süreçlerini sıkılaştırmasının geçmişe dayandığını hatırlattı.

Poroşin, Donald Trump’ın başkanlığı döneminde başlatılan ticaret savaşı politikalarının hala etkili olduğunu ve Çin bankalarının yeni yaptırım riskleriyle karşılaşmamak için ihtiyatlı davrandığını belirtti. Ayrıca, mevcut durumun 2025 yılına kadar düzelmeyeceğini öngördü.

Alternatif ödeme yöntemleri var mı?

Poroşin’e göre, Çin’e ödeme göndermek için hâlâ bazı alternatifler mevcut. Bölgesel Rus bankalarından Çin bankalarına doğrudan transferler yapılabiliyor.

Bunun yanında, Malezya ve Endonezya üzerinden gerçekleştirilen ödemeler de seçenekler arasında yer alıyor.

Kiseviç, en güvenli ve hızlı yöntemin, Rus bankalarının Çin’deki şubeleri aracılığıyla doğrudan ödeme yapmak olduğunu ifade etti.

Ancak Kiseviç bunun için, Çin’deki karşı tarafların bu bankalarda hesap açması gerektiğini belirtti. Böyle bir durumda, ödemelerin genellikle 2 ila 3 gün içinde tedarikçilere ulaştığını ve bankanın transfer için yüzde 4 oranında sabit komisyon aldığını ekledi.

Çin bankalarının Rus şirketlerine yönelik bu tür sıkı kontroller uygulamaya başlaması, 2022’de Ukrayna’daki savaş nedeniyle devreye alınan yaptırımlarla alakalı.

2023’ün sonlarından itibaren, “dost ülkelerin” bankaları da ABD Başkanı Joe Biden’ın nedeniyle Rusya ile olan işbirliklerine yeni tedbirler getirdi.

Bu yıl ise, ABD’nin yaptırımları daha da genişletilerek, bankalar dahil olmak üzere tüm Rusya bağlantılı kuruluşları savunma sanayii kapsamında değerlendirilmeye başlandı.

Çin-Rusya ödemeler sorunu

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Britanya Başbakanı Starmer yatırım çekmek için Körfez’i ziyaret edecek

Yayınlanma

Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer’ın önümüzdeki ay Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne seyahat edeceği bilgisini veren bir kaynak çarşamba günü Reuters’a yaptığı açıklamada, Britanya’nın zengin Körfez ülkeleriyle bağlarını derinleştirmeye çalıştığını söyledi.

Starmer’ın BAE seyahat planları hakkında bilgi veren bir başka kaynak da BAE ziyaretini doğruladı.

Kaynak, Londra’nın BAE’nin enerji projeleri de dahil olmak üzere Körfez ülkelerinden yatırım çekmeyi umduğunu söyledi. Starmer’ın Gazze, İsrail ve Lübnan’daki çatışmalar da dahil olmak üzere bölgesel konuları da ele alması bekleniyor.

Gezi, İşçi Partisi’nin temmuz ayında iktidara gelmesinden bu yana Starmer’ın Körfez’e yaptığı ilk ziyaret olacak.

Starmer hükümeti, BAE ile önceki Muhafazakâr hükümet döneminde, kısmen bazı Muhafazakâr parlamenterlerin BAE bağlantılı Telegraph gazetesini satın alma teklifi gibi İngiltere’deki BAE yatırımlarına karşı çıkması nedeniyle gerilen ilişkileri onarmaya çalışıyor.

Starmer’ın ziyareti ilk olarak çarşamba günü Financial Times tarafından, planları hakkında bilgi sahibi olan kişilere dayandırılarak duyuruldu.

Gazete Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın önümüzdeki yıl Londra’yı ziyaret edebileceğini fakat seyahat planlarının henüz kesinleşmediğini belirtti.

Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad Es-Sani 3-4 Aralık tarihleri arasında Britanya’yı ziyaret edecek ve Buckingham Sarayında Kral Charles ve Kraliçe Camilla tarafından ağırlanacak.

Birleşik Krallık’ın bakanları ayrıca Bahreyn, Kuveyt, Umman, Katar, Suudi Arabistan ve BAE’den oluşan Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ile serbest ticaret anlaşmasına yönelik müzakereleri ilerletmek amacıyla eylül ayında Körfez’i ziyaret etmişti.

Birleşik Krallık İş ve Ticaret Bakanlığı, KİK ile yapılacak bir serbest ticaret anlaşmasının Britanya ekonomisine uzun vadede 1,6 milyar pound (2,10 milyar dolar) katkı sağlayacağını tahmin ediyor.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

UCM’den Netanyahu’ya tutuklama emri

Yayınlanma

Uluslararası Ceza Mahkemesi, Gazze’de savaş suçu ı̇şledikleri gerekçesiyle İsrail Başbakanı Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Gallant hakkında tutuklama emri çıkardı.

İsrail ve ABD’nin yaptırım ve tehditlerine rağmen Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında tutuklama emri çıkardı.  Mahkeme, İsrail’in Filistinlilere karşı işlediği savaş suçları ve insanlığa karşı suçlarla ilgili ezici deliller doğrultusunda harekete geçerek bu kararı aldı. Netanyahu ve Gallant’a yöneltilen suçların arasında açlığı silah olarak kullanmaktan suçlu bulunduklarını da belirtildi. Mahkeme bu suçlamaların, “makul temellere” dayandığını söyledi.

“İsrailli yetkililer hakkında yakalama kararı almaması UCM’nin sonunu getirebilir”

İsrail, mahkemenin kendisiyle ilgili soruşturmaları engellemek amacıyla istihbarat teşkikatı Mossad’ı gözetlemek, hacklemek, baskı yapmak, karalamak ve iddiaya göre üst düzey UCM personelini tehdit etmek için devreye sokmuştu. Uluslararası basına da yansıyan UCM yetkililerinin de bir kısmını kamuoyuna duyurduğu bu baskılar sonuç vermedi.

UCM, İsrail’in kararı ya da mahkemeyi tanımasının bir önemi olmadığını belirtti.

Mahkeme, bunun yanında Hamas lideri Muhammed Diab İbrahim Al-Masr için de bir tutuklama emri çıkardı.

İsrail, UCM savcısı Khan’ı da tehdit etmiş

Bu kararın İsrail’in Filistinlilere yönelik saldırılarını engellemesi veya ABD’nin bu saldırılara verdiği desteği azaltması beklenmiyor. Ancak karar sonrası Avrupa ülkelerinin İsrail’e verdikleri destek konusunda daha fazla iç bölünme yaşamaları muhtemel.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English